17. BÖLÜM–Kayıplar-
Evi karıştırmayı düşünmemişti ama şimdi kimseler yokken, Satenay’ın özel hayatına dair herhangi bir şey öğrenip öğrenemeyeceğini merak ediyordu.
Çarşaflara sinen kokusunu içine çekti. Papatya! Aynı koku bornozunu da sarmıştı. Usulca yatağa yayıldı. Kadının yanında olduğunu hayal etmeye alıştı fakat bu konuda pek başarılı değildi. Dikkatini toplayamıyordu. Gözlerini kapatıp, kolunu alnına yasladı. Kısa bir dinlenme molasının ardından, yataktan kalktı.
Aynanın önünde duran, parfüm ve deodorantları kontrol ederken, aralarında makyaj malzemeleri olmaması dikkatini çekti. Kadınlar makyajsız markete bile çıkmazken, Sat’in sorunu neydi?
Banyoya yöneldi. Aslında bir yanı, kadının özeline izinsiz bu kadar girmiş olmaktan rahatsızdı, ancak diğer yanının aldığı hazzı da göz ardı edemezdi. Odanın içinde bulunan banyo bölmesi, oldukça geniş ve kullanışlı görünüyordu. Aynı tasarıya sahip olmasına rağmen, kendi eviyle kıyaslandığında, Satenay’ın evi açık ara öndeydi. ‘Kadın dokunuşu dedikleri şey bu olsa gerek’ diye düşündü. Ufak bir düzenlemeyle, büyük farklılıklara imza atabiliyorlardı.
Banyodan çıkacakken, gözüne kadının duş jeli takıldı. Memnun bir gülümsemeyle şişeyi eline alıp, kapağını açtı. Kokunun kaynağını bulmuştu. Papatya!
Banyoda bulduğu duş jelini çok fazla düşünmeye gerek duymadan, yanına aldı. Sırt çantasını omuzuna takıp, yoluna devam etti. Kapıdan çıkarken, dönüp odaya son bir kez bakma isteğine karşı koymadı. Özlemle derin bir nefes alıp, ardından usulca kapıyı kapattı.
Onu düşünmekten vaz geçemiyordu. Meğer ne çok içine işlemişti. Kalbinin bu kadar derinlerine indiğini, nasıl olup da fark edememişti? O kimi severse sevsin, kimin olursa olsun, Lemi’nin kalbindeki yeri, asla değişmeyecekti.
Merdivenlerden hızla iniyordu. Bu evden uzaklaşmalıydı. Sat’i ona anımsatan her şeyden, uzaklaşabildiği kadar uzaklaşmalıydı. Kalbini mengene misali sıkan varlığıyla, yüzleşmeye tahammülü yoktu. Koştu. Ruhunun ıstırabıyla, merdivenleri ikişer ikişer iniyordu.
Telefonun kırmızı ışığını görünce duraksadı. Daha az önce kaçmaya karar vermişken, ne kadar kolay ikileme düşebildiğine şaşırdı. Tereddüt etmeden telefona yaklaşıp, mesajları dinlemek için düğmeye bastı.
On yedi sesli mesaj! Üçü Satenay’ın maç yaptığı salon sahibine aitti. Maçını ihmal ettiği için, onu azarlıyordu.
İki tanesi, eski erkek arkadaşı Alatan’dandı. Nerelerde olduğunu merak etmişti. Kendisine cevap vermezse, evine gelmekle tehdit ediyordu ve ondan kurtulmak istiyorsa, daha iyi numaralar bulmak zorunda olduğu konusunda, uyarı eklemeyi de unutmamıştı.
On iki tanesi bakım evinden gelmişti. Bakış Açısı Bakım Evi’nden, Duyal!
Kutyan’ın onu ziyaret etmediği için çok huzursuz olduğunu ve sürekli ağladığını söylüyor. Ayrıca kendisinin de onu çok merak ettiğini, neden aramadığını soruyordu.
Telsizi yerinden çıkarıp, bilinmeyen numaraları tuşladı. Operatörden bakım evinin numarasını istedi. Bunu neden yaptığını kendisi de bilmiyordu, sadece yapmak istediği için yapıyordu. Duygularını sorgulayacak zamanı yoktu. Merak etmişti ve merakını giderecekti.
Vakit kaybetmeden zihnine not ettiği operatörün verdiği numarayı tuşladı. Karşına, az sonra kırılacakmış gibi incelikte konuşan bir kadın çıktı. Satenay adına aradığını ve Kutyan’ın nasıl olduğunu merak ettiğini söyledi.
![](https://img.wattpad.com/cover/34730802-288-k91643.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
X Serisi 1-DENGE (Tamamlandı)
FantasyKitabın; 26. bölüm dahil, devamını yayınlıyorum. Keyifli okumalar Denge Türkiye'nin en iddialı Vampir romanı! Bu kitapta aşkın sihrini, acının yankısını, savaşın vahşetini ve nefretin en karanlık yüzünü göreceksiniz!