Yeni bir macera yeni bir kurguya hepiniz hoş geldiniz. Bu kitapta aşkla karşılacaksınız. Olaylarla karşılacaksınız. Hüzün ile mutlulukla karşılaşacaksınız. Bazen bir veda ile bazen de kavuşmalar ile karşılacaksınız. Keyifli okumalar ♡
*Kesit*
"Sayı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Keyifli okumalar♡
Her yer karanlıktı. Gözlerimi açmıştım ama kendimi yine karanlığın içinde buluyordum. Sanki karanlığa hapis olmuştum. Ellerimi kullanmaya çalıştığım da ise kocaman bir düğüm hissetmiştim. Beni bu hâle getiren kimse ellerimi sandalyenin arkasına doğru bağlanmıştı. En sonra taksi de eve gidiyordum. Gözlerimin uykuya yenik düşmesi yüzünden bu hale düşmüştüm. Gücümü bile kullanamamıştım. Hani koruyacaktı bu güç beni, hani kalkan olacaktı etrafım da! Şimdi neden bu haldeydim ben?!
Kaç saattir uyuyordum acaba, sabah olmuş mudur? Dean gelmediğim için aramış mıdır beni?.
Etrafta tek bir ses bile yoktu. Neredeyim ben, kim kaçırdı beni?
Beynimin içinde kendi sesim ile cebelleşirken sonunda kapı gıcırtısı duymuştum. Kapının hangi yönde olduğunu bulmaya çalışırken bu sefer de kulaklarıma daha yakınımdan yerde bir şeyin sürüklenme sesi geldi. Çok şükür ki sadece ağızım bağlı değildi de konuşabiliyordum.
"Kimsin sen, neden beni kaçırdınız?!" Diye bastırarak konuştum.
Tekrar kulağıma mont hışırtısı geldi ve ardındanda sesi.
"Daha dün gece gördüğün birisini hemen unuttun mu kalkan hanım?" Diye alaylı bir sesle konuşan kişi dün geceki Siyah kabanlı kurttan başkası değildi.
"Ne istiyorsun benden Allah'ın cezası! Ne yaptım ben sana?"
"Şş sakin ol. Bu kadar sinirlenmek senin gibi küçük bir kıza yakışıyor mu hiç?" Diyerek o gece ki gibi alayla konuşmaya devam ediyordu.
"Bir bitmediniz, yeminle bitmediniz! Alaska'da Vampirden kaçarım kendi ülkeme gelir başka bir kurttun eline düşerim! Ne istiyorsunuz benden, NE!" Diyerek en sonunda daha fazla dayanamamış bağırmıştım.
"Vampirin senden ne istediğini bilemem ama benim ne istediğim çok belli." Demiş ve ilk defa ciddi bir sesle konuşmuştu.
"Söyle o zaman bende bileyim?"Dedim.
"O Alaska Kurdu olacak adam hemen bu ülkeden gidecek." Demişti.
"Sana ne zararları var ya ne zararları var? Kalıcı olmaya gelmedi kimse buraya, benim için geldiler ve gidecekler." Diyerek hızla konuştum.
"Kalıcı olup olmadıkları beni ilgilendirmez. Onların bir saniye bile burada olmaları benim için imkansız."
"Neden ya neden? Bana bir tane mantıklı açıklama yap. Bende kabul edeyim." Dedim.
Konuşmamın üzerine uzun bir süre sessizlik çökmüştü. Hatta konuşmaya başlamasa gittiğini zannedecektim.
"Bu seni hiç ilgilendirmez. O kurt ve diğerleri hemen bu ülkeyi terk edecekler ve onlara verilecek cezayı hiç itirazsız kabul edecekler. Seni ancak o zaman bırakırım." Dediğinde ne kadar konuşursam konuşayım beni dinlemeyeceğini anlamıştım.
