PATRONUM

52. BÖLÜM

  Gözyaşlarımı silip bahçeye çıktım, hava buz gibi olsa da umrumda değildi.

POYRAZ- Eylül?

EYLÜL- Efendim?

POYRAZ- Şey-

EYLÜL- Bir şey söylemene gerek yok, her zaman ki abim yanlışlarımı yüzüme vuruyor.

  Ne demesi gerektiğini bilmiyordu zaten diyeceği bir şey de yoktu. Koltuğun üstündeki şalı alıp omuzlarıma koydu.

POYRAZ- Abinle aran neden böyle?

EYLÜL- Nasıl?

POYRAZ- Sana karşı değişik davranıyor.

EYLÜL- A evet bu aralar kimseyle aram iyi değil.

POYRAZ- Neden?

EYLÜL- Bir de neden diye mi soruyorsun?! Hayatımın en kötü günlerini geçiriyorum.

  Eli elime değince bir irkildim ama haraket etmemeye gayret ettim. Ellerimizi birleştirdiğinde yavaş yavaş sakinleştiğimi farkettim.

POYRAZ- Bence artık normal yaşantına geri dönmen gerekiyor.

EYLÜL- Normal yaşantım?

POYRAZ- Evet.

EYLÜL- Benim normal yaşantımda evli olduğum biri var biliyor musun?

POYRAZ- Evet biliyorum.

EYLÜL- O yüzden olmaz-

POYRAZ- Hayır olur.

Yüzüne dalga geçer gibi baktığımda bana sırıtıp içeri geçti, değişik davranıyordu sanki bir şey varmış gibi.

Arkasından ben de içeri girip odama çıktım. Bu aralar belim o kadar çok ağırıyordu ki.

Aklıma bugün ki konuşmalar gelince telefonumu elime alıp Deniz'i aradım.

EYLÜL- Alo?

DENİZ- Alo? Eylül.

EYLÜL- Şey, ee şey için aradım.

DENİZ- Ney için?

EYLÜL- Ben aramız nasıl diye soracaktım. Yani-

DENİZ- Eylül saçmalama, benim seninle konuşmama için yerin bin kat altına gömmeleri lazım beni. Kardeşimsin sen benim!

EYLÜL- Deniz var ya şu an içim o kadar çok rahatladı ki.

DENİZ- Ne sanıyordun pislik kız?

EYLÜL- Yalnız benim durumlardan, işleyişlerden hiç haberim yok, onu nasıl yapacağız?

DENİZ- Yani şu an Batuhan her şeyi hallediyor ama sana projeleri, sözleşmeleri falan mail atarım, incelersin.

EYLÜL- Tamam teşekkür ederimm.

  Telefonu kapattığımda içim çok rahatlamıştı.

-

  Kapım tıklatılıp açılınca uyumaya devam ettim. Dolaptan birkaç tıkırtı geldi, yanımda hareketlilik hissedince gözlerimi açıp ona döndüm.

EYLÜL- Noldu?

POYRAZ- Yanına gelmek istedim.

  Bana o kadar masumca bakıyordu ki yavru kedi gibi, arkamı dönüp uyumaya devam ettim. Yanıma uzanıp elini başımın altına koydu.

Tepki veremeyecek kadar uykum olduğu için bit şey yapamadan uyuya kaldım.

~

Gözlerimi kulağıma gelen rahatsız edici sesle açtım, Poyraz'ın kollarının arasından kalktığımda dışarıdan gelen polis sirenlerini farkettim.