jisung etkisi

3K 319 175
                                    

İnkar edip içimizde sakladığımız şeyler gerçekliğini kaybetmiyor.
                                                  Can Yücel

BÖLÜM 14

Yeni hafta pek de güzel başlamamıştı.

Bazıları için.

Minho her ne kadar boşver artık hayatımdan çıktı umursamayalım dese de Chan'ın içinde biriken öfkesi Eun Mi'ye pek iyi sonuçlar doğurmamıştı. Okul komisyonunda olmasının verdiği avantajla Chan Eun Mi'yi bulunduğu (Minho sayesinde bulunduğu) birinci sınıf kızlar grup başkanlığı pozisyonundan aldırdı. Yani bir sekilde yaptıklarının bedelini ödemeliydi değil mi? Ödedi de şu an zaten. Bulduğu boş bir pratik odasında fazla sesli bir şekilde ağlıyor Minho'ya türlü küfürler ediyordu. Hadi ama Eun Mi! Minho olmasaydı o pozisyonda birkaç ay bile durmayacaktın. Teşekkür etmen gereken yerde neler yapıyorsun.

Mesela şu an Jisung o kadar sinirliydi ki telefonla arayıp nerde olduğunu öğrenebileceği Min Seo'yu birinci sınıfların katında arıyordu.

Bu ne cüret! Orda burda yalanlar atıp bunları Jisung'un duymayacağını mı düşünüyordu. Etrafta böyle yanlış şeyleri arkadaşlarına anlatmasını da anlamıyordu.

Girdiği birkaç pratik ordasında bulamayınca ilerdeki amfiye yöneldi. Kapısını sesli bir şekilde açıp içerde Min Seo'yu gözleriyle aramaya başladı ki hemen de görmüştü zaten. İki tane arkadaşının arasında bir şeyler anlatarak konuşup gülüşüyorlardı.

Jisung amfinin ilerisine çıkan merdivenleri çıkarken ortalardaki aradığı çocuk ile göz göze gelince karşı tarafın yüzünde kocaman bir gülümseme oldu. Jisung bunu umursamayıp yanına gitti.

"Hyung bir şey mi oldu?"

"Dışarı gelir misin bir şey konuşacağım." deyip gerisin geriye merdivenleri indi ve kapıda bekledi. Min Seo yerinden gergin bir şekilde kalkıp arkasından gitti. Çocuğun yanına geldiğini gören Jisung "Bir şeyler duydum ve sana sormak istiyorum umarım bana karşı dürüst olursun." sesinden sakin kalmaya çalıştığı belli oluyordu.

"Sana karşı her zaman dürüstüm zaten hyung."

"O zaman bana kimin olup olmadığı belli olmayan tuvaletlerde ikimiz arasındaki olmayan şeyleri neden anlattığını öğrenebilir miyim?"

Evet Min Seo, Minho'nun gazabına uğramıştı. İçinden Minho'ya söylenmekle meşguldü.

"Bir şey demeyecek misin? Hiç hoşuma gitmiyor bu yaptığın senden böyle bir şey beklemezdim."

Elleriyle oynaması ne kadar stresli olduğunu belli ediyordu. Fakat aklına gelenle kafasını eğip sırıttı ve Jisung'a dönüp genelde onunla konuşurkenki samimi yüz ifadesini takındı.

"Aslında ben seninle konuşacakatım bu konuyu. Üst sınıflardan eski sevgilim bana takıntılı ayrıldık ama rahatsız ediyor beni. Kimden duydun hyung bilmiyorum ama tuvalette sadece o var sanmıştım ve peşimi bıraksın diye yalan söyledim. Arkadaşlarımı tanıyor ve onlardan başka seninle de takıldığımı biliyor. İnan ki başka biri olduğunu bilmiyordum. Bilseydim söylemezdim."

"Takıntılı biri mi kimmiş o?"

"N-neden soruyorsun ki?"

"Beni rahatsız ediyor diyorsun şikayet edelim gitsin bu tür oyunlara gerek yok."

İşin bu noktaya geleceğini düşünmemişti. Yani daha çok Jisung ona sana yardım ederim sevgilin gibi davranırım der falan sanmıştı.

"Hyung gerek yok. Bununla uğraşmayalım zaten bir iki bizi beraber gördü mü uzaklaşır." Deyip Jisung'a doğru yaklaşıp kolunu tuttu. "Bana yardım edemez misin bu konuda hyung hmm?"

sway me more | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin