İyi okumalar 💜
Oylarınız ve yorumlarınız benim için değerli^^
Jisung gerçekten ne yapması gerektiğini bilmiyorken ani bir kararla onu evine getirmişti.
Kendi evine.
Normal zamanda hayatta yapacağı türden bir hareket değildi. Erkeklerden çekiniyordu. Evine, bu kadar yakınına bir erkeği almazdı. Fakat Jungsoo öylece yalnız olduğuna ağlarken onu evine bırakamadı. Vicdanı direksiyonu çevirmesine sebep olmuştu.
Şimdi o karşı koltukta uzanmış tavanı izliyordu. Jisung koltuğunda sırtını dikleştirdi.
'' Orada kaç kişisiniz? '' dedi gözlerine bakarak.
'' Üç. '' dedi Samantha. Jungsoo yerini Samantha'ya bırakalı çok olmuştu.
Jisung inanamıyordu. Filmlerde, kitaplarda duyduğu o hastalığa sahip biri ile ilk kez karşılaşıyordu.
'' Şu an kim ile konuşuyorum? ''
'' Ben Samantha. Minho'nun en aklı başında kişiliğiyim. '' dedi kahkaha atarak. Jisung bundan pek emin olamamıştı.
'' Asıl kişi Minho, değil mi? ''
'' Evet, o. ''
'' Sizler sadece birer kuklasınız. '' dedi Jisung gözlerinin içine bakarak. Samantha'nın sesi birden derinleşmişti.
'' Dikkat et o kuklalar sana zarar vermesin. '' dedi Dongwoo. Samantha elini salladı hızlıca. '' Git buradan Dongwoo. ''
Jisung ürkmüştü, kişilik değişiminin hızına yetişemiyordu.
'' Sözlerine dikkat et. '' dedi Samantha. '' İçimizden biri fazlasıyla agresif. ''
Jisung ellerini birleştirdi. '' Tamam. '' dedi yutkunarak. '' Minho ile görüşebilecek miyim? ''
'' Bilmiyorum. '' dedi Samantha. '' Benden sıkıldın mı? Oysa insanlar en çok beni sever. '' dedi kıkırdayarak.
Jisung elini salladı hızlıca. '' Demek istediğim bu değildi. ''
Bir süre birbirlerine baktılar. Jisung Minho'nun bedenini süzdü. Kaslı bir yapısı vardı. Yüzü keskin ve yakışıklıydı.
'' Yanlış anlama ama, Minho'yu neden serbest bırakmıyorsunuz? ''
Samantha bacak bacak üzerine attı. Elini Minho'nun kahverengi saçlarından geçirmişti.
'' Biz kendiliğimizden varolmadık, Minho bizi kendi elleriyle yarattı. '' dedi ve kaşlarını çattı. '' Ve bize muhtaç. Minho özellikle ben olmadan hareket edemez bile. ''
'' Eder. '' dedi Jisung. '' Sadece onu rahat bırakın. Sizinle beraber doğmadı ya? '' dedi umursamazca.
'' Bizimle beraber doğmadı ama hayat onu bizsiz yaşayamaz hale getirdi. ''
Jisung merakla sordu.
'' Onu bu hale getiren şey tam olarak ne? ''
Samantha kolundaki saate baktı.
'' Bunu seninle konuşmaya halim yok. ''
Jisung yavaşça başını salladı. '' Uyuyacak mısın? ''
'' Mümkünse. ''
Jisung ona bir yatak hazırladı, iyi geceler diledi. Kendi odasına gitti.
Ve kapısını kilitledi.
°°°
Ertesi sabah uyandığında Minho ona bir yumurta tabağı uzattı.
" Rahatsızlık verdiğim için özür dilerim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Me, Mr. Lee and His Puppets || Minsung
FanfictionMinho yalnız değildi, onun duygularını sakladığı kuklaları vardı. Bedenini ele geçiren, Minho'yu mahveden kişilikleri. Jisung onunla başa çıkabilecek biri değildi, Jisung'un ruhuna kazınmış yaraları vardı. Bu ikisi nasıl bir araya gelecekti? Bu fict...