Telefonumun alarımı uykumu yarıda bırakmıştı alarımı susturduğum an gözlerim saate takıldı neredeyse akşam olmak üzeriydi bu saate kadar beni neden uyandırmatılar "milen sen uykunu yarıda kesilmesini sevmediğin için olabilirmi" olabilir ama en azından uyandıra bilirlerdi dün 05:00 uyumuştum ondan dolayı geç uyanmam normaldi hey bir dakika saati kim ayarladı yataktan çıkarak salona indim kimse yoktu içeri sessizdi telefonuma gelen bildirim sesiyle irkildim yazan savaştı..
"Günaydın pardon iyi geceler demem gerekirdi"
" hahahah çok güldüm pislik sen ayarladın deme alarımı""Hey abiyle düzgün konuş ne güzel işte uykunu almış oldun"
"Abartma aramızda 5 yaş var hem neredesiniz siz "
"istersen 1 yaş olsun yinede bu senin abin olduğum gerçeğini değiştirmez ufaklık "
"Ağlama tamam senin dediğin olsun bak yine konuyu. değiştiriyorsun nerdesiniz"
"Hahaha senin yaşının dışında bir mevzudayız kahvaltını yap biz gelene kadar kendine iyi bak ufaklık "
" Söylesen nolur du sanki kahvaltı için teşekkürler canım ;)"
Mesaj sayfasından ayrılarak telefonu mavi koltuğa bırakıp masanın üstündeki kahvaltı tabağımı bir güzel bitirip odama geçtim gardolap'dan göbeği hafif açık olan siyah bir kazak alıp yatağıma koydum daha sonra siyah bir kot ayakkabı olarak siyah hafif yüksekte olan potlarımı da aldıktan sonra üstümdeki pijamalardan kurtulup yatağa bıraktığım kombini giydim aynanın karşısına geçip saçlarımı tarakla tarayıp açık bıraktım makyaj masasına dönüp elime aldığım tutak rengindeki ruji dudaklarıma sürüp odadan çıkmak için kapıya doğru ilerledim salona iner inmez mavi koltukta olan telefonumu elime aldım savaştan mesaj yoktu en sonki yazdıklarıma cevap yazmamıştı saat 18:20'ye geliyordu konuştuğumuz zaman dilimine göre çoktan evde olmalıydılar savaşın konuşma esnasında dediği cümle aklıma geldi "senin yaşının dışında bir mevzudayız" buda demek oluyorki dünkü saldırı için yapılan planı devreye sokmak için bensiz gittiler alacağınız olsun telefonla savaşı yaklaşık 10 kere aradım cevapsız kalan aramalarım sonucu polat'ı aradım aynı şekilde oda cevapsız bıraktı aramalarımı "Ne yapıcaz milen ikimiz kaldık anlaşılan başları belada olabilir" bilmiyorum iç ses bu arada sağ ol çok yardımcı oldun yaklaşık bir iki saniye iç sesimle konuştum bir çözüme varamayınca polatın odasına doğru koşturdum kapısını açtığım gibi odanın içine girdim dün konuştuklarına göre planı yapan polatsa işini şansa bırakmaz arkasından bir ip ucu bırakırdı gözümü odanın içinde gezdirdim görünüşte hiç bişey yoktu bu kez işini şansa bırakmış sanırım odasından çıkıp kendi odama doğru ilerledim cam kenarında olan pembe koltuğuma oturdum " telefonun milen " nolmuş telefona iç ses " zeki kısmını zorda kullana bilsen keşke" Gps Takip cihazı sağ ol iç ses bazen işe yaratığın oluyor, arka cebime koyduğum telefonu elime aldığım gibi arabanın sinyaline baktım bana yaklaşık 30 dakika uzaklıkta sinyalleri hareketsiz duruyordu koltuktan kalkıp gardolap'dan deri ceketimi alıp evden çıktım arkamdan gelen sesle geriye dönmek zorunda kaldım...
"Milen hanım abileriniz dönene kadar çıkmanız doğru değil"
"Bu gidişle asla dönmeyecekler "
"Birazdan gelirler lütfen içeriye girin güvenliğiniz gereği buradayız"
"Bana emir vereceğine peşime takıl canları tehlikede olabilir"
"Ama milen hanım bize öyle bir bilgi gelmedi "
" O bilgiyi alabilmen için onların telefonlarına ulaşabilmemiz lazım hadi lafa tutacağına gidelim"
"Üzgünüm milen hanım buyrun gidelim"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Çukuru.
Художественная прозаSorun çaresizlik değil, isteksizlik... İsteksiziz, çünkü çocuklukta bize uygulanan ilk şey, içimizdeki isteği öldürmektir. Ben çocukluğumu öldüren onu kendi rızamla büyümeye iden kızdım.. Doğum günümde babamın ölüm yıl dönümü olacağını bilseydim o...