3.BÖLÜM

132 23 2
                                    

Multimedia:Cenk

Cidden dışarıda yemek yemekten bıkmıştım ama Yaren beni dinlemediği için bugün Hatice teyzenin yaptığı çikolatalı kurabiyeleri kaçırmıştım. Oflaya oflaya peşinden gittim.

Bu sefer gittiğimiz cafenin adı MEMLEKET CAFE diye bir yerdi. Cafe cafe dolaşıyoduk anasını satayım. Bi ara da Gohst cafe diye bi yere gelmiştik meğersem anlamı Sanane cafeymiş. Çok saçma diye mırıldandım içimden.

İçeri girdiğimde lüks bi yere benzemiyordu.Ama çok güzel bi yerdi. Rengarenk koltukları olan bir yerdi. Bizde cam kenarı olan yere geçmiştik.

Oturduğumda,

"Kızım sen cafede yemek içmekten bıkmadın mı?" diye sordum.

"Buranın yemeklerini yemeden konuşma." dedi.

Garson yanımıza geldiğinde iki tane kahvaltı tabağı söyledik ve gitti. Bundan sonra cafeye gelenin anasını bacısını bellesinler.

Kahvaltı tabağı geldiğinde benimde telefonum çalmaya başladı. Telefona baktığımda Aşkım yazıyordu. Yani babam arıyordu. Şimdi Yaren'in yanında konuşursam "Hayal neden sigara içiyorsun, sevgilin geliyor" gibi mallıklar yapardı.

Masadan kalkıp doğru çıkışa yürüdüm ve telefonu açtım,

"Alo babacım?"

"Nasılsın kızım?"

"İyiyim sen?"

"İyiyim bitanem. Benim işim bir hafta kadar uzadı belki daha da uzar bilmiyorum ama gecikeceğim gibi görünüyor." dedi.

Ayağımı yerdeki taşla oynatıyordum.

"Bir sorun mu var?" diye sorduğumda yan taraftan gülme sesleri geliyordu. Kafamı çevirdiğimde. AMAN TANRIM DİDİM. Umut muydu o?

Ne çabuk benimsedin çocuğu.

"Yok canım, toplantım var ben seni sonra ararım öptüm." dedi.

"Bende bende." dedikten sonra içeriye doğru yürüdüm.

Yaren'in yanına oturduğum sırada tabağın yarısını sömürmüştü.

"Yan masadaki sana top atan çocuk değil mi?" diye sordu.

"Maalesef evet." dedim.

Ve tabağıma yöneldim.

Tabağımdan bir lokma aldıktan sonra Umut ve dört erkek arkadaş oturmuş kahvaltı ediyorlardı. Umut'ta başını tabaktan çektikten sonra göz göze geldik. Ben ne yapacağımı bilmeden kolumu diğer tarafa atınca çatal koluma battı ve acıyla inledim. Umut bana bakıp gülmeye başladı. Bende kolumu ovalamaya başladım. Ve o sırada Yaren kalkmış açık büfeden yeni şeyler keşfetmeye başlamıştı.

Umut masadan kalkıp karşımda oturunca bir an affaladım.

"Bu kadar çekici olduğumu belli etme istersen." dedi.

Dışarı doğru bakıp ona yöneldim.

"Hani ben çekici göremiyorum." diyince yüzünü buruşturdu.

"Şaka yapıyorsun dimi?" diye sordu.

"Ben sana şaka yapacak kadar yakınlaşmadım." dedim ve laf sokmanın verdiği rahatlıkla arkama yaslandım.

O sırada Yaren elinde koca iki tabak yemek getirdi ve o sırada Umut'ta kalkıp göz kırptı.

Salak.

"Oo kanka bakıyorumda baya samimi oldunuz siz?" dedi Yaren.

"Şu tabağı yüzüne fırlatmamı istemiyorsan sus." dedim ve kollarımı birleştirip öylece durdum.

Yaren'de yemeğini yedikten sonra kasaya parayı ödeyip geldi. Tam kapıdan çıkacağımız sırada Cenk'le karşılaştım. Neye uğradığımı şaşırdım.

Cenk kapının önünde beni görünce o şaşırmış olacak ki ağzı açılmıştı salağın. Tam bişey diyecek gibi oldu ama arkadan duyduğum ses,

"Cenk dur aşkım." diyen sese yöneldiğimde çakma sarışını gördüm. Tam kapıdan çıkcaktım ki Cenk bileğimi tuttu.

"Hayal çok yanlış anladın." dedi.

"Neyi yanlış anladım?" diye soru yöneltiğimde kız öyle durup Cenk'e baktı.

"Hayal çok asabi davranıyorsun." dedi. Güldüm ve tekrar gidecektim ki kolumdan tuttu.

"Kolumu bırakmazsan kötü olur, hem banane lan senin sevgilinden mutluluklar." dedim. Kolumu daha da sıkınca cırladım.
"Kolumu buraksana!" diye bağırdım ve Cenk aniden yere düştü. Umut ona yumruk atmıştı.
"Kız sana bırak kolumu diyor niye bırakmıyorsun pezevenk?!" diye bağırdı ve çocuğu yumruklamaya başladı.

Çakma sarışın çığlık atmaya başladı. Bende Umut'u durdurmaya çalışıyordum.

"Umut dur, yeter!" diye bağırdım. Umut bana baktı ve yumruk atmayı bıraktı.

Ardından çakma sarışın Cenk'i yerden kaldırdı ve arabaya doğru gittiler.

"İyi misin sen?" diye sordu Umut.

"İyiyim. Teşekkür ederim."

"Minnacık şortla dışarı çıkarsan olacağı bu olur." dedi.

"Ben mi suçluyum?" dedim  işaret parmağımı kendimde tutarak.

"Yok o şortu üreten firma suçlu tövbe ya bi dahakine yanında ben olmam dikkatli ol." dedi önüne dönüp yürümeye başladı.

"Yardım et diyen mi oldu sana?" diye bağırdım ama o umursamazca yürümeye başladı.
Çocuk tescilli salaktı. Özürlü.

Arkadaşlar yeni hikayemi umarım beğenmişsinizdir. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

AŞKIN TA KENDİSİSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin