stepbrother complex || tokyo revengers

2.2

*önceki bölümü atlamayın*

tw : cinsel gerilim, yarı smut ,d

tw2 : aşırı uzun bölüm

Chifuyu

Sinirimi atana dek patlak araba lastiği yumruklamış, eklemlerimdeki kanama durana dek de araba mezarlığında takılmıştım. Yıllardır, ellerimi parçalayana dek bir şeyleri yumrukluyor ve bu sayede de acıya dayanma eşiğimi yükseltiyordum.

Asla geçmeyen izlere umutsuz bir bakış attım. Böylesine zayıf bir bedenle lanetlendiğim için, tek çarem güçlü yumruk ve tekmelerdi. Özellikle de Baji gibi iri şerefsizleri indirmek için muhtaçtım.

Yarıkları kremleyip bir sigara yaktım. Tanrım, tez zamanda belamı tamamen bulmayı diliyordum. Ciddi anlamda bıkmıştım her sikimden.

Baji sapığı beni kışkırtmayı kesmeliydi. Aksi takdirde, cidden gebertecektim onu. Beni fazla küçümsüyordu, azgın puşt. Sinirimi bastıramadığımda neler yapabileceğime dair hiçbir fikri yoktu.

Annemin oğluydum ben. Delilik, kanımda vardı.

Sano ailesinin evine daha önce de gitmiş, her seferinde de Baji embesiliyle yumruk yumruğa gelmiştim. Bir defasında beni yakalayıp camdan dışarı fırlatmış, bacak kemiklerimin çatlamasına sebep olmuştu.

Baji'ye göre, çirkin bir orospuydum ben. Dahası değil. Suratımı dağıtmaya, canımı yakmaya, beni rencide etmeye bayılırdı. Beni kolayca ezemediği için bile tiksinirdi benden.

Öyleyse... neden beni sikme kararı almıştı ki? Üstelik, beni ayartma çabaları öylesine rezildi ki bende kusma isteği uyandırıyordu.

Avazım çıktığı kadar bağırıp sağlam bir tekme gömdüm araba kaportalarından birine. İstediğim tek şey, rahat bırakılmakken uğraşmaya zorlandığım her bir saçmalık yüzünden kahroluyordum.

On iki yaşından beri, orospu lafına maruz kalıyordum ve bu lafın üstüme yapışıp kalmasına rağmen hiçbir orospuluk ya da piçlik yapmamıştım.

Belki de... gerçek bir orospu gibi davranmanın vakti gelmişti. Bir kutu prezervatif bile almış, paketlerden birini cebime atarak kararlılık kasmıştım.

Mikey'nin evine ilerlerken sızlayan ellerimi ceplerime sıkıştırmış, adımlarımı müziğin ritmine göre ayarlıyordum. Bana sırnaşan ilk erkek ya da kızı sikecek, orospu lafının hakkını verecektim. Böylece, o kelimeyi duydukça canımdan can eksilmezdi artık.

Parti çoktan başlamıştı. İki katlı, müstakil evin içindeki ses ve ışıklar sokağa taşıyordu. Birkaç şişe devirerek bu rezalete katlanabilirdim sanırım.

Salona girer girmez, Hinata'ya yavşayan Senju'yu seçmişti gözlerim. Bana el sallayıp yanına çağırmıştı.

Sehpada bulduğum bira şişesini sahiplenip birkaç yudum aldım ve yanlarına gittim. "Selam hanımlar. Takemichi nerede?"

Senju, arsızca kıkırdadı. "Mikey'nin altında inliyor sanırım."

Ah, demek ki barışmışlardı.

Senju ve Hinata'yı rahat bırakıp yarım şişe votka buldum ve kanepelerden birine çöktüm. Ben hariç tüm insanlık mutluluk kusuyordu resmen.

Votkanın ses tellerimi sikmesini önemsemeden büyük bir yudum aldım şişeden. Beni süzen şahıslar, midemi kaldırsa da bana yaklaşan ilk kişiyle işi pişirmeye kararlıydım.

Yoldan çıkmak istiyordum ulan.

"Selam, Matsuno-kun!"

Bana soyadımla seslenilmesinden tiksinirdim ama yine de bozuntuya vermedim. Kız, güzeldi ve en önemlisi de iri memeliydi. "Selam."

Yanıma oturup birasını votkamla tokuşturdu. "Hanemiya-kun seni bırakmakla büyük aptallık etti bence." Biraz daha dibime yaklaşıp gözlerimin içine baktı. "Baji-kun da ayrı arıza."

