Labrinth - Jealous ♥
4
"Baek? Ne işin var burada?"
Chanyeol'un beklediği kişi birkaç gün sonra aynı evde yaşamaya başlayacağı kişi değildi, o sadece bir saat önce sipariş ettiği pizzayı bekliyordu. Ama şaşkındı. İlk önce kocaman gözleriyle ona bakana baktı, sonra da diğerinin gözlerinin çakılı kaldığı yere. Şimdi kendisinin de gözleri en az onunki kadar büyümüştü. Elleriyle vücudunu kapatmaya çalışırken bir yanda koşarak içeri kaçmıştı ama yine de her şeyinin ortada olduğunu biliyordu.
"Baek! Özür dilerim, senin geleceğinden haberim yoktu. Pizzacıyı bekliyordum." Yatak odasında üstünü giyinirken kapanan kapının sesiyle bağırmaya başladı Chanyeol.
Üstünü giyindikten sonra, kızarık bir suratla gömleğinin de önünü ilikleyerek odaya geçti Chanyeol. Yine de diğerinin yüzüne bakamıyordu. Ama yine de geçip karşısına oturdu. Normalde olsa utanmazdı, çoğu partilere gittiğinde üzerindekileri çıkarıp havuza atardı kendini ama bu sefer farklı hissettirmişti ona. Sebebini düşünse de bulamadı.
"Ne yani? Pizzacıyı bu halde mi karşılayacaktın? Yatağa da atmayı planlıyor muydun? Aşırı yanlış bir zaman da gelmişim sanırım."
"Saçmalama Baek, tabii ki de öyle bir şey yapmayacaktım. Sadece evde rahat olmayı seviyorum."
"Evet... Şey fazlasıyla rahattın."
"Ama merak etme, sen buraya taşınınca her şeye dikkat edeceğim."
"Her şeyden kastın?"
"Evde rahat rahat dolaşmam, geldiğim saatler falan."
"Benim yüzünden günlük düzenini bozacağının farkında mısın?"
"H-hayır, öyle bir şey olmayacak Baek. Gelmeni ben istedim."
"B-ben bilmiyorum Chanyeol. Sanırım saçmalıyoruz."
"Bir şey mi oldu? Biri bir şey mi dedi?"
"Hayır."
"Neden birden böyle düşünmeye başladın o zaman? Dün gayet iyiydin."
"Başlamadan bitirelim Chanyeol."
"Baek?"
Hızlıca oturduğu yerden kalkıp kapıya doğru yürümeye başlayan küçük bedene baktı Chanyeol. Evet, düzenini değiştirecekti ama bundan şikâyetçi değildi. Vazgeçmek biran bile aklının ucundan geçmemişti. Tek korkusu karşısındakinin incinebilecek kadar kırılgan olmasıydı ve şimdi bunu daha kolay görebiliyordu.
Baekhyun, Chanyeol'un hissedebileceğinden daha çok kırılgandı.
...
Sonunda kendini rahat hissedebileceği tek yere ulaşmıştı Baekhyun. Han Nehri'ndeki köşeleri. Burası o ve Kyungsoo için özel tasarlanmış gibiydi. Ellerini cebinden çıkarıp banklardan birine hafifçe oturdu. Düşünmeye ihtiyacı vardı. O eve, Chanyeol'e sinirlendiği için gitmişti. Ona istediği kadar bağırıp son birkaç gün içinde hissettiği bütün sıkıntıları atacaktı. Belki de gözünden düşmesi gereken birkaç damla diğerinin ince kazağında son bulacaktı ama yapamamıştı. Onu o halde gördükten sonraki yaşadığı şok sıradan bir şey değildi. Baekhyun hep yalnızdı, kendisi gibi kalbinin de yalnız kalmasını istemişti hep. Tek arkadaşının Kyungsoo olmasını istemişti. Paylaşımcı değildi. Paylaşmayı sevmezdi. İşine gidip gelirdi ama artık farklıydı her şey. Kalbinin böyle hızlı atmaya başlaması yanlıştı. Yanaklarının kızarık olması yanlıştı. Gözlerinin yaşarması yanlıştı.
YOU ARE READING
COINCIDENTAL MARRIAGE
Romance"Yani şu andan itibaren zile ilk basan kişiye evlenