Bölüm 7

143 21 9
                                    

İyi okumalar kırık kalpli okurlarım...

Baran'la yemeklerimizi yedikten sonra eve gelmiştik. Ve odalarımıza dağılmıştık.

İçimde garip bir his vardı. Sanki yıllar sonra ilk defa bir kişi beni gerçekten dinlemek istediği için dinlemişti .Morel vermek için morel vermemişte gerçekten öyle düşündüğü için öyle demiş gibi hissettim. Baran bügun bana iyi gelmişti.

Saat gecenin 3 üydü ve ben uyuyamadığım için aşşağıya su almaya incektim. Odamın kapısını açtım ve çok ses çıkarmadan merdivenlere yöneldim. Ses çıkarıp baranı uyandırmak istemiyordum.

Merdivenlerden inip mutfağa yöneldim. Dolaptan bir bardak aldım ve suyumu doldurup içtim.

Merdivenlere yöneldiğim sırada bahçede bir kıpırtı sezdim. Sanki birisi bahçe kapısını zorluyordu. Oraya doğru yürüdüm. Karşımdaki kişi beni görmüyordu fakat ben karaltısını görebiliyordum. Evet. Kafasında siyah bir maske olan adam bahçe kapısını zorluyordu. Ne yapmam gerekiyordu ki. Koşup herşeyi Barana anlatmam lazımdı. Ses çıkarmadan parmak uçlarımda ilerleyip tekrar merdivenlere yöneldim. Bir anda bahçe kapısı açıldı ve adam arkamdan saçımı tutup çekti. Çığlık attım. Sonra eldivenli elleriyle ağzımı kapattı. İçimden Baranın çığlığımı duymuş olmasını diliyordum.

Adam kulağıma yaklaşıp "sakın ses çıkarma. Eğer ses çıkarırsan boğazını keserim." Dedi.

Ve boğazıma çok keskin bir bıçak dayadı.
Ben neden her gün başka bir belanın içine atılıyordumki gerçekten anlamıyorum.

"Şimdi benimle geliyorsun. " dedi.
Ne diyo lan bu mal.

Kafamı hayır anlamında salladım.

Bıçağı boğazıma daha çok yaklaştırdı ve şuan derimi kesiyordu. Canım yanıyordu.

O beni sürüklüyordu ben ise hala karşı çıkıyordum. Nerdeydiki bu kadar koruma süs niyetine falan mı duruyorlardı.

Adamın dikkatini dağıtıp elini ağzımdan çektim ve saniyeler içinde evi inleticek cinsten çığlık attım.

Tekrar saçlarımdan tutup ağzımı kapattı ve beni sürüklemeye başladı.

O sırada onu gördüm. Baran. Yüzünde görebildiğim bir duygu vardı oda endişeydi.

"Bırak onu." Dedi Baran.

"Ooo Baran Doğan Demiroğluda uyanmış. Hoşgelmişsin." Dedi hala boğazımı çizmeye devam eden puşt.

"Kızı bırak orospu çocuğu." Dedi Baran.

Her şey saniyeler içinde gelişti ve arkamdaki adam bir anda etkisiz hale geldi. O kayıp yere düşerken elindeki bıçak boğazımı kesti. O kadar canım yanmıştıki. Gözümden yaşlar süzülmüştü. Tam yere düşeceğim sırada Baran beni kollarının arasına aldı.

"Gerizekalılar napıyorsunuz adamın elinde bıçak vardı." Diye kükredi Baran.

Ellerimle boğazımı tutuyordum. Canım çok yanıyordu. Nefes alamıyor gibi hissediyordum.

Kısık çıkan sesimle" Baran" diye fısıldadım.

Baran elini boğazımdan akan kana koyup" yalvarıyorum sakin ol Mira yalvarıyorum. Özür dilerim. Özür dilerim. Hepsi benim yüzümden." Dedi.

Baran Doğan Demiroğlunun gözlerinde korkuyu görüyordum.

Baran beni hemen kucağına alıp hızlıca arabaya adımladı. Beni arka koltuğa yatırdı. Kendiside bindi. Başımı gövdesine yasladı. O sırada şoförde arabayı çalıştırdı.

Ağlıyordum. Canım yanıyordu ve galiba ölüyordum.

"Baran ölüyor muyum?" Dedim fısıltıyla.

"Şşştt saçmalama öyle birşey yok güzelim nefes almaya çalış yalvarıyorum nefes al." Dedi Baran. Saçlarımın arasına bir buse kondurdu. Baran Doğan Demiroğlu rol yapmıyordu. Gözlerinde korku vardı. Bana birşey olmasından korkuyordu.

"Özür dilerim Mira. Allah benim belamı versin maffettim hayatını yalvarıyorum affet beni."

Bunlar duyduğum son sözlerdi. Gözlerim ağır ağır kapandı. Ve karanlığa gömüldüm.

Bölüm sonu...

İkinci şansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin