4.Bölüm "Işık Saçan"

145 21 109
                                    

Oy vermeyi unutmayın :)


Öz için;


IŞIK SAÇAN

POLİNA EVOİD

"Çünkü ben hepinizden alacaklıyım."

İçimde tuttuğum öfkem patlama noktasına ulaşıyordu, küçük bir kız çocuğu gibi ağlamak istiyordum ancak ben ağlayamazdım. Bana ağlamak yasaktı. Ben doğarken bile ağlamamıştım.

Eray bir kez daha acıyla inlediğinde elimi ve ayağımı üzerinden çektim.

"Hadi kalk git babanın yanına çünkü biraz daha benim beş metre yakınımda durursan o kolunu bu sefer gerçekten kopartırım." Eray sanki üç başlı yılan görmüş gibi birden kolunu tutarak geri geri yürümeye başladı.

"İtlerine söyle yataklarına geri dönsünler uyku saatleri geldi." diyerek amcayla konuştuğumda diğer Evoid'ler sinirle bana doğru bir adım atmışlardı tabii bu adım Salaşların silah çıkarmasına Yersizler'in ise etrafımı sarmasına neden olmuştu.

Evoidler de karşılık olarak silah doğrulttuklarında güçlü bir kahkaha atmıştım.

"Sizce de biraz aptalca davranmıyor musunuz? Sizi burada kemiklerinizin bile bulunamayacağı bir hale getirebiliriz ancak siz hala kıçınıza kaçmış cesaretinizle bize silah doğrultuyorsunuz."

"Yeter bu kadar oyun Pol, ne istiyorsan söyle." diyerek konuşan amcaya baktım.

"Dediğim gibi alacaklarım var. İlk olarak manevi oğlunu istiyorum bir süre bizimle kalmalı."

Herkes şaşırarak bana bakmaya başladığında benden böyle bir hareket beklemedikleri aşikardı.

"Benim birden fazla manevi oğlum var, hangisini istiyorsun?" Sanki bilmiyorsun it.

"Bazı gerçekleri öğrenmesi gereken manevi oğlundan bahsediyorum." altında yatan imayı amca anlamış olacak ki yutkunup gözlerime bakmaya devam etti.

"Yarınki açık arttırmaya o da katılacak bu yüzden kabul etmiyorum." diyerek gergin bir ses tonuyla konuştu amca.

"Merak etme onu esir almıyorum, misafir olarak alıyorum. Ayakları var istediği zaman çıkıp gidebilir. Açık arttırmaya da zamanında yetişecektir diye düşünüyorum." Amcaya kaçacak delik bırakmazken gözlerimi beni izleyen elalara çevirdim.

"Sence de gerçek aileni öğrenme zamanın gelmedi mi?" Kurduğum cümleyle hareleri şaşkınlıkla açılmıştı.

"Eğer bir hata yapacak olursan sonuçlarına katlanırsın." Amca sinirlendiği her halinden belli olan ses tonuyla konuştuğunda ona bakmadan bir çift ela ile hasretimi dindiriyordum.

"Ben asla hata yapmam. Dediğim gibi hepinizden alacağım var özellikle senden, çevrende kim varsa senden nefret etmesini sağlayacağım. Sen yavaş yavaş dibe çökerken ellerinde kalan son şeyi, hayatını da ben alacağım."

Elaların sahibi koyulaşan gözleriyle bana doğru gelmeye başladığında Yersizler sanki her an bana saldırabilirmiş gibi tetikte bekliyordu.

Tam karşımda durduğunda, "Haklısın. Artık bazı şeyleri öğrenmem gerekiyor. Ancak bunlar sadece ailemle ilgili şeyler değil Aden. Neden bu kadar sene sana ait olanları ben de bıraktığını da öğrenmem gerekiyor."

Yıllar sonra tekrardan bana Aden demesini duymak çok garip hissettirmişti.

"Benimle gel o zaman." Yavaşça kafasını salladı.

Yersizler Efsanesi +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin