hidden scars

59 7 12
                                    

lor, cinnamon

07.02.2021 – 17.45, Seul, Güney Kore

"Güneş kararacak, ay ışık vermez olacak. Yıldızlar gökten teker teker düşecek, göksel güçler sarsılacak."

Markus 13:1-31

Dış cephenin soyulup yerlere saçılmış sarı boyası, bu eski apartmanın içinde barındırdığı yıkık dökük bir ruhun temsili gibi. Daire sekizin genç sakininden hallice yıkılıp dökülmüş tüm ruhuyla. Şiddetli rüzgâr döverken dış cepheyi, çıkarttığı uğultular eski pencerelerin tahta pervazlardan içeriye doğru süzülüyor. Daire beşten yükselen bebek çığlıkları karışıyor uğultuya. Bir annenin feryadı yankılanıyor apartman boşluğunda, çocuklarına uslu olmaları gerektiğini telkin ediyor elinde tehditkârca tuttuğu plastik pembe terliğiyle. Yaşlı bir adam demirden bozma balkonunda hiç açmamış menekşelerini suluyor. Henüz lise öğrencisi olan Sungwoo okulda uğradığı zorbalıktan ötürü ağlıyor yatağında. Daire sekiz tüm bu sesleri büyük bir dikkatle dinliyor, en sevdiği şarkıyı dinlermiş gibi. Kendi çığlıklarını bastıran çığlıkları dinliyor usulca.

Ceylan gözleri elinde tuttuğu beyaz mendilin yüzeyini süsleyen kırmızı lekeleri inceliyor dikkatle. Sol gözünden düşen sıcak damla çenesindeki kurumuş kırmızıya karışıyor yavaşça. Zihninde yankılanan çığlıklara rağmen sessizce ağlıyor, kimsenin feryatlarını duymayacağını biliyor artık. Kimsenin bu aciz bedenine yardım edemeyeceğini biliyor. Birden fazla ses fısıldıyor kulağına, birden fazla ses konuşuyor onunla. İçlerinden birisi yalvarıyor, bir diğeri ise öyle alaycı ki dayanamıyor Jongin. Mutfak masasındaki ekmek bıçağını boğazına yaslaması gerektiğini söylüyor. Kıkır kıkır kıkırdıyor o ses; zaten öleceğini, beklemenin, acı çekmenin aptallık olduğunu söylüyor.

Siyah Kuğu gösteriminin üzerinden ayları teker teker devirdi Kim Jongin. O gece yaşadığı şeyler bir saniye dahi olsa çıkmadı aklından. Bir saniye dahi olsa unutmasına izin verilmedi. Herkesin gösterinin bir parçası zannettiği son sahne onun için cehennem oldu. Gazeteler aylarca başarısının haberini yaptı, günlerce internette en çok konuşulan isim oldu, sosyal medyada rekorlar kırdı, ismi bir gün dahi olsa düşmedi gündemden. Başarısının yanı sıra 25 Kasım itibari ile ortadan kaybolması da çok konuşuldu, ülkenin biriciği ardında iz bırakmadan kayıplara karıştı.

O gecenin sonu hastanede bitti lakin kimsenin haberi olmadı. Bedeni ambulansa taşınırken yanında kimse yoktu, Taemin gece uçağıyla New York'a uçmuştu bile. Dansçılar kutlama yemeğindeydi, ambulans önlerinden akıp giderken onlar hangi restorana gitmeleri gerektiğini tartıştılar. Oysaki baş dansçı tüm ekip adına çoktan rezervasyon yaptırmıştı bile. Ambulansın içerisinde kan kusmaya devam etti genç adam, bedeninde acıya dair bir iz yoktu lakin ağzından ve burnundan taşan kırmızı durmak bilmiyordu. Hastaneye vardıklarında önce acile alındı sonra doktorlar gelip gitti yanına, binlerce tahlil yapıldı. Bedeni röntgen odalarına taşındı, filmler çekildi, Jongin canım yanmıyor neden kanıyorum diye ağlayarak sordu doktorlar cevap veremedi. İlk defa böyle bir vakayla karşılaşan doktorlar genç adamın sağlıklı bir bedeni olduğunu iç kanama ya da başka bir risk ile karşı karşıya olmadığını belirtirken bir de rapor yazdılar, psikiyatr servisine sevk edilmiştir diye. 

Jongin o gün kahkahalara boğuldu, delirmiş olsa dahi böyle kanaması mümkün değildi. Doktorlar saçmalıyordu, henüz o denli aklını yitirmemişti değil mi? İki hafa sonra sevk edildiği doktorla beşinci görüşmesini yaparken, Jongin o denli aklını yitirdiğine karar verdi. Eskisi gibi ağzından yoğun kanlar taşmıyordu artık, arada sırada yanında taşımayı alışkanlık edindiği peçete üzerinde görmeye başlamıştı lekeleri. Lakin sesler kesilmedi hatta daha da şiddetlendi, zihni susmadı, her gece uykuları bölündü, halüsinasyonlar devam etti. Doktoru ilacının dozunu arttırdı, Jongin daha da tükenmiş hissetti. Doktor yanında olacak kimsen yok mu? diye sorduğunda saatlerce deri koltukta ağladı. Ailesinin onu acımasızca reddettiğini söyleyemedi. Babasını özledi, babasını çok özledi. O kazada babasıyla birlikte ölmeyi diledi, elleri hakimiyeti kaybedip arabayı uçuruma sürüklemişken tüm suçlu o olmasına rağmen yaşamayı hak görmedi kendisine, ölümü binlerce kez diledi.

QUERENCIA [sekai]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin