11

1K 112 67
                                    

Sabah abisinin kapıyı çalma sesi ile uyandı Felix. Dün olanlardan sonra uyuyamamıştı, tüm gece ağlamıştı.

"Felix! Bu kapı neden kilitli? Neden ses vermiyorsun? FELİX DEDİM!"

Abisini daha fazla telaşlandırmamak adına kalkmıştı Felix. Önce aynaya baktı. Keşke bakmaz olaydı. Ağlamaktan şişmiş gözleri, morarmış göz altı torbaları, rengi solmuş cildi ve kurumuş gözyaşları korkunç görünüyordu.

Okula gitmek istemiyordu. Onu görmek istemiyordu. Aklına gelenler ile tekrar gözleri dolmuştu Felix'in.

"H-hyung."

"Felix aç kapıyı. Korkuttun beni."

"Hyung ben bugün okula gelmesem. Hasta gibiyim kendimi iyi hissetmiyorum."

"Ne hasta mısın? Felix aç çabuk kapıyı." Abisini dinleyip açmıştı kapıyı.

"Felix! Bu ne hal? Ne olmuş sana böyle? Bebeğim iyi misin?"

"Hastayım sanırım. Bir şeyim yok. Sadece bugün okula gelmesem olur mu?"

"Peki olur da sen ağladın mı?"

"Y-yo hayır neden ağlayayım. Dedim ya hastayım."

"Tamam bende gitmiyorum o zaman bugün okula. Sana çorba falan bir şeyler yaparım. Seni bu halde bırakmam asla."

"Hyung hayır sen git."

"Felix saçmalama. Seni asla böyle bırakmam. Hadi sen yat yatağına şimdi. Bende sana çorba yapayım." Daha fazla direnmedi Felix ve yatağına tekrar uzandı. Bunun üzerine buruk bir gülümseme verdi Minho ona ve mutfağa indi.

Çalan telefon ile komodine uzandı Felix. Arayan Jisung'du.

"Efendim Jisung."

"Nerdesin sen? Gelmedin mi okula?"

"Jisung ben bugün okula gelmeyeceğim hastayım biraz. Abimde gelmeyecek onun için."

"Ne hasta mısın? Neyin var bebeğim? Lan Seungmin bir dur."

Kıkırdadı Felix.
"Sadece hastayım işte. Yarına toparlarım."

"Tamam biz okul çıkışı geliriz oraya."

"Ya saçmalamayın gelmenize gerek yok."

"Ne demek gerek yok ya. Hayır geleceğiz. Hadi görüşürüz dikkat et kendine."

"İyi peki. Görüşürüz."

Ne yapacağını bilmiyordu Felix. Arkadaşlarına söylese mi söylemese mi bilmiyordu. Jisung anlardı aslında bir şey olduğunu. Gözünden hiçbir şey kaçmazdı onun. En iyisi anlayana kadar susmaktı. Aklına geldikçe gözleri doluyordu zaten. Anlatırken ne olurdu kim bilir.

Abisinin odaya gelmesi ile düşünceleriden kurtulmuştu Felix.

"Hadi iç bakalım şunu." Abisinin kucağına bıraktığı çorbaya baktı Felix. Aslında hiç iştahı yoktu.

"Hyung aç değilim. Daha sonra yesem."

"Açsın diye yapmadım zaten. Hastasın ve yemek zorundasın. Annemin tarifi bak bu."

"Ah peki tamam." Dedi ve içmeye başladı. Oldukça güzeldi aslında. Abisinin yemeklerine bayılıyordu Felix. Yetenekliydi bu konuda Minho.

"Hyung bitti."

"Ne ara bitirdin ya?"

"Çok güzeldi. Ellerine sağlık."

"Afiyet olsun bebeğim. Hadi şimdi dinlen. Bir şey olursa beni çağır."

My First Love; ChanglixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin