-20-

274 33 19
                                    

"O çocuk gerçekten de Sehun'un çocuğu mu?"

Büyük salonda Vanessa, Chanyeol ve ben baş başaydık. Fleur az önce muhafızlar tarafından yaka paça götürülmüştü. Sehun da Fleur'un peşinden gitmişti. Kraliçe saray halkını ve misafirlerini yaşanan tatsızlık için özür dileyerek, daha sonra bir açıklama yapacağını söyleyerek dağıtmıştı. Daha sonra da kendi ortadan kaybolmuştu. Biz de ne yapacağımızı bilemez halde büyük salonda kalmıştık.

Birkaç dakikadır hepimiz sessizdik ama şimdi dayanamadan sormuştum. Chanyeol'un da yeni geldiği belliydi o yüzden Vanessa'ya döndüm. Ne olduğunu biliyor olmalıydı.

"Öyle galiba. Annem onu yalanlamadığına göre ve Sehun da peşinden gittiğine göre..."

"Tam da düğünden önce..." Bir aydır bu düğünde en ufak bir aksilik bile olmasın diye sarf ettiğimiz onca çabadan sonra düğüne sayılı günler kala olacak iş değildi. Birisinin onu buraya özellikle çağırdığı belliydi.

"Bu kız bu kadar kötü kalpli, düğünü mahvetmek için buraya gelecek bir kız değildi." dedi Vanessa. "O çocuk Sehun'un çocuğu olsa bile böyle bir zamanda gelip rezillik çıkarmazdı. Biri özellikle onu çağırmış, doldurmuş."

"Hatırlamıyorum." dedim. Fleur saraydayken de sadece Sehun'un hizmetindeydi onunla bir iki kelimeden fazla konuştuğumu hatırlamıyordum. Nasıl biri olduğunu da bilmiyordum. 

Sehun onunla iyi vakit geçiriyordu ve ben de iyi bir kızdır herhalde diye çok da düşünmemiştim bu konuyu. Kraliçe onu saraydan uzaklaştırdığında Sehun bile üzülmemişti. Öylesine geçip gitmişti hayatımızdan. Bir akşamüstü gelip Sehun'un düğününü mahvedeceği aklımıza hiç gelmezdi. "Ne olacak şimdi?"

"Annem o çocuğu saraya kabul etmez." dedi Chanyeol. "Fleur'u ve çocuğu sabaha kadar saraydan yollar ve düğün de planladığımız gibi devam eder. Her şey yoluna girecek."

"O çocuğu saraydan yollarlar mı?" diye sordum. "Yani ne olursa olsun Sehun'un çocuğuysa eğer onun yanında olmalı. Hem Lydia'nın da bu konuda anlayış göstereceğinden eminim. Sonuçta Sehun onu aldatmadı, ondan önceydi ve-"

"Baekhyun o iş sandığın kadar kolay değil. Eğer Sehun çocuğu kabul ederse olay Yüce Divan'a taşınacak. Son kararı Papa verecek ve bu durumda da Lydia ile Sehun'un evlenmesine izin vermez. " dedi Vanessa. "Böyle bir durumda Fleur ile evlenmesi gerekir. O çocuk bir prens sayılacağı için Fleur ve Sehun arasında meşru bir ilişki olmalı. Papa'nın onaylayacağı bir evlilik."

"Bunu bilmiyordum."

"Annem buna izin vermez." dedi Chanyeol. "Eminim. Sehun ve Lydia evlenecek." Sıkıntıyla iç geçirdim. Herkes Sehun'un iyiliğini düşünüyordu ama ben o çocuğun ne olacağını düşünmeden edemiyordum. Babamı senede ya da iki senede bir görerek büyüdüğüm için o çocuğun nasıl bir hayatı olacağını biliyordum. P çocuk için üzülmeme engel olamıyordum. Bir süre hepimiz sessizdik.

"Ben dayanamıyorum. Annemle Sehun'a bakmaya gidelim. Annem gelmeyin dedi ama çok merak ediyorum." 

"Bir baksak iyi olacak." dedi Chanyeol da. O yüzden hep birlikte çıktık salondan. Sehun'un odasına geldik ve içeri girdik. Kraliçe de buradaydı. Biz içeri girdiğimizde ikisi de sessizdi.

Vanessa geçip Sehun'un yanına otururken ben de Sehun'un diğer tarafına oturdum. Chanyeol bir şey söylemeden ayakta beklemeyi tercih etti.

"Şimdi ne olacak?" diye sordu Vanessa. "Ne yapacağız?"

"Yapmam gerekeni." dedi Sehun. Gözlerini bir noktaya dikmişti. Ağlamıştı ve perişan görünüyordu."Wooyoung sarayda kalacak. Onun babası benim. Yanımda büyüyecek." Bence de en doğru karar buydu. O çocuğu tekrar saraydan yollamak haksızlıktı. Ama bir yanda da Lydia vardı işte.

☄️☄️save me |chanbaek|☄️☄️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin