22.Bölüm - Hüzün Dolu Katil

136 14 3
                                    

Bölüm OST: Inuyasha OST - Futari No Kimochi (Guitar Version)

Multimedya Resim: Lee Dong Yul

Akşamüstünün hafif kızıllığı Seul'de kendini belli ediyordu. Hafif kar yağışı yeniden başlamıştı. Herkes yavaş yavaş evine çekiliyordu.

Çalışanlar hariç. Onlar hala dükkanlarının önünü temizlemekle meşguldü. Kimi de arabasını. Hayat akıp gidiyordu gene.

Myung Dae, hala yoğun bakımın önündeki koltuklarda oturuyordu. Yaklaşık 1 saattir hemşireler ve doktor içeriden çıkmamıştı. İçindeki düşünceler hala belirsizdi.

Çok kızdığı, kendi hayatını hiçe sayıp böylesine hüzün dolu bir adam haline gelmesine sebep olan kadını affettiğini söylemişti. Gerçek mi? Yoksa onun isteği yerine gelsin diye mi?

Böylesine pislik bir insan olabileceğini aklının ucundan geçirmiyordu. Nitekim değildi de.

Geçmişin hatırına... Hala ona büyük bir aşkla bağlı değildi evet. Birisi... Birisi unutturuyordu.

Cho Hee'nin bahsettiği kişi kimdi?

Bu sorular beynini meşgul ederken bir anda titreyen telefonuyla irkildi. Dong Yul arıyordu.

''Efendim.''

''Myung Dae? Evde yoksun da... Şey için-''

''Merkezdeki hastanedeyim, buraya gel.''

''Hastane mi? Sen iyi misin?''

''Ben iyiyim. Lütfen çabuk ol.''

''Ah tamam, tamam geliyorum.''

Telefonu kapatıp yanına koydu. Başını duvara yaslamıştı. Gözlerini kapattığı sıradan hemşirelerden biri çıktı. Myung Dae heyecanla yerinden fırladı.

''Durumu nasıl?''

''Kanaması arttı. Şuan bilinci kapalı. Siz gelene kadar nasıl dayandı bilmiyoruz... Her neyse, sizin burada yapacağınız bir şey yok. Gidebilirsiniz.''

''İyileşecek mi?''

''Bunu söylemek için erken. Doktor bey işini bitirdiği zaman onunla konuşun.''

Myung Dae, elinde dosyasıyla hızlı hızlı oradan uzaklaşan hemşirenin arkasından bakakalmıştı. İçindeki duyguyu kelimeler anlatamazdı.

Acı mı? Hüzün mü? Hissizlik mi?

Neden orada bulunduğunu bile bilmiyordu.

Acıdığından mı? Emin olduğu tek şey, artık Cho Hee'ye bir aşk beslemediği.

Buna emin olacak kadar... Farkındaydı.

Yavaş bir hareketle gidip yerine oturdu. Yaklaşık yarım saat sonra hışırdayan bir mont sesi ve sessiz koridorda hafifçe yankılanan bot sesleri duyuldu.

Dong Yul... Gelmişti.

Myung Dae başını kaldırıp onu gördü. Ayağa kalkıp karşısına dikildi.

Yüzü yine donuktu ama bir o kadar merak doluydu.

Sesi titriyordu.

Dong Yul meraklı bir sesle sordu.

''Sen... Neden buradasın?''

''Cho Hee... Burada.''

''Aa... Şey... Durumu ciddi galiba. Burada olduğuna göre...''

Kartopu (눈 뭉치)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin