Öncelikle belirtmek istediğim bir şey var Şans Eserin'de okuduğunuz özel bölüm (Utku ve Damla olan kısımları) sadece o kitap için geçerliydi.
Burada her şey en başından başlayacak yani Utku'nun kafasına top yemesiylee🙈İyi okumalar. Sizleri seviyorum 💓
😇
Uyku için ağlayan gözlerimi kırpıştırarak açtığımda annem odanın kapısını açarak söylenmeye başladı.
"Bugün yeni okulunun ilk günü ve sen hala yatakta mısın Damla? "
Evet.
"Hayır hayır hemen kalkıyorum şimdi." annem ayaklandığımı gördüğünde bir şey demeden odadan çıktı. Hızla üzerimi giyinip saçlarımı taradığımda hazırdım. Makyajla falan uğraşamazdım ben. Çokta beceremezdim zaten.
Sude'nin kapıda beni beklediğine dair attığı mesajını aldığımda ayakkabılarımı giyerek evden çıktım.
"Günaydın." Sude'ye sarıldığımda gülümseyerek kapıda bekleyen araca bindiğimizde yavaştan gelen heyecanla yerimde kıpırdandım.
Sude, şoföre bir şeyler söylerken araçtan indim. Ailem sırf Sude var ve eğitimi de güzel diye beni bu okula yazdırmıştı. Sude benim çocukluk arkadaşım, sırdaşımdı. Yediği içtiği ayrı gitmeyenlerdendik biz."Şansına hadi aynı sınıftayız." biliyorum anlamında başımı salladım.
"Evet dün babam söyledi." kapının önünde dikilmeye bir son vererek bahçeden içeri geçtiğimizde birkaç bakış bize dönmüştü bile.
Sude önde ben onun arkasında sınıfa çıkarken karşı sınıftan çıkan bir çocuk ile Sude durdu. Bakışlarım bir Sude'nin bir çocuğun üzerinde gidip gelirken sırıtmadan edemedim. Yoksa bana durmadan anlattığı çocuk bu muydu?
"O bahsettiğin çocu-" Sude bir anda bana döndüğünde konuşmam yarıda kaldı.
"Evet. Berkay Dağhan işte, bu o!" heyecanla fısıldamasına karşı gülümsedim. Nasılda heyecanla anlatıyordu.
Tekrar bakışlarım Berkay'ı bulduğunda bir kolunu arkadaşının omzuna atmış gülerek bir şeyler anlatıyordu.Sude yine Berkayla hayallerini anlatırken çoktan sınıfta girmiştik. Sude'nin yanına oturduğumda merakla arkadaşıma döndüm.
"Burada kimse oturmuyor mu?" Sude gülerek kalemlerini çantasından çıkartırken başını olumsuz anlamda salladı.
"Kankan biraz dağınıkta, o yüzden yanıma kimse oturmuyor." bende gülüp boş defterimi çantamdan çıkarttığımda dersin öğretmeninin gelmesiyle sınıf sessizleşti. Kısa bir tanışma faslından sonra derse başlayan öğretmeni incelerken gözüm camdan dışarı kaydı. Bizim sınıfımız arka bahçeye bakıyordu ve arka bahçede kocaman bir basketbol sahası vardı. Biraz ilerisinde voleybol sahası. Gözlerim mutlulukla ışıldarken Sude'ye döndüm.
"Voleybol sahası çok güzel!"
"Biliyordum en çok burayı beğeneceğini." tekrar sahaya baktığımda gülümsemeye devam ettim. Voleybol benim için resmen yaşamaktı. Çocukluğumdan itibaren tek merak saldığım, severek yaptığım spordu.
Ben bahçeye dalmış dışarıyı izlerken çalan zil ile bakışlarım sınıfı buldu. Dolup taşmış tahtaya ağzım açık bakarken şaşkınlıkla Sude'ye döndüm."Makine bu kadar hızlı yazamaz cidden. Ne ara doldu bu tahta?" Sude kahkaha atarak yerinden kalktığında tahtanın hemen fotoğrafını çekerek telefonumu cebime koydum.
"Arka bahçeye gidelim mi?"
