Yaren'den
Gönül sinirlerimi bozmuştu. Ve ben beni bozanın intikamını alanlardandım. Elbette Gönül'den bu yaptığının intikamını alacaktım.
Bir korkak gibi anneme şikayet ederek değil , sinsice hareket edecektim.Bir şeyler düşünmek için yolumu mutfağa çevirirken o sırada çamaşır odasının açık kapısını gördüm. İçerde Melike ve Hanife vardı. Mutfağa gitmeden evvel önce ne dedikodu yapıyorlardı dinlemeliydim.
Kapının yanına sessizce yaklaştım dinlemeye başladım.
" Yani Azat ve Gönül dün gece gerdeğe girdiler ha!"
"Valla girmişler Hanife. Baksana çarşafa..."
"Aman Allah'ım resmen iftirayı kendileri gerçek ettiler! Bunlar hani düşman değiller miydi ?! Nasıl birlikte oldular ki?"
"Hiç bir fikrim yok. Ben zaten odaya ilk gördüğümde o manzarayı görünce büyük şok geçirdim. Umarım Azat ağamın bir intikamı değildir!"
"İntikam... Valla düşündümde neden olmasın kız Melike ? O Miran Reyyan'ı düğün sabahı terketmemiş miydi? Azat'ta bunun intikamını böyle almış olmasın ?"
"Umarım öyle değildir. Yoksa Gönül'e yazık olacak. Kızcağızın hayatı zaten Miran yüzünden mahvolmuştu. Şimdide Azat ağam tarafından namusuna el sürülmüşse dahada mahvolacak!"
Ahamda elime geçti bir koz. Duyduklarım beni hem şaşırttı hemde Gönül'ü rezil etmek için mutlu etti.
Şimdi iki aile arasında ortalığı karıştırıp , Gönül'ü rezil etmezsem benim adımda Yaren değil !Melike'ye , Hanife'ye yakalanmadan hızla ayrıldım oradan. Mutfağa geçtim.
Ve Fırat'ı aradım.