5. Bölüm "Kırık Kalplerin Sesi"

109 19 134
                                    

Oy vermeyi unutmayın.


Öz için;


KIRIK KALPLERİN SESİ

POLİNA EVOİD

30.08.2010

İstanbul

Saat: 01.32

Tozlu koridorda çıplak ayaklarımla yürüyordum. Dilimde mırıldandığım bir melodi vardı. Amcanın yanına gidiyordum, yeni kurbanımı öğrenmeye.

Bodrumun merdivenlerinden aşağıya inerken beyaz zemin beni şimdiden rahatsız etmeye başlamıştı.

Amcayla bir anlaşma yapmıştık üçüncü kurbanı sadece ben öldürecektim. Marina ikinci cinayetini işlemeyecekti.

Ahşap kapının önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve kapıyı çalıp içeriye girdim.

Beyaz fayansların rahatsız görüntüsünün içinde amcayı aramaya başlamıştım. Masasının yanında ayakta bardağına içki koyuyordu.

"Amca?" diye seslendim.

Kafasını bana çevirip, "Ah, Pol hoş geldin kızım gel bakalım. Yaklaş." doldurduğu bardağı içmeye başlamıştı.

Küçük adımlarla yanına yaklaştım. "Ne yapmam gerekiyor. İlk seferlerde onları burada tutuyordun ama kimse yok." dedim.

İlk iki cinayetimde öldürmemi istediklerini buraya getirmişti. Ancak şu an burada kimse yoktu. Ya da ben öyle sanıyordum.

"Emin misin?" diye sordu. Anlamayarak ona bakmaya başladığımda, "Arkana bak." dedi

Korkak bir şekilde yavaşça arkamı döndüğümde gördüğüm şey bana defalarca kez  kalbimden bıçaklanmış hissi vermişti.

Marina...

Karşımda elleri ve ağzı bağlı, diz çökmüş bir şekilde duruyordu.

Barlas onu omuzlarından tutmuş başında dikiliyordu.

Hızla amcaya döndüm, "Seninle bir anlaşma yapmıştık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hızla amcaya döndüm, "Seninle bir anlaşma yapmıştık."  Diye sinirle konuştum.

"Evet, bir anlaşma yaptık. Sen bana Marina'nın ikinci cinayetini işlemesini istemiyorum demiştin. Ben de onun bir daha cinayet bile işleyemeyecek hale getirttiriyorum... Sıradaki kurbanın, kardeşin."

Sıradaki kurbanın kardeşin.

Sıradaki kurbanın kardeşin.

Sıradaki kurbanın kardeşin.

Ne?

Bir şiir yaz bana, kısa olsun, acılarımı anlatma onlar çok uzun.
Bir şarkı yaz bana, kısa olsun, çaresizliğimi söyleme onlar da çok uzun.
Bana binlerce satır roman yaz. İşte o zaman belki anlarsın beni.
İçimdeki çaresizlik artık kaldırabileceğimden fazlasıydı, bir insan bunları yaşamamalıydı.

Yersizler Efsanesi +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin