Bölüm OST: Park Jung Min (SS501) - Softly
Multimedya: Cha Myung Dae
Myung Dae, az sonra toparlanıp Dong Yul’un karşısına oturdu. Birbirlerine öylece bakıyorlardı.
Birkaç dakika süren bu gizemli sessizliği Myung Dae bozmuştu.
‘’Birkaç hafta berabermişiz.’’
‘’Evet… Seni rahatsız ettim. Üzgünüm. Uzun süre için otele gidecek kadar durumum yok.’’
‘’Ben çalışıyorum, bankacıyım. Gündüz evde değilim. Kahvaltı yapacak vaktim olmadığı için dışarıda yiyorum yani sana kahvaltı hazırlayamam. Buna öğle yemeği de dahil.’’
‘’Bana yemek hazırlamanı istemiyorum. Çünkü gündüzleri ben de evde olmayacağım. Sadece akşamları seni rahatsız edeceğim.’’
Myung Dae bir süre durduktan sonra meraklı bir ses tonuyla sordu.
‘’Buraya çalışmak için mi geldin?’’
Dong Yul bir süre Myung Dae’ye baktı, gözlüğünü çıkarıp kahverengi, küçük sehpaya koyduktan sonra cevapladı.
‘’Sayılır. Busan’da oturuyorum. Orada yeteri kadar imkân yok. Sonra bir gün Seul’e gelmem gerekti. Ama birkaç gün değil, daha uzun bir süre için. Otel masrafını karşılayamayacağımdan baban buraya gelmemi söyledi. Onları taşındıklarından beri tanıyorum. İyi insanlar… Babalarımız her gün sahile gidip balık tutar. Kışın güzel balıklar olur.’’
Myung Dae, hayatına birkaç dakika önce aniden dalan bu adamı merakla süzüyordu.
…
Saat 10.00 civarı kapı tekrardan çalmıştı. Myung Dae hızlı adımlarla kapıya yöneldi, gelen iş arkadaşı Moo Hyuk’tu.
‘’Ah… Sen miydin?’’
‘’Beklemiyor muydun? Cho Hee gelmez diye onun yerine ben geldim fena mı? Hadi hazırlan dışarı çıkıyoruz.’’
‘’Şey… Evde kalsam daha iyi.’’
‘’Ah hadi ama, böyle yaparak onu unutamazsın. Senin dostlarınla vakit geçirmeye daha çok ihtiyacın var. Ama hazır değilsin, olsun acele etme. Ben salonda oturur beklerim.’’
Moo Hyuk paltosunu astıktan sonra salona geçti ama Dong Yul’u görünce kapının eşiğinde durmuştu.
‘’Myung Dae ah… Misafirin var galiba.’’
Dong Yul, oturduğu açık kahverengi koltuktan yavaşça kalkmıştı. Güzel gülümsemesiyle selamladı. Myung Dae’nin yüz ifadesi bıkkınlık türü bir hisle doluyordu.
Az sonra Myung Dae zorla iş yapıyor gibi bir ses tonuyla konuştu.
‘’Şey, siz oturun. Ben çay yapayım…’’
Moo Hyuk, mutfağa giden Myung Dae’nin arkasından bir süre baktı. Az sonra peşinden o da gitti.
Dong Yul kendisini garip hissediyordu. O da tanımadığı bir adamın evinde kalmaktan memnun değildi.
Moo Hyuk, küçük ve sevimli mutfağın eşiğinde duruyordu. Bekar evine oranla kat kat temiz bir mutfaktı.
Myung Dae, yavaş hareketlerle bardakları çıkarıyordu. Moo Hyuk, az sonra Myung Dae’nin yanına yaklaştı ve alçak bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kartopu (눈 뭉치)
FanficCha Myung Dae, 25 yaşında genç bir bankacıdır. Kendine yetecek kadar maaşı, güzel bir evi ve kendisini çok seven bir nişanlısı da vardır. Kısacası hayatı yolundadır, oldukça mutludur. Fakat bu güzel günler, nişanlısı Cho Hee'nin kendisini terk etmes...