Ben de ona sokuldum. Şekerli bir parfüm kokusu yükseliyordu ince bedeninden. "Önüme bakıyorum açıkçası."

Alt dudağını ısırıp elini benimkinin üstüne koydu. "Bunu bilmek güzel."

Kazutora dışında hiç kimseyi öpmemiştim uzun zamandır ama yine de yapıştım kızın dudaklarına. Boştaki elini enseme götürmüş, dudaklarını aralayarak bana karşılık vermişti.

Bi' sikim hissetmek uğruna sertçe öptüm onu. Dilini emdim, kişisel alanına sokuldum ama yine de zevk alamadım. Kızın kısık inlemeleri bile beni cezbetmiyordu.

Muhtemelen ortamın loşluğuna güvenerek elimi yakalayıp memesinin üstüne koyunca sertçe yoğurdum dolgun yapıyı. Sütyen ve kumaşa rağmen, sertleşmiş ucu hissedebiliyor ama hâlâ bıkkındım. Yine de, ufaktan ufaktan sertleşiyordum.

Dahası için tişörtünün altına sokulcaktım ki geri çekildi. "Ş-şu anda regliyim."

Ha?

"Ulan," diye bağırdım. "Öyleyse ne sikime ayartıyorsun?"

Bize çevrilen gözlere ve ağlamaklı kıza aldırmadan şişeyi diklediğim gibi arka bahçeye kaçtım. Tanrım, işte bu yüzden erkekler daha cazipti. En azından, bi' tarafımızdan kan akmıyordu her ay.

Sigaramı yakmaya çalışırken sağlam bir küfür haykırmıştım. Siktiğimin çakmağı bozulmuştu!

Çakmak dilenmek adına eve geri dönecekken Baji sapığıyla göz göze geldim. Sigaramı yaktı ve benim gibi duvara yaslandı. Boğazını kapan bir sweatshirt vardı üstünde ve saçını toplamıştı.

"Yarım kalan işi bitirmemi ister misin, Chifuyu?"

Ona ters ters baktım. "Ne saçmalıyorsun lan?"

Yarı sertleşmiş penisime kaydı bakışları. "Anladın bence."

Tanrım, öylesine sinirliydim ki...

Saçına yapışıp sertçe eğdim kafasını. "Em o zaman. Bir orospu gibi em!"

Beni itmesini, ağzıma sıçıp kavga çıkarmasını beklesem de kemerimi çözmüş ve de elini baksırmın içine daldırarak penisimi avuçlamıştı.

Siktir.

Beni çıldırtan bir yavaşlıkla okşadı penisimi ve dizlerinin üstüne çöktü. "Sen nasıl istersen, Chifuyu."

Siktir, sahiden de penisimi emmek mi istiyordu bu manyak?

Pantolonumla baksırımı iyice sıyırıp gözlerimin içine baktı ve soğuk esintiyle kusursuz bir tezat yaratırcasına yeniden avuçladı penisimi. Ardından da başını yalamasıyla omurgamda bir ürperti hissetmiş, avucumdaki saçları sıkmıştım.

Boylu boyunca yalamasıyla "Düzgün yap şu işi seni kahrolası," diye yakındım.

Penisimin tamamını ağzına alarak öyle bi' emdi ki beni, inlememi bastıramayarak daha da asıldım saçlarına. Baji'nin ağzı sıcacık, dili kıvrak ve dişleri de uyarıcıydı.

Birinin arka bahçesinde, ömrümde ilk defa birine sakso çektiriyordum. Üstelik, bana orospu diyen herife!

Sinirin yakıcılığıyla ağzını becermeye başladım. Beni kahrettiği anlar zihnimde döndükçe daha fazla kestim nefesini ve kendimi ağzına bırakana dek de durmadım.

Dudaklarından damlayan sıvıyı yalayıp kızarmış gözlerini kırpıştırdı. Hâlâ dizlerinin üstündeydi ve tamamen dağılmış görünüyordu. Yanakları ve dudaklarındaki kızarıklık, ayrı bi' olaydı kesinlikle.

Tanrım... piç kurusu fazla seksiysi.

Üstümü düzeltip hızlı adımlarla ondan uzaklaşacakken gür bir kahkaha attı. "Tadın çok güzel, Chifuyu.

Hassiktir ama be!

alın size yakınlaşma

gideyim de biraz daha ezber yapayım...
yüz yüze sınav koyan hocaların amk...