sway me more | minsung

yarrak ondan da hoşlanır

Bölüm başlığı için özür dilerim ama bunu yapmak istedim dlfoksfkkskfksjdnd 2000'e yakın kelime var umarım sıkmaz siziii🤍
İyi okumalarrrrr❤️

Bölüm 23

"Bence burda ellerini biraz daha yukarda tutmalısın böylelikle daha da ön plana çıkar."

"Tamamdır hyung" ellerini Jisung'un dediği gibi yaptı." Böyle mi?"

"Aynen bence daha iyi görünüm oluştu bir de aynada kendin bak ve karar ver."

Aynaya dönüp hareketi yapsa da kendine değil aynadan Jisung'a bakıyordu.

"Bana değil Min kendine bakmam lazım bir dansçı olarak kendini izleyerek yapman lazım."

Min Seo kendini toparlamaya çalışıp hareketi yapmaya çalıştı fakat Jisung'a o kadar dalmıştı ki düzgün yapamamıştı. Hyungu üzgün duruyordu ve bu onu da etkiliyordu. Onu böylesine üzgün yapan şey neydi? "O-oldu mu?"

"Sence oldu mu dediğimiz gibi yapmadın eski haraketi yaptın."

"Ahh pardon ben farkında değilim." Bir kez daha denedi. "Bak bu sefer oldu dikkatini dansa vermen lazım."

"Aklımda tutacağım hyung."

"Bu kareografi işi nerden çıktı ödev falan mı?"

"Yok sadece uğraşmayı seviyorum. Kendimi geliştirmek istiyorum. Seneye ikinci sınıfların erkek dans grubu başkanı olmak istiyorum. Kendimi böyle şeylerle öne atarsam hocalar fark eder."

"Ooh güzel planların var neden olmasın çabalıyorsun farkındayım. Beraber yaptığımız dansı bile çok çabuk kavradın."

"Teşekkür ederim. Denemeye çalışıyorum." Kendini acındırmak ve ona yanaşmak için güzel bir zamanlamaydı. Jisung özel hayatıyla ilgili şeylerden ona bahsetmezdi ama belki ikisi de şu an birbirine açılırlarsa burda iletişimlerini bir üst basamağa ilerletebilirdi.

Ellerini önüne getirdi ve parmaklarıyla oynamaya başladı. "Ama bunlar benim için zor. Yani evet dansı seviyorum ama kalabalığın içinde kendimi göstermem falan." Bir bakıma dedikleri de doğruydu. Jisung oturduğu sandalyeden kalkıp yanına doğru gitti. "Seni zorlayan ne o gün sahnede de gergin duruyordun ama üstünde durmadım o an sana çok sinirliydim."

"Haklısın hyung ben biraz abarttım ama gerçekten çok korkmuştum bana zarar vermesinden eğer sen gelmeseydin-" deyip yalandan gözlerini doldurdu.

"Hey tamam gel otur şuraya." Onu duvar kenarına oturtturdu ve kendisi de oturdu. "Artık sana bulaşmıyor değil mi?"

"Yok yaptığımız plan işe yaradı sanırım uğraşmıyor benimle." Aslında uzatacaktı bu olayı ama Jisung'un sınırlarını daha fazla zorlamak istemiyordu.

Jisung gülümsemeye çalışıp "O zaman sorun yok. Kafana bunu takma."

"Ama seni kızdırdım bana ilk defa o kadar sinirli bakıyordun."

"Senin içinde bulunduğun durumu umarsamadan Minho ile olan ilişkimin zarar görmesinden korktum. Hesabımda olmayan şeyler yaşandı o an ama kafana takma hepsi geçti."

"Sen öyle diyorsan..."

"Peki anlat bakalım şimdi senin için sahnede zor olan ne?"

Evet bunu ablasına bile anlatmamıştı. Eğer Jisung'a bunu anlatırsa onu anlar mıydı? Birilerine bahsetmekten hep utanmıştı. Bu sefer gerçekten gözleri dolmuştu.

"B-ben lisedeyken z-zorbalık görmüştüm." Aklına o anıların dolmasıyla ellerini titremeye başladı.

"Min bunlar senin için zorsa anlatmayabilirsin. Kendini zorlamanı istemiyorum."