"Gidelim hadi gel. Belki Berkaylarda oradadır." Sude'nin bu haline gülerken birkaç kızında arka bahçeye gittiğini gördüğümde Sude'nin yüzü düştü.
"Ne oldu?" hemen önümüzden yürüyen sarışın kızı gösterdiğinde anlamayarak arkadaşıma döndüm.
"Berkay'ın eski sevgilisi. Herkes yine barışacaklar falan diyor, bilmiyorum." isteksizce attığı adımları gördüğümde kolundan tuttum.
"Hadi geri dönelim. Başka zaman gideriz." Sude yapmak istediğimi anlamış olacak ki başını olumsuz anlamda salladı.
"Saçmalama burayı görmeyi çok istiyordun. Ayrıca şimdi onlardan kaçsam yine karşılaşacağız. Yürü hadi." ağzımı açamadan beni çekiştirdiğinde sessiz kaldım. Sonunda arka bahçeye geldiğimizde gördüğüm voleybol sahası ile kocaman gülümsedim.
"Sude burası çok güzel." göz ucuyla Sude'ye baktığımda karşıda bir noktaya baktığını gördüm. Bende o tarafa döndüğümde bana anlattığı çocuk ve eski sevgilisi ileride ki banklara oturmuş bir şeyler konuşuyorlardı. İlerlemeye devam ettiğimizde kızın yakın arkadaşları hemen ileride durmuş, onları izlerken fısır fısır konuşuyorlardı.
"Ah keşke barışsalar ya." siyah saçları omuzlarına gelen kız bu yorumu yaptığında Sude göz devirdi.
"Bunlar hep böyle sinir bozucu mu?" Sude'nin kulağına fısıldadığımda başını salladı. Tekrar Berkay'a baktığımda ileriden gelen bir grupla kaşlarımı çattım. Üzerlerinde basketbol forması şakalaşarak sahaya girmişlerdi.
"Şimdi ki dersimiz ne?" topların olduğu büyük sepete doğru ilerlediğimde Sude'de peşimden geliyordu.
"Beden eğitimi. Hoca gelene kadar oyanayabiliriz." gülümseyerek topu elime alıp sahaya geçtiğimizde karşılıklı durarak oynamaya başladık.
Kısa sürede etrafımız dolduğunda voleybol oynadığımızı gören kızlı erkekli herkes gelip bize katılıyordu. Kısa sürede hepsiyle ayak üstü tanışıp konuştuğumda ilk günüm gayet güzel geçiyordu.Sude topu havaya kaldırdığında yükselerek smaç basıp, hafif geri çekildiğimde ileriden bir ses geldi.
"Yuh!" ellerimi ağzıma kapatıp topun gittiği yöne baktığımda, kıvırcık saçlı mavi gözlü bir çocuk sinirle bana bakıyordu. Şok içinde çocuğa baktığımda kalbimin hızla çarpmasıyla yutkundum. Çok.. Yakışıklıydı. Basketbol formasının içinde bir eliyle kafasını tutarken diğer eli belinde duruyor, kıstığı gözleriyle beni inceliyordu.
Nefesim sıklaşırken koluma dokunan elle bakışlarımı o güzel gözlü çocuktan çekerek Sude'ye döndüm. Kırpıştırdığım gözlerimle sessizce mırıldandım.
"İlk görüşte aşk varmış.."
Sude sırıtıp benim şaşkın halime bakarken bir sır veriyormuş gibi kulağıma fısıldadı.
"Okulda başka kişi yokmuş gibi Utku Dağhan'ı buldun ya helal olsun Damla."
Bölüm Sonu 😻
Aiyy başladık bakalım. Aşk kuşlarımız karşılaştıı🙈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Görüşte (Tamamlandı)
ChickLitSiz ilk görüşte aşka inanır mısınız? Damla inanmazdı. İlk görüşte aşk mı olurmuş der geçerdi hep. Fakat nerden bilebilirdi büyük konuştuğunu? Okulun popüler çocuğunun kafasına top atmasıyla başladı her şey. Tahmin etmemişti o güzel gözlü oğlana kal...