"Cennet ve cehennem birer insan olsaydı," diyerek durdu.
İçimden 'bu insanlar biz olmazdık' diye geçirdim. Çünkü o cehennem olamayacak kadar merhametli, ben cennet olamayacak kadar acımasızdım.
Burnunu burnuma sürterek gülümsediğinde "Cehennem cen...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🕷
&&&
Kaçamayışım ile yeni yüzyüze geliyorken içimde ki tüm duygular, korkular üzerime çöküşüp, nefes almamı zorlandırıyordu.
Kirpiklerimi birkaç kez kırpıp yutkunurken böyle olmamalıydı. Ona getirilmemeliydim. Gelmemeliydim.
Kolumdan tutan Henry daldığımı ve daldığımdan dolayı durduğumu fark ettiğinde beni kolumdan dürttü. Yanında ki iki adam kollarımı bıraktı ve diğer adamların yanına gitti ne olur ne olmaz diye etrafımı sardılar.
"Yürü." dedi.
Beni dürtmesi ile irkilir ve içinde ki tim korkuları bir yana atarken ona doğru döndüm ve kendimi hemen toparlayıp bakışlarımı tekrardan sertleştirdim ve kolumu Henryden kurtarmak için kendime çektim.
Etrafımız adamlar doluyken kaçamayacağını bildiği için kolumu serbest bıraktı. Kolumu hemen kendime çektikten sonra acısa bile ovalamadım.
Zaten çok sinirli ve öfkeliyken Henry'in üzerine yürüdüm. Benden korkmuyor olup gerilemese de gözlerinden tırstığını görüyordum.
Ki tırsmalıydı. Gül Arsin dendiğinde herkes durmalı, susmalıydı.
"O elini sikmemi istemiyorsan bana bir daha dokunma! Aksi takdirde kırmaktan hiç çekinmem." dedim buz gibi tehdit içeren sesimle.
Beni dinledi, dinledi ve gözlerinde ki korkuyu umursamadan alayla sırıttı.
"Öyle mi?" diyerek alayla sorguladı. Beni küçük görmüyordu ama lafları ve sözde cesareti ile öyle gözüktürmeye çalışıyordu.
Tek kaşımı tehditkar bir şekilde kaldırdığımda sırıtmasını alaycıl gülmeye çevirdi.
"Şu aptal güçlü hallerinin komik olduğunu umarım biliyorsundur. Ne yazık ki yakında bu aptal güçlü hallerin sönecek..." dedi gözleri hoşnutlukla parlarken.
Zaten patlamaya hazır bir barut gibiyken beni körüklüyordu. O kadar çok kaşınıyordu ki ona istediğini verip kaşıyacaktım.
