18. Bölüm (Egemen)

103 13 42
                                    

Merhaba canlarım ben geldim. Umarım beğenirsiniz sizleri seviyorum.

Küçük yıldızımızı⭐️ patlatmayı ve yorum yapmayı unutmayın canlarım 😘❤️

         ~keyifli okumalar~

*******

Gözlerim, uzaktan kulağıma doluşan sesler sayesinde yavaş yavaş açılırken son bir haftadır olduğu gibi yine Merih'in göğsüne sokulmuş olduğumu anlamam çok geç olmamıştı. Gözlerimi kırpıştırarak doğrulamaya çalıştığımda Merih'in karnımdaki ve belimdeki elleri sıkılaşmıştı. Kafamı çevirip ona baktığımda derin bir uykuda olduğunu anlamıştım. İkimizde yan yana uyumuş ben kafamı onun göğsüne yaslarken o da bir elini belime diğerini ise karnıma sarmıştı. Bir haftadır iki kere şirkete gitmek dışında evden çıkmamıştı Merih daha çok evdeydi. Ve her gün  yemeklerimi yemek istediğini söylüyordu. Ben ise seve seve yapıyordum yemekleri zaten iki kişi olduğumuz için pek uğraşmama gerek kalmıyordu.

O gün uzun bir süre aynı pozisyonda kalıp Merih sakinleştikten sonra birbirimizden ayrılmış eve dönmüştük ve bir daha o konu hakkında konuşmamıştık. Daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım. Ona bir şey olacak endişesi büyük bir kütle gibi kalbime çökmüştü. Dağ gibi adam, gölgesine saklanmak istediğim koca adam kollarımda küçük bir çocuğa dönüşmüştü. Kafasını boynuma gömüp kokumu içine hapsedercesine çektiğinde ben de ellerimden birini saçlarına daldırmış boynuna gömmüştüm kafamı o kadar mükemmel kokuyordu ki böyle bir kokuya sahip olması haksızlıktı. Saçlarını okşayıp kokusunu derin derin içime hapsettikten sonra Merih geri çekilmiş kızarmış ela gözlerini gözlerime dikmişti. O an her ne kadar ona sıkı sıkı sarılmış olsam bile kucağında oturduğum gerçeği birden aklıma dank edince utançtan yerin dibine girmek istemiştim. Kızaran yanaklarımla kollarımı boynundan çekip kucağıma indirdiğimde gözlerimi de kaçırmıştım ondan. O ise ellerini hala belimden çekmemişti. Nasıl olduğunu sormak istesem de utancım ağır basmış söyleyememiştim  ağzımdan çıkan tek şey
'gidelim mi' olmuştu. Merih hiçbir şey demeden usulca kafasını salladığında kendimi hemen yandaki koltuğa atmış Merih'in yüzüne bakamamıştım. Sanırım o da yaptığı hareket karşısında oldukça şaşırmıştı. Muhtemelen benim gibi o da kendinden beklemiyordu böyle bir şeyi. Daha sonra herşey hızlı gelişmiş eve geldikten sonra Merih duş alırken bende aldıklarımızı buz dolabına yerleştirmiştim. Daha sonra Merih'in odasından çıkmamasıyla ben de kendimi odama atmış üzerimi değiştirip uyumak için yatağıma geçmiştim. Eve geldiğimizde zaten geç olan saat iyice ilerlemiş ama ben tekrar başlayan karın ağrım yüzünden uyuyamamıştım. Kalkıp kapıya doğru yürüdüğüm de kapıyı açmamla karşımda Merih'i görmem bir olmuştu. Ben şaşkınca ona bakarken bir şey dememe izin vermeden elimden tutmuş kendi odasına getirdikten sonra da ağrı kesici içirip bir önceki gece olduğu gibi kollarının arasında karnıma masaj yaparak uyutmuştu. O günden sonra da bir haftadır her gün beraber uyumuş beraber uyanmıştık. O kadar güzel bir histi ki onun kollarında onun kokusuyla uyumak sabah da aynı kollarda uyanmak bambaşka bir şeydi. Özel hissettiriyordu.

Tekrardan kulağıma dolan seslerle kaşlarımı çatıp hızla çıkmıştım düşüncelerimden. Aşağıdan sesler geliyordu ama bizden başka kimse yoktu evde. Acaba Ayşen teyze mi gelmişti. Gerçi tek kişinin değil bir kaç kişinin konuşma sesleri geliyordu. Yavaşça Merih'in karnımdaki elini kaldırıp kendi karnına bıraktığımda Merih homurdansa da gözlerini açmamıştı. Yerimden doğrulup belimdeki kolunun da yatağa düşmesini sağladığımda hızla çıkmıştım yataktan.
Ufak adımlarla odadan çıkıp merdivenlere yönelmiştim ama içimden korkmuyor değildim acaba Merih'i uyandırsa mıydım. Evde başka birileri vardı ve biz uyurken girmişlerdi. Ne kadar kötü bir şey düşünmek istemesemde aklıma başka bir şey gelmiyordu. Temkinli ve küçük adımlarla merdivenlerden indiğimde gördüğüm manzara şok olmama yetmişti. Onları görmeyi hiç beklemiyordum.
Meryem, Turay, Mirza, Mete, Giray ve hatta Büşra bile buradaydı. Ben şok olmuş onlara bakarken onlar da durmuş uzaylı görmüş gibi  bana bakıyorlardı. Hiç beklemeden küçük bir çığlık atıp Meryem'in boynuna atladığımda aynı şekilde sıkıca birbirimize sarılmıştık. Çok özlemiştim onu. Bir hafta önce Merih'le alışverişten geldiğimiz gün onlarla kapıda karşılaşmış ama ayak üstü sohpet edebilmiştik. Merih'in halini gören Turay birşeyler olduğunu anlamış daha sonra geleceklerini söyleyerek Meryem'i de alıp gitmişti. Şimdi onları burda görmek çok sevindirmişti beni. Meryem'den ayrıldığımda hoşgeldin diyerek tekrar sarılmıştım. O kadar özlemiştim ki canım arkadaşımı bırakmak istemiyordum. Biz hala sarılırken Giray araya girmiş bıkkın bir ifadeyle konuşmuştu. 

VEDİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin