Giriş - Kötü Başlangıç

3.1K 75 127
                                    

Selam fıstıklar ⭐️
Okumaya başladığınız tarihi yazın lütfen :*

~~~

"Bas şu gaza görmüyor musun neredeyse dibimize girecekler?!"

"Kes sesini Çağla! Elimden geleni yapıyorum zaten!"

Nare telaşla dikiz aynasına baktı. Gözüne vuran mavi kırmızı yanan ışıklardan rahatsız olunca hızla önüne döndü.

Kalbi, vücuduna salgılanan adrenalinden çıkacak gibiydi.

Arkadan bir darbe alınca ikisi de öne savruldu.
Hafifçe sarsılsalarda Nare hakimiyeti hızla yeniden eline alıp polis arabalarıyla aralarını açmayı başarmıştı.

Fakat dur emrine uymadıkları için polis şimdide ateş açmaya başlamıştı.

"Kahretsin!"

Nare'nin söylenmesiyle Çağla korkuyla ona baktı. Son hızla giderlerken, peşlerinden gelen polislere rağmen durmaya hiç niyetleri yoktu.

Çağla torpidodan silahını alıp bedenini hafifçe camdan çıkardı ve bir iki el ateş etti.

Bir aracın lastiğini indirince derin bir nefes verip kendini içeri soktu ve Nare'ye umutsuzca baktı.

"Sanırım birini yoldan çıkardım!"

Nare sırıtarak arkaya baktı.

"Bravo kaldı 13."

Çağla ona gözlerini devirip şarjörünü değişti ve yine bedenini camdan çıkardı. O ateş ederken Nare de hiç hız kesmeden gazı köklüyordu.

Keskin viraja girmesiyle, Çağla dengesini kaybedip sarsılınca  elinden silahını düşürdü.

Nare ise tek eliyle direksiyonu tutarken diğer eliyle de düşmek üzere olan Çağla'yı tutup hızla arabanın içine çekti.

Tam o sırada arka cam büyük bir gürültüyle patlayınca bunu çığlıklar eşliğinde karşılamışlardı.

"Artık arabamızın arka camı yok!" Çağla korkuyla eğilip başını gelen kurşunlardan korumaya çalıştı.

"Bizim değil zaten." Nare'nin söylediğiyle bıkkınca gözlerini yumdu ve ona döndü.

"Sorun arabanın bizim olup olmaması mı Nare?!

İkisi de eğilmiş sıkılan kurşunların hedefi olmamak için dua ediyorlardı. Nare kendini tutamayarak sinir bozukluğuyla karışık bir kahkaha patlattı.

"Burada ölürsem gülerim. Gerçekten..."

Çağla ona ters ters bakınca "ne var?!" dercesine başını salladı ve daha da hızlandı. Yağmur gittikçe arttığından arabanın hakimiyeti epey zorlaşmaya başlamıştı ama neyse ki Nare usta bir şofördü. Durumu iyi idare ediyordu.

Ateş sonunda kesilince hızla eğilip ayağının dibindeki ufak taramalıyı eline aldı.

"Direksiyona geç." Dedi Çağla'ya soğuk bir tonda.

Tek eliyle tuttuğu direksiyondan ayrılırken hızla yan koltuğa geçti. Çağla da aynı hızla ayağını gaza koyup direksiyonu kavradı ve şoför koltuğunda yerini aldı.

Nare silahın şarjörünü kontrol edip bedenini camdan dışarı çıkardı. Tereddüt etmeden bütün araçlara ateş etmeye başladı. Çağla ise büyük dikkatle hız kesmemek için elinden geleni yapıyordu.

Nare birkaç aracı yoldan çıkarınca yüzüne zafer gülümsemesi yerleşti.
Ama peşlerinde hala bitmek bilmeyen bir ordu vardı.

İlerideki dar, toprak zeminli yol ayrımını görünce Çağla'ya seslendi.

Kaçış Yok Mu?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin