⠀⠀
⠀⠀Bu gece de uyanır diye beklemişti büyük oğlan ama nafileydi. Uyanmiyordu küçüğü. Soğuktu vücudu da. Isıtmaya da gücü kalmamıştı ki..."Jeon,uyumalisin artık"
"Böyle iyiyim büyükbaba"
Buyukbabasi da torunun bu haline içerlemişti. Sevdiğim dediği sırada kız beklemişti. Ama o erkek getirmişti. Bu büyük jeon için asla sorun değildi. Torunu mutlu olsun yeterdi onun için. Lakin jungkook'un babası buna müsade etmiyordu. Her defasında jungkooku öldürmeye çalışıyor ve her defasında başarısız oluyordu.
"Sence ne zaman uyanır?"
"Bilmiyorum oğlum. Eğer kurşun karın boşluğuna gelmiş olsaydı çoktan açmıştı gözlerini lakin böbrekleri dahil bağırsakları parçalanmış. Şuan bu şekilde yatıyor olması bile mucize"
Jungkook kafasını elleri arasına alarak derince iç çekti. Küçüğünun her kolunda birden,ikiden fazla kablolar bağlıydı. Onu daha gülerken bile görmemişti fakat şimdi onun acısını izliyordu.
"Yemek yemeyeceksin biliyorum ama dinç olman lazım jeon. O da seni böyle görmek istemezdi"
Hafifçe gülümsedi jungkook.
"O yemeği yemem için bana her türlü bahaneyi üretip,yedirdi"
Büyükbabası bu sefer anlamıştı. O gercektken aşık olmuş dedi içinden. Gözleri parlıyordu çocuktan bahsedince.
"Duşunu al gel,biraz konuşalım"
"Pekâlâ,sen git geliyorum"
Büyükbaba çıkmis jungkook da ayağa kalkmıştı. Küçüğünun alnına minik bir öpücük bırakıp, konuşmaya başladı.
"Bugün 58. gece jimin. Daha ne kadar bekleteceksin beni"
Jungkook derin bir nefes bırakıp odadan çıkmıştı. Odasına geçip duş aldıktan hemen sonra salona indi ama Lana da oradaydı. Ah,Lana jungkook'un karısı.
"Selam jungkook"
Baş sallayip koltuğa oturmuştu iri cüsseli. Uyumadigi için de gözleri şiş ve morarmışti.
"Onu bekliyorsun hala değil mi?"
"Evet,hala uyanmadı"
"Onun uyanması senin uyumayacagin anlamına gelmiyor jungkook. Kendine eziyet ediyorsun"
"Bu benim sorunum,sen neden geldin?"
"Bu durumda nasıl söylenir bilmiyorum lakin babam... O bir torun istediğini söyledi"
Kaşlarını çatmış ve kollarini göğsünde birleştirmişti jungkook. Sert bakışlarını karşısında oturan kadına göstererek konuştu.
"Kabul etmediğini varsayıyorum"
"Başka şansım yoktu jungkook. Eğer hayır deseydim, hayır deseydim..."
"Hayır deseydin?"
"Rowoo'nu öldüreceğini söyledi"
"Sevgilin mi?"
"Evet, öyle"
"Neden siz bebek yapmıyorsunuz?"
"Ne? Bunu yapamam"
"Sebep?"
"Ya anlaşılırsa?"
"Buna izin vermezsem sen ve rowoon mutlu bir aile kuracakmisiniz?"
"Elbette! Bunun olması için çabalıyorum ama hep bir yereden patlak veriyor. Rowoonda bir bebeğimiz olsun istiyordu"
"Fırsat ayağına geldi. Çocuğunuz olduktan sonra boşanıriz sende onunla evlenirsin"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
in pain | jikook
Fanfiction"Seni benim yapana kadar takip edeceğim" -silah kaçakçılığı yapan jungkook'un katıldığı partide jimin garson olarak çalışıyordu. Jungkook'un hoşuna giden jimin'in dans etmek gibi bir hobisi vardı ki jungkook'un saklanmak için girdiği opera sah...