41

12 0 0
                                    

  -(Mira);" Ben sen değilim Birkan; simülasyona her girdiğinde kardeşini kaybeden, onu kurtarmaya çalışan, zaman zamanda cesedini bulan, simülasyondan zar zor uyanan kişi sensin ben değilim. Bu kadar yeter. Oğuz burada kalamazsınız, yeraltına gidiyorsunuz hemen."

  Mira' nın simülasyona girmesinin ardından Oğuz Birkan'a baktı. Yerinden bir milim bile kıpırdamayacağına emindi. Bu durum için Mira' nın verdiği iğneyi Birkan'a saplayıp onu taşımak için yeraltına giden kapıyı açtı. Tam karşısında Savaş onu bekliyordu.

 -Savaş; " Gelmeye gönüllü olmamış anlaşılan."

 -Oğuz;" Onun gönlü burada kaldı bence. Mira seninle ne zaman konuştu? Yani bunları tam olarak ne zaman planladı? Ata Bey bizi aldığında da sen bir gergindin."

    *****(Mira- Savaş konuşması)

   -Mira;" Savaş ailen mizacına göre mi isim verdi, yoksa verdikleri isimden dolayı mı böylesin bilmiyorum. Ama ismin ve karakterin gerçekten çok uyumlu. Beni indiremediğin için öfkelisin; kendine, bana. Etrafı yakıp yıkmaya hazır, sönmemiş bir volkan gibisin. "

  -Savaş;" Bunları bana neden söylüyorsun? Senin yanında değilim artık."

  -Mira; "Biliyorum, düşmanının yanındasın. Onu indirme fırsatı kollayarak ona çalışıyorsun. Bu doğru değil mi, yoksa tek düşmanın ben miyim?"

  -Savaş; " Mira bak..."

  -Mira; " Tamam, sakin. Amacım seni sinirlendirmek değil. Ne kadar bencil olduğumu bilirsin. Bir seyahate çıkacağım, tek başıma. Ben seyahatteyken ve sonrasında ortalık biraz karışacak, tabiî ki benim umurumda değil. Ama sen arkadaşların daha doğrusu kardeşlerin için endişelenip bir şeyler yapabilirsin. Kim bilir günün birinde yaptıkların dolaylı da olsa intikamını almana neden olur."*****

  - Savaş; " O kadarını bilemem ama benimle son seyahatine çıkmadan önce konuştu ve açıkçası benim için oldukça ikna edici bir konuşmaydı. "

  -Oğuz; " Birkan bunu bilmesin, Savaş."

  -Savaş;" İçeri geçelim, bağlayalım onu. Ne zaman uyanır bilmiyorum ama uyandığında bir arıza çıkaracağına eminim. Uğur, kardeşim sen burada mı... "

  -Uğur; " Beyler, çökün ve sessiz olun, simülasyon sistemi açılmak üzere."

                                                               ..............

    Baron adayları sisteme girdiği anda, simülasyon sistemi çalışmaya başlar başlamaz Baronların olduğu salonda bir ışık yandı. Bu ışığın yanmasıyla birlikte yalnızca birkaç saniyede simülasyon sistemi Baronların zihnine girmeyi başardı. Kimse ne olduğunu tam anlayamamışken Mira Önce baronların sonra baron adaylarının korkularını görmeye başladı. Onun gördüğü veriler hepsinden yoğun olduğu için zihni karmaşıktı. Ve veriler ekrana yansımaya başladı.

  -Uğur;" Bu ne yoğunluk, yoksa..."

  -Oğuz;" Mira mı? Ben de soruyorum tabiî ki Mira. Ne yaptı peki?"

  -Uğur;" Bunu şu an size net bir şekilde açıklayamam, ama sistemin aldığı veri girilen veriden çok daha fazlası ve hepsi Mira' ya direk olarak gönderiliyor. Verileri nasıl alıp işlemeyi başardığını ve direk kendine gönderdiğini bilmiyorum ama vücudu yani zihni buna tepki vermeye başladı. Şimdiye dek hiç bu kadar tepki vermemişti, tepkisi biraz daha artarsa simülasyondakiler onu görebilecek."

  Baronların korkularını görmek çok eğlenceli sayılmazdı. Yeni, orijinal bir korku da yoktu aralarında ama benim için önemli olanı almıştım. Ata Demirhan'ın korkusunu artık biliyordum. Ne tuhaftır ki onun hep ölmekten korktuğunu zannederdim ama onun asıl korkusu çalışmalarının(!) çalınmasıymış. Baron adaylarının simülasyonuna girdiğimde onlarında baronlardan çok farklı olmadığını fark ettim. Kanbolat Toprak bir kavgada ellerinin kesilmesinden korkuyordu, Uluç Çağın önce terk edilmekten sonra reddedilmekten ve en sonunda da yükseklikten korkuyordu. Pamir Karayazı tuzağa düşmekten ve boğularak ölmekten korkuyordu.

  -Aziz Karayazı; " Buradaki veriler doğru mu? Herkesin verileri başta sabit sonrasında zikzak çizerken sizin adayınız başta küçük zikzaklar çizdi veriler hatalı olmasın Ata Bey?"

  -Ata Demirhan;" Veriler doğru Aziz. Onunla ilgili soruları gelince ona sorarsın şimdi ne kadar dayanabildiklerine bakalım. Bu arada yandaki kırmızı çizgi acı eşik sınırlarına ulaştıklarını gösteriyor."

  Vural Çağın;" Sizin adayınız dışında hepsi ulaşmış gözüküyor o zaman, simülasyonu ne zaman durduracaksınız? Zihinlerine bir şey olmasın Ata Be..."

  Ata Demirhan;" Sakin olun, simülasyon bunu kendisi ayarlıyor. Dayanamadıkları an sistemi onlar için kapatıyor. Bakın kırmızı rengin, 1. Bölge'nin simülasyonu kapandı."

  Sonunda gözlerini açmayı başarıp konuşmaya başlayan Birkan; " Uğur, Mira iyi mi? Uyandı mı, hala simülasyonda mı? Tepki veremesem de konuştuklarınızı duydum. Bir şey söyle Uğurrr."

" Baron'un Torunu"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin