0.1

372 15 9
                                    

"Hyung seni bir bara götüreceğim çok seveceksin eminim" Jimin konuşarak arabayı çalıştırdığında büyük olan bıkkınlıkla ona bakıyordu. Çok güzel dediği yerlerin her zaman boktan çıkmış olması onu germiyor değildi ama yine de götüreceği yere laf etmemeye karar verdi.

"Beni hangi mekana götürdüğünle ilgilenmiyorum Jimin-ah" küçük olan gülümseyerek arabayı sürmeye başlamıştı bile ama aynı zamanda konuşmayıda eksik etmiyordu.

"Öyle deme Yoongi Hyung, orada bir kız var sesi inanılmaz güzel dinlerken bayağı keyif alıyorsun." Biraz duraksayarak yolu kontrol etti.

"Ha bide mekan sıradan bizim orada olduğumuzu ve eğlendiğimizi anlamazlar bile."

"Jimin sikik yerle ve kızların sesi ile ilgilenmiyorum. Bugün için planlarım farklı, anlarsın ya" Yoongi Jimin'e göz kırptığında Jimin gergince gülümseyip yoluna devam etti ama Hyung'unun bahsettiği şey için doğru yer olduğuna emin değildi.

"Hyung o zaman başka yere mi gitsek? O bar sıradan ama senin planlarına uymaz" büyük olan bilmiş bir ifade ile küçüğe güldüğünde konuşmaya başladı.

"Paranın sana uyduramayacağı şey yok Jimin-ah o yüzden, başına bela olmayacak tek şey para ile satın aldığın şeydir." Diğeri cevap vermedi. Söylediklerine katılmıyordu. Hele ki söylediği şeyin orada olabileceğine hiç inanmıyordu.

Jimin yol boyunca konuşmadı. Büyük olanda zaten pek konuşkan değildi o yüzden sonunda geldiklerinde de, arabadan indiklerinde de konuşmadılar. Jimin yavaş adımlar ile içeri ilerledi. Şimdiden gerilmişti. Hyung'unu buraya kızın sesini dinlemesi için getirmişti çünkü Yoongi sesi güzel olan ve iyi rap yapan insanları severdi. Buradaki kızda onlardan biriydi Jimin'e göre. Geldiği diğer gecelerden emin olmuştu. Ama Yoongi bu gece ne yazık ki sesle ya da rapla ilgilenmek istemiyordu. 

Mekanda adımlarını ilerlettiklerimde müzik duyulur bir hal almaya başlamıştı. Yoongi sahneye baktı ancak sahnede kimse yoktu. O yüzden gözlerini oradan çekip etrafta gezdirdi. Köşedeki masaların birinden gülerek kalkan ve elinde viski bardağı tutan bir kız gördü. Uzun kırmızı saçları ve üzerine giydiği yarım atlet ile kısa etiği bulunduğu ortama gayet uygun görünüyordu. Aslında diğer taraflarda gözlerini gezdirdiğinde tek dikkatini çeken kişi o olmuştu. Sanırım bunu sebebi ilk etapta kırmızı saçları olsada sonrasındaki haraket daha çok ilgisini çekmişti. Kalktığı masada üç erkek oturuyordu ve kız hepsiyle öpüşerek masadan kalkmıştı. Ve bu öpücük Yoongi'ye göre pek arkadaşça değildi. Düşünceleri aradığını bulduğunu söylüyordu. Normalde böyle birisi değildi ama bugün garip davranıyordu. Jimin'de bu yüzden gergindi. Dışarı çıkalım dediğinde her zaman yaptıkları gibi biraz içip eve döneceklerini sanmıştı.

Kırmızı saçlı kız masalarda gördüğü tanıdık yüzlere selam vererek ilerlediğinde Yoongi'in tahmin etmediği bir şey yaptı ve sahneye çıkıp eline gitarını aldı.

"Hyung hangi dilde söyleyecek bilmiyorum ama sesi gerçekten güzel."

"Sesiyle ilgilenmiyorum Jimin" Jimin gülümsemeye çalıştı. Hyung'unu sinirlendirmek istemiyordu ama söylemeden edemeyecekti.

"Hyung öyle bir kadın olduğunu sanmıyorum" Yoongi garip bir ifade ile gülmeye başladığında kızın sesi duyulmaya başladı. Söylediği şarkı sözleri anladığı bir dilde değildi ama yalan söyleyemeyecekti. Gerçekten güzel bir sesi vardı ve şarkıyı güçlü bir tonda söylüyordu. Sahnede çok rahat görünüyordu ve yetenekliydi. Normal zamanda karşılaşsalar onu etkileyebilecek bir sese sahipti ama bugün amacı belliydi. (Kızın söylediği şarkı~ Ufuk Beydemir- Biri Var)

"Çok yetenekli değil mi Hyung, neden idol olmadığını anlayamıyorum. Sesi çok iyi." Yoongi Jimin'in söyledikleri ile ilgilenmiyordu. Şu an odak noktası sahneydi ve sahnedeki kızdı. Kız şarkıyı bitirdiğinde gülerek selamladı ve elindeki gitarı bırakarak arkadaki arkadaşlarına dönerek ne istediğini söyledi. Korece konuşuyordu ama şarkıları söylediği dil korece değildi. Korece söylemesini tercih ederdi ama kız yine aynı dilde sözleri söylemeye başladığında sahne etrafındaki insanlar eğleniyordu. (İkinci şarkı~ Ezhel- Bul Ben) hızlı değildi ama rap yapar gibi hali vardı. Yoongi arada geçen bir iki kelimeden söylediği dilin Türkçe olduğunu anlamıştı. Yamuk bir şekilde güldü. Kız sahneden inmeden önce iki parça daha söyledi ve sonunda sahneden inip içkisini tazelemek için şansına Yoongi'nin olduğu tarafa adımlamaya başladı. Yoongi'yi es geçerek barmenin yanına gitti ve içkisini alıp geri dönerek ilerlemeye başladı. Tam Yoongi'nin yanından geçerken kız kolunun tutulması ile olduğu yerde durdu ve sakince kolunu tutam kişiye döndü.

"Evet?" Sorar gibi karşısındakine baktığında Yoongi tekrar yamukça gülerek ona bir adım yaklaştı ve belkide söylemekten pişman olacağı o kelimeleri sıraları.

"Bu gece bana bir fahişe lazım."

Tough | MYGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin