Hayal 'den
Eve gittiğimde Canan'la Can yoktu. Bende hemen odama çıktım şortumu ve askılımı giydikten sonra yatağıma uzandım. Ve Umut'u düşünmeye başladım. Onu seviyordum ama herşey çok hızlı gelişmişti. Acaba o beni gerçekten seviyor mudur diyede hergün düşünüyordum.
Yatağa girip üstümü pikeyle kapattım ve sağıma döndüm. Sağ tarafımda annemin fotoğrafı vardı. Çerçeveyi elime aldım ve öptüm. İyikide Canan yoktu evde. Yoksa şimdi odama aniden dalardı. Sürtük.
Ben yaklaşık 13 yaşımdaydım. Ve yine annemin fotoğrafları elimdeydi. Ve yine ağlıyordum. Odama aniden Canan dalınca hiç farketmemiştim. Hala ağlıyordum. Elimden fotoğraflar alınınca farketmiştim Canan'ı. Fotoğrafları elimden alıp odamdaki balkona çıktı ve cebinden bir çakmak çıkarıp yakınca daha fazla ağlamaya başladım. Bana sırıtıp odadan çıktıktan sonra bende yanmaya devam eden fotoğraflara bakıyordum. Yanma bittiğinde külleri alıp bir torbanın içine koydum ve onu da şimdi yastığımda saklıyordum. Evden çıktığımda da mutlaka odamın kapısını kilitlerde çıkarım.
Ben bu düşüncelerle uğraşırken elim istemsizce telefona gitti. Telefonu elimde döndürdüm ve acaba Umut'un Facebook'u var mı diye düşündüm.
Mal mısın kızım baksana.
İç sesime tekrar hak verdim. Ve Facebook'a girip arama yerine Umut Aslan yazdım ve profile tıkladım. Oha. Bu ne be. Çocuk tüm fotolarda çok taş. Hiç mi ifşalık bi fotoğrafı olmaz.
Diğer fotoğraflarına baktığımda yanıda sarışın bi kız vardı. O gülüyordu fakat Umut yüzünü asmıştı. Kız Umut'u etiketlemişti ve açıklama bölümünede "Aşkımla yine günlerden bir gün " yazdığını gördüğümde yutkundum. Cidden sevgilisi mi vardı. Fotoğrafı paylaşma tarihine baktığımda 2014 de paylaştığını gördüm. Tamam geçen sene olabilir ama etiketlenmeyi niye kaldırmadı. Demekki hala çıkıyorlar. Demekki bana yalan söyledi. Ben onun sevdiği kız felan değilmişim. Gözlerimdeki yaşların akmasına izin verdim. Ne bekliyordum ki . Aniden bi sevdim demesine niye inandım ki.
Çünkü ben gerizekalıyım. Çünkü ben safım. Pikeyi hemen başımın üzerine çektim. Ve ağlamaya başladım. Ağlamaktan yorulmuş olacağım ki uyumuştum.
------------
Sabah kalktığımda yavaş adımlarla banyoya girdim hala nasıl inandığım şokundaydım.
Aynaya baktığımda yumruk geçirmemek için kendimi zor tutuyordum. Mavi gözlerim kırmızıya dönmüştü. Göz altlarım mor mor halkalarla dolmuştu. Dudaklarım kurumuştu. Küveti suyla doldurdum ve içine girdim. Yaklaşık bi saat suyun içinden çıktığımda hala kendimi yorgun hissediyordum. Çok çabuk bağlanmıştım ben ona. Oysa beni parmağında oynatmıştı.
Dolabı açtım ve içinden iç çamaşırımı ve kapri eşofman ve bol kısa kollu bi bluz aldım. Saçlarımı topuz yaptım ve aşağı indim.
Koltuğa oturdum öylece yere bakıyordum. Onunla geçirdiğimiz anları sıralıyordum. Sende çocuğu anlamadan etmeden böyle depresyonlara giriyorsun , iç sesime artık siktiri çekmem lazımdı.
Oturduğum yerden kalktığımda karşımda Canan'ı gördüm. Kalktığım yere geri oturdum. Karşı koltuğa da Canan oturdu ve televizyondan şarkı programı açtı. Televizyondaki şarkı başka Canan'ın ağzında gevelediği şarkı bambaşkaydı. Elinde de meşhur tırnak törpüsü vardı. Buna dayanamayacağımı anladığımda en iyisi odama çıkıp yatmaktı.
Ayağa kalktğımda,
"Hayırdır bugün benle uğraşmıyorsun?" dediğinde gözlerimi devirdim.
"İlacını malesef bugün vermeyeceğim kusura bakma." dedim.
"İşime bile gelir hatta nedense bu ev sensiz daha güzel." dediğinde bir elim boğazında bir elimde saçlarındaydı.
