"Ya çok yanlış zamanda karşılaştık ya da hiç karşılaşmaması gereken iki insandık. Biz neydik bilmiyorum. Sevgili desem değil aşık desem değil bildiğin rastlantıydık işte, ondan öteye gidemeyiz sanırım…"
Oturduğu koltukta kendi kendine söylenen jimin,jungkooku kötü bir duruma düşürmek istemiyordu. Uzun bir süre kafası duvara yasli bir şekilde iri bedenin sesini dinledi. Bittiğini anladığı anda ise yavaşça kalkıp, çıkışa yöneldi.
Yağmurdan sonra kalan kokuyu içine çekti. Gitmesi lazımdi çünkü herhengi bir durumda jungkooka bir şey olması an meselesi haline gelmişti. Gidecekti ama nasıl? Geldiği yönü bile hatırlamıyordu ki geri dönsün. Bir kaç kişiye sormaktan zarar gelmezdi herhalde.
Kapıda sigara içmeye duran 3 adama yakalaşarak konuştu minik beden.
"Afedersiniz,burda nereden taksiye binebilirim?"
Adamlar önce jimini baştan aşağıya süzmüştü. Bir tanesi yarım kalan sigarasını yere atarken,jimin'in üzerine yürüdü. Jimin ne olacağını elbet biliyordu.
"Ben yardımcı olayım sana güzelim"
"Başlıyoruz işte.."
Göz deviren jimin sorusunu yineledi.
"Taksiye nereden binebilirim?"
"Ben bırakayim seni"
"S!ktir oradan. Ne olduğunu bilmiyoruz sanki. Boşversenize ya"
Jimin geri dönerken adamın jimine arkadan sıkı sıkıya sarılması bir anda olmuştu. Kafasını olumsuz anlamda sallayıp, adamin organına dirsek vurarak geri çekilmesine izin vermişti jimin. Diğerlerinin üzerine yürümesi ile hepsini tek yurmukta bayıltmış,yerdeki sigara kutusunun içinden tek dal alıp, yakmıştı.
Gülümseyerek kafasını yere eğmişti.
"Biri için neler yapıyorsun ha park? Aşık mı oldun? Yapma tanrı aşkına. Sen kalbini aşka kapayali kaç zaman geçti hatırlıyor musun ki? Sen onu koruyabilirsin ama onu sevemezsin jimin. Tanrı sana bu hakkı vermedi"
Sigaranın dumanı üflerken,o kokuyu hissetti. Kafasını çevirmemisti o yöne. Ne diyeceğini çok iyi biliyordu. Bu yüzden ilk o konuştu.
"Kolay oldu mu jeon?"
"Nasıl burdasın?"
"Sorumun cevabı bu değil. O gece saatlerce seviştikten sonra,buz gibi yatakta tektim"
"Gitmek zorundaydim"
"En azından bana bir şekilde ulaşabilirdin. Tıpkı benim şuan sana yaptığım gibi"
"Burda ne işin var?"
"Sürtecek yer arıyordum. Şansa bak ki senin olduğun yer çıktı,ya sen dalgamı geçiyorsun! Ben 1 ay boyunca kafayı yemek üzereydim. Senden haber yoktu. Gecemi gündüz edip sana ulaşmaya çalıştim ama sor niye? Bir hiç uğruna... Hiç gelmemisim gibi davran olur mu jeon?"
Jimin hiç bir şey olmamış gibi dümdüz ilerlemeye başlarken jeonun arkasından gelmediğini anlayıp,iyice somurttu.
"Jimin"
Bu anı beklermişcesine hemen arkasını dönen minik beden,iri cüsselinin gözlerine odaklanmıştı. Yavaşça jimin'in yanına adımlayan oğlan ise küçüğün dudaklarını öpmüş, alnını alnına yaslamisti.
"2 gün sonra yanına döneceğim"
"Neden 2 gün jeon. Neden bugün değil?"
"Çünkü 2 gün sonra herşey bitmiş olacak. Ben evli bir adam olacağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
in pain | jikook
Fanfiction"Seni benim yapana kadar takip edeceğim" -silah kaçakçılığı yapan jungkook'un katıldığı partide jimin garson olarak çalışıyordu. Jungkook'un hoşuna giden jimin'in dans etmek gibi bir hobisi vardı ki jungkook'un saklanmak için girdiği opera sah...