Siz ilk görüşte aşka inanır mısınız?
Damla inanmazdı. İlk görüşte aşk mı olurmuş der geçerdi hep. Fakat nerden bilebilirdi büyük konuştuğunu?
Okulun popüler çocuğunun kafasına top atmasıyla başladı her şey. Tahmin etmemişti o güzel gözlü oğlana kal...
Hastanede telaşlı bir bekleyiş devam etmekteydi. Damla'nın iyi haberlerini bekleyen herkes dua ederek onun en güzel şekilde şu hastaneden çıkmasını bekliyorlardı. Özellikle de Utku.. hayatında korkmadığı kadar korkmuş, kaybetme duygusunu iliklerine kadar hissetmişti. Sanki o soğukta Damla değilde saatlerce kendisi kalmış gibiydi.
Acil servisin kapıları bir anda açılıp doktor dışarı çıktığında Utku daldığı düşüncelerinden kurtularak hemen doktora yaklaştı.
"Damla Yüce'nin yakınları" herkes bir adım öne çıktığında Damla'nın annesi ve babasının yanında belirdi hemen Utku. Damla'nın annesinin yanında Sude, Sude'nin diğer yanında Berkay yerini aldığında doktor bütün herkese tek tek bakıp sakince gülümsedi.
"Hastamızın durumu gayet iyi. Soğukta kaldığı için doğal olarak vücut ısısı düşmüş. Hiç merak etmeyin şu an vücut ısısı normale dönmek üzere ateşinide bakıldı. Her şey yolunda. Geçmiş olsun." Doktor gülümseyerek uzaklaştığında herkes derin bir nefes alarak birbirine sarıldı.
Utku dolu dolu olmuş gözlerini kırpıştırıp gülümserken, Damla'nın babasıyla göz göze geldi.
"Evlat?" Adam elini Utku'nun omuzuna koyup hafifçe sıktı.
"Damla'yı oradan sen çıkarmışsın. Bunun benim için önemini bilemezsin. Allah senden razı olsun aslanım."
"Kız arkadaşımı orada o durumda bırakamazdım." Utku kırdığı potu fark ettiğinde gözlerini kapattı. Açık açık adama sevgilimi tabi ki kurtaracağım demişti. Gözlerini yavaşça açtığında adamın kendisine hafifçe gülümsediğini fark etti.
"Bir kız babası olarak kıskanç olabilirim ama bugünlük bunu duymamış gibi yapacağım." İkiside güldüklerinde Damla'nın annesi uzaktan bu kareye bakıp gülümsedi. Ah! Damlası olsa şu gördüklerini görse mutluluktan bayılmıştı.
"Damla kendisini tamamen toparladığında seninle oturup doğru düzgün sohbet etmek isterim." Utku şaşkınlıkla yutkundu. Adam oğlanın tepkisini fark ettiğinde boğazını temizledi.
"Kızımın sevdiği çocuğu tanımak bir baba olarak hakkım değil mi evlat? Babalar her şeyi hisseder." Adam son kez omuzuna dokunup eşinin yanına geçtiğinde Utku şaşkın şaşkın etrafına bakıp Damla'nın yanından çıkan hemşireye baktı.
"Hastamız kendine geldi. Birazdan odaya alınacak onu yormadan görebilirsiniz. İyi günler."
************
Damla sırtını yasladığı yatak başladığına güzelce yaslanıp önce ailesine sonra arkadaşlarına ve en son ona baktı. Sevdiği adama.. gözleri onda uzun süre takılınca yalancı bir öksürük sesi duyduğunda gözlerini hemen kaçırıp babasına baktı. Babası yalancı gülümsemesiyle bir Utku'ya bir kızına bakıyordu.
"Babacım?" Babası kızının yanındaki boşluğa oturup saçlarını okşadı.
"Korkuttun bizi prensesim." Damla ne diyeceğini bilemeden babasına baktı. Gözlerinin önüne o görüntüler geldiğinde ürperdi. Hepsini Buse yapmıştı. Kendine geldiği an o kıza gününü gösterecekti. Başını kaldırdığında Utkuyla tekrar göz göze geldi. Utku sanki onun içinden geçenleri anlamış gibi ağır ağır başını aşağı yukarı salladı.
Buse, işte şimdi Utku Dağhan'ın gazabından korksundu.
"Yarın sabah çıkış yapabilirmişiz. Az önce doktorla görüştük Sudeyle." Berkay'ın sözleriyle rahatlayan Damla hem arkadaşına hemde Berkay'a sıcacık gülümsedi.
"Kızım biz biraz dışarıdayız. Arkadaşlarına emanet ediyorum seni." Annesi Damla'yı öpüp babasına kaş göz yaptığında ikisi ayaklanıp çoktan odadan çıkmışlardı bile.
"Ah ne var be!" Sude gözlerini devirdi. "Kız daha yeni kendine geldi odun! Bir bekle bir soluklan." Berkay yeni fark etmiş gibi mahçupça bir kardeşine bir Damla'ya baktı.
"Kusura bakmayın ya kendimi kaptırdım bir an." Damla Berkay'a gülümseyerek önemli değil dermişcesine elini salladı.
"Nereye kadar çekmiş kameralar?" Utku kardeşini dikkatle dinlerken iki kızda merakla Berkay'a döndü.
"Yemekhaneye girene kadar bütün görüntüler var ama mutfak kısmındaki kamerada şansımıza hasar varmış. Oradaki görüntüler yok."
"Asıl bize lazım olan görüntüler yani?" Berkay başını olumlu anlamda salladı. Utku sinirle yüzünü ovuşturup sevgilisine baktı.
"Bir işimiz de yolunda gitse göbek atacağım ya!"
"Gittiği zamanda atmazsın ki sen" Utku ters ters kardeşine baktı.
"Kes sesini Beko." Sude iki kardeşin atışmasını umursamadan yakın arkadaşına baktı sanki o an ikisininde aklından aynı şey geçmiş gibi gülmeye başladılar.
"Ben bir söz okumuştum kardeşim. İki yakın kız arkadaş birbirlerine bakıp aynı anda gülüyorlarsa oradan koşarak uzaklaşmak gerekiyormuş." Berkay korkarak bir Sude'ye bir de Damla'ya bakıp Utku'ya döndü.
Utku sevgilisinin gülümsemesine son kez bakıp sesli bir şekilde soluklandı.
"Söyleyin bakalım cadılar ne geldi aklınıza?" Sude koluna astığı çantasını koltuğun üzerine bırakarak söze girdi:
"Şimdi şöyle yapacağız.."
Sude anlatmaya başladığında fikir git gide Utku'nun da Berkay'ın da hoşuna gidiyordu. Bütün planı anlatan Sude ellerini iki yana açarak gülümsedi.
"İşte bu kadar" Berkay, Sude'nin yanına oturup kolunu Sude'nin omuzuna atarak karşısında gözleri ışıl ışıl parlayan çifte bakıp gülümsedi.
"Ee o zaman gazamız mübarek olsun gençler."
Bölüm Sonu 🥳
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
