Dikkat! Bu bölüm cinsellik ve olumsuz örnek oluşturabilecek şiddet sahneleri içermektedir. Lütfen dikkatle okuyunuz.
Dağılmış, yıkılmış evine bir süre uzaktan baktı ve yavaş adımlarla ilerledi Gediz Işıklı.
Etrafına şerit çekilmişti ve görünürde kimse yoktu. Şeritin üstünden kolayca atlayıp dış kapıya doğru ilerledi. Temkinle etrafa bakındı. Bunun bu kadar kolay olmasını beklemiyordu ve bir pürüz çıkmasını bekliyormuş gibi bir hali vardı.
Beyaz, Yunan mitolojisi karakterleri oyulmuş büyük süslü kapıyı ittirdiğinde elbette ki açılmamıştı.
"Yok amirim gelen giden yok. Sende artık birini yolla da açlıktan öldüm burada ya."
Gediz duyduğu ses ile hızla sol tarafa doğru kaçtı. Kimin geldiğini görmemişti ama neyse ki kendi de görülmemişti.
Biraz ilerledikten sonra sırtını duvara yaslayıp telefonda konuşan adamı görmeye çalıştı."Bugün bir kasa buldular amirim ama çözemedik. Yarına kaldı maalesef.."
Polisler evi kurcalıyordu...
Gediz ona sadece sırıtmakla yetindi."Yarın açtığınızda bir şey bulursanız açın tabi açın."
Kendi kendine başını iki yana sallayıp mutfağın girişine ilerledi. Yine ses yapmaması gerekiyordu ve kapı maalesefki kapalıydı. Zorlamayacaktı...
Tek şansı arka taraftaki bahçe kalmıştı. Yavaş adımlarını tuz buz olmuş camlara doğru yöneltti. Alt katın doğrudan bahçeye çıkan ve boydan boya cam olan kısmı neredeyse artık yoktu. Evin içine rahatlıkla girip çıkılabilirdi.
Kırık camların üzerinden dikkatlice geçerek mahvolan evine baktı. Birkaç gün önce berrak olan havuz şimdi pislikten ve kandan bulanmıştı. Şezlonglar oradan oraya uçmuş bazı yerlerinde kurşun izleri vardı.
Yerlerde mermiler ve bir sürü sıva parçaları sürükleniyordu. Elini duvara yaslayıp derince bir nefes aldı Işıklı. Tüm bunları yapanı bulup onu köprüden sallandırmak istiyordu.
Büyük salona girince gözüne salondaki kahvaltı yaptıkları masa takıldı.
Hizmetçiye ne olmuştu kim bilir...
Belki de kaçıp kendini kurtarmıştır diye umdu Gediz.Nare ve ekibinin bile burada zamanı geçmişti. Şimdiyse onları elinden kaçırmıştı.
Salonda daha da ilerleyince konsolun üzerindeki yıkılan şamdanları da görmezden gelip ana hole girdi. Üzerinde alçı kırıkları olan merdivenleri yavaş adımlarla çıkıp sonunda odasının kapısına vardı genç adam.
Daha önce arayıp bulamadığı banka sözleşmesini bulmalıydı. Eğer birinin eline, özellikle de polisin eline geçerse hiç iyi olmayacaktı. Şimdiye kadar ona ait bir şey bulmamalarına şükretmeliydi. Eve özellikle fotoğraf gibi kimliği fazla belli eden şeyler koymamıştı. Böyle sürekli tetikte yaşamak zorunda olmaktan rahatsız oluyor gibi görünmüyordu ama yorucu zamanları da olmuştu.
Gediz hızla içeri girip etrafı kurcalamaya başladı. Komodinini açtığında Melek'in ona verdiği at nalını görünce şaşkınca eline aldı. Neredeyse bunun burada olduğunu unutmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçış Yok Mu?
Action"Sen her yerden böyle çıkacak mısın Işıklı?" Dedi kısık bir tonda, dudakları genç adamın boynuna sürterken. Gediz içinde hareketlenen kan hücrelerini belli etmemeye çalışarak sırıttı. Karşısındaki kadından böyle bir hamle beklemiyordu. Hemde böyle b...