Yazar not'u: Aşklarım şuan nasıl gidiyor bilmiyorum. Fikirlerinizi yorumlarda bekliyorum. Hepsini teker teker okuyup değerlendireceğim <$
-------
"Oysa ben her an sana bakmak, bir sözünü kaçırmamak; bir kıpırdanışını, yüzünün her an değişen bütün gölgelerini izlemek, her an yeni sözler bulup söylemek istiyorum. Her mevsimde, her gittiğimiz yerde, insanlarla ve insanlarsız, aşkın değişen yansımalarını görmek istiyorum. Bütün bunlar beni yoruyor. Sen orada duruyorsun ve beni seyrediyorsun sadece. Senin için sevmek, su içmek gibi rahat bir eylem. Ben, her an uyanık olmalıyım"
Jimin yanında ki bedenin varlığına hala alisamamışti. Uzun süre olmuştu onların için. O kokuyu tekrar hissetmek bogmustu jimin'i. Göğsü daralıyor,sakince nefes almaya çalışıyordu.
"Neden buradasın?"
Jungkook gözlerini konuşan bedene çevirip iyice süzdü. Gözlerini yavaşça boynuna çevirerek,durdu.
"Söylesem inanacak mısın?"
"Hayır"
"Söylesem de bir şey anlamayacaksın zaten"
"Beni tanıyormuş gibi konuşuyorsun jeon?"
"Seninle tartışmaya girecek gibi bir halim var mı?"
Jimin gözlerini jungookunkilere getirmiş, göz altlarıni incelemişti. O, gerçekten uykusuz ve halsiz duruyordu. Aksini iddia edemezdi ama jimin özlemişti jungkooku. İçinde bir burukluta vardı aslında. Anlam veremiyordu lakin bariz belliydi. Gözlerini yere çevirerek konuşmaya başladı tekrar minik.
"Evliliğin, nasıl gidiyor?"
"Birbirimizi severek yaptığımız bir evlilik değildi jimin"
"Deden,bebek isteyecek. O zaman, yapmak zorunda kalmayacak mısın?"
"Yapmayacağım"
"Güldürme beni jungkook. Dedesi istediği için beni tek başıma bırakan adam yine dedesi istediği için bebek mi yapmayacak?"
Jungkook ayağa kalkmış,sinirli gözlerini jimine çevirmişti. Bu sefer anlamıştı jimin jungkook'un kızmasınin sebebini. Konu dedesi olunca gözlerinde ki kin ortaya çıkıyordu. Jiminde ayağa kalktı. Yavaşça kapıya doğru adımladı. Tam çıkacakken,jeonun söylediği şey ile durdu.
"Taehyungdan hoşlaniyor musun?"
"Ne?"
Kasları çatık bir şekilde jungkooka dönen minik bedenin siniri yüzünden okunuyordu.
"Taehyunga ilgi duyuyor musun?"
"Sen ne-...Nasil ya? Bunu diyebilecek kadar küçüldun mu?"
Jimin jungkook'un üzerine yürürken konuşmaya devam etti
"Bunu sana düşündüren neydi jeon? Sen gittiğinde seni bulmam için yardım etmesi mi? Seni özlediğim günler acımı dindirmeye çalışması mi? O kadar aptalsın ki. Seni korumak için canımı tehkliye attığını görmeyecek kadar körsün"
Jimin iyice jungkook'un dibine gelirken aralarında bir adım mesafe kalmıştı. Kasları çatık olan jimin'in işaret parmağı jungkook'un omzuna vururken son cümlesini söylemek için yeltendi.
"O kadar aptalsın ki jeon,senden hoşlandığımi bile farkedemedin"
Ve arkasına bakmadan çekip gitmişti. Jungkook ise oda da tek başına kalmış siritmaya devam etmişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/285783106-288-k824425.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
in pain | jikook
Fanfiction"Seni benim yapana kadar takip edeceğim" -silah kaçakçılığı yapan jungkook'un katıldığı partide jimin garson olarak çalışıyordu. Jungkook'un hoşuna giden jimin'in dans etmek gibi bir hobisi vardı ki jungkook'un saklanmak için girdiği opera sah...