9

56 0 0
                                    

  Mira hazırladığı sandviçten bir ısırık alıp sırıtmaya başladı; şu an keyfi on numaraydı. Çünkü asiler mekanı aramayı bitirmiş, masa ve sandalyeleri yerleştirmeye başlamıştı. Buluşmayı normalden daha erken bir vakte almışlar fakat yerini değiştirmemişlerdi. Mira kendini şanslı hissederken: "Uğur, Uğur, Uğuuurrr, kalk hadi kalk geldik. Bak burada neler oluyor."

Uğur gözlerini kısa bir süre ovuşturduktan sonra:" Erkene almışlar, nasıl? Doğru yer o zaman."

Mira gülümseyip çayına uzandı. Yarım saate otururlar masaya bakalım neler olacak.

- Uğur; " Konuşmadan sonra... "

-Mira :"Şu an gerçekten bir şey bilmiyorum. Sonra Uğur."

Yirmi yıl gibi geçen 20 dakikanın ardından odaya insanlar girmeye başladı. Oturup yerleştikten sonra konuşmaya başladılar. Mira' nın gözleri mıh gibi ekrana çakılıydı.

3. Bölge dağlarla çevrili bir alanda yer alıyordu. Dünya'nın en iyi metalleri 3. Bölge topraklarından çıksa da işlenmesi mevzusu her zaman diğer bölgelerin iştahını kabartmıştı. Belki de bu yüzden 7-8 yıl öncesine kadar en iyi asiler hep 3. Bölge yetiştirmiş, diğer bölgelere gözdağı vermekte de gayet iyi kullanmışlardı. Ama Mira'nın Merkeze gelişi bu dengeleri değiştirmişti. Peki, şimdi 2. Bölge, 3. Bölgeyle nasıl bir anlaşma yapmak istiyordu?

2. Bölge'nin Baronu'nun muhtemelen ortanca oğlu ile 3. Bölge Baronu' nun en küçük oğlu arasındaki konuşmalara göre; 2. Bölge, 3. Bölge' deki pazar alanını genişletmek istiyordu, genişlettiği pazar alanında neler yapacağı az çok tahmin edilebilirdi. 3. Bölge'ye vaat ettiklerine gelince; güzel bir para oranı ve gelecek Baronlar Birliği toplantısında 3. Bölgenin isteklerine destek.

Taraflar birbirlerini tartarak ve isteklerinden küçük tavizler vererek bir anlaşmaya varıp ortamdan ayrıldılar. Mira toplantı çıkışı her ikisini de indirmek istiyordu ama yapamazdı, bunun için henüz çok erkendi. Bu görüşmeden başarılı sonuçlar alamayacaklarını biliyordu, bunun için çabadan kaçınmayacaktı. Bu görüşmede ki iki kişi aslında kendi elleri ile kendilerini ipe götürmüştü. Çünkü baronluk müessesinde başarılı iseniz her şey iyiydi, ama tek bir hatanız olursa hiç kimse sizin için sorumluluk almaz cezanıza razı olurdunuz. Baronların şahsen bu görüşmeye katılmayışını elbet bir sebebi vardı.

Mira gerinerek oturduğu sandalyede birkaç adım geriye gitti. Uğur yarı uykulu ona doğru bakıyordu.

-(Mira)" Hadi git uyu, yarın yukarı çıkmayı planlıyorum, sende benimle geliyorsun."

- Uğur: " Biraz daha kalmak isterdim, ama böyle baktığına göre çok mümkün değil."

-(Mira)" Kaybol."

Uğur'un gidişinin ardından Mira ilgisini çeken birkaç dosyayı inceledi. Sonrasında yapım aşamasındaki birkaç silah modelini denedi. Yorulduğunu hissettiğinde ise odasına geçti. Annesinin kasasına göz ucuyla baktı; annesi bu kasanın kilidini mtDNA teknolojisini kullanarak oluşturmuştu. Bu kilidi kanıyla açtıktan sonra ise üç satırlık uzun bir şifre bekliyordu onu, hiç duraklamadan annesi ile her zaman mırıldandıkları şarkının sözlerini yazarak şifreyi de açmıştı. Çocukken diğerlerinden farklı olduğunu anladığında annesi ona bunun çokta önemli olmadığını ve durumunu belli etmemesi gerektiğini söylemişti. Annesi iyi bir hekim ve güçlü bir araştırmacıydı; bitkiler üzerinde çokça çalışmış; daha güçlü olmak istemiş; çalışmalarının arasında gizlice X'e karşı antidot geliştirmeyi o dönem yeraltının en iyi araştırmalarından biri olan T. ile birlikte denemişti. Deneyleri tam olarak bir sonuca bağlanmadan yaptığı başka bir hatayı fark etmişti annesi; pervasızca denek olarak kendini kullandığında ona hamileydi.

Sonrasında Mira'nın babasının yanına dönmüş ama gitmeden Ata Demirhan'a T.'nin yeraltında antidot yapmaya çalıştığını fısıldamıştı. T. 'nin ölmesini Mira başta anlamlandıramamıştı, sonrasında anlamıştı ki bu gerçekten önemli bir adımdı; T.; annesinin hamile olduğunu muhtemelen anlamıştı. Mira'nın sağlıklı doğuşu demek, pek çok hamile kadının T.'nin araştırma hırsına kurban gitmesi demekti ve annesinin yaptığı sadece diğerlerini korumaktı, dışarıdan öyle görünmese de.

Mira yatağına uzandı, uyumalı ve enerji toplamalıydı. Yarının yorucu bir gün olacağını bilmek için müneccim olmaya gerek yoktu sonuçta. Uyanınca yarım saat kadar yatakta tavana baktı; zihni bomboştu, sanki beyni; sistem başlatılamadı uyarısı veriyordu. Saçma bir gülüşle yatağından kalkıp hızlıca toparlandı. Uğur'u bulmak için odasından çıktı.

Uğur çoktan en son uğraştığı araştırmaya göz atıyor aynı zamanda bir şeyler atıştırıyordu. Mira'yı gördüğüne çok sevinmişe de benzemiyordu. Mira gülümseyerek ondan beş dakika içerisinde hazır olmasını istedi. Tam beş dakika sonra yukarı çıkmak için hareketlenmişlerdi. Yeraltı'nın çıkış kapılarının muhtemelen birkaçında onları bekleyen sürprizlere de hazırlardı, yani en azından Mira, Uğur 'a hazır olmasını söylemişti. 

" Baron'un Torunu"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin