10.BÖLÜM

102 16 0
                                    

Hemen banyoya girdim, kısa ve sıcak bir duş alıp çıktım. Saçlarımı kuruttuktan sonra salık bıraktım Allah'tan saçlarım ne olursa olsun kabarmıyor ve en ufak bi şeyde şekil alıyordu. Buna sabah kalktığımda kuş yuvasına dönmüş saçım da maalesef ekleniyor. Üstüme de bir tane su yeşili ve pencereleri olan bi gömlek ve altına kot bir şort alıp giyindim. (Multimediada Hayalin kıyafetleri var )

Aşağı merdivenleri indiğimde Can'la karşılaşmıştım.Arabalarıyla oynuyordu gidip onu öptüm. Ve evden çıktım.

Bahçede Canan'la karşılaştığımda sinsi sinsi etrafa bakıyordu.

"Ne o yine planlar mı kuruyorsun?" dedim ona bakarak, o da bana baktı ve geri önüne döndü.

"Git başımdan Hayal." dedi.

"Bugün laf sokma çabalarında değilsin, hayırdır?"

"Defol git ya!" diye bağırınca iyice sinirlerim bozulmuştu.Bileklerini tutup çevirdim o da acıdan inliyordu.

"Sen kimin evinden kimi kovuyorsun, sürtük!" diye bağırdığımda Hatice teyze koşarak yanıma geldi.

"Yavrum bırak kolunu hadi, Hayal hadi yavrum."dediğinde elini hızlıca ittirdim, pudrayla doldurmuş yüzüne tükürdüm.

"Ne yaptığını zannediyorsun sen?" diye bağırınca ona bakıp güldüm.

"Pudrayla koruduğun suratına tükürüğüm geldi mi, hayret halbuki yüzünü o pudrayla kalkan yapmışsın." dedim ve bahçeden çıktım. Bu kadın bu evde olduğu sürece sinir hastası olacaktım.

Önümde bir araba durdu ve camı açtı, bu Görkem'di.
"Selam." dedi.

"Selam." dedim kafasındaki şoför şapkasına gülerek. Arabadan inip kapımı açtı.

"Umut bey sizi dikkatli ve yarasız beresiz getirmemi istedi." dediğinde güldüm açtığı kapıdan koltuğa oturdum.

Görkem her ne kadar Umut kadar yakışıklı olmasada vardı onda da bişeyler. Sarışın ve kahverengi gözlüydü. Yaren'e ayarlama gibi bir fikir geçti aklımdan aslında, tam da onu tipiydi.

Bir evin önünde durduğumuzda kalkıp kapımı açtı. Bende dışarı çıktığımda eve hayranlıkla bakakaldım. Umut benim sandığımdan daha da zengindi. Ev tarihi bir bina gibiydi. Ahımlı şahımlı bir şeydi.

Kafamı iyice kaldırdığımda pencereden bakan Umut'la göz göze geldim. Ona bakıp da gülümsedim o da bana gülümsedi. Kapının zilini daha açmadan genç bi bayan kapıyı açtı. Eteğide giymeseydin diyesim geldi içimden.

Salona girdiğimde Umut'la göz göze geldim. Yanına gittiğimde beni süzdü. Ve gözleriyle şortumu işaret etti.

"Ne oldu?" diye sordum.

"Senin hiç uzun bi pantalonun yok mu?" diye sorduğunda kıkırdadım.

"Kıskandın mı?" dedim.

"Tabii kıskanırım, bune be küçük bez parçasını pahalıya satıyorlar siz gidip salak gibi alıyorsunuz." dedi.

"Hiçte bile ayrıca sen modadan ne anlarsın ki?" dediğimde kaşlarını çattı.

"Böyle modanın içine tüküreyim." dedi. Bu sefer çatık kaşlarla ben ona baktım.

"Benim yanımda küfür etme." dedim.

Kafasını olumsuz anlamda sallayınca omzuna vurdum.

"Sende giyme." dedi.

"Giyimime karışma." dediğimde bana baktı ve sırıttı.

"Allah allah karışırım." dedi.

"Karışamazsın." dediğim sırada kapının sesi geldi.

AŞKIN TA KENDİSİSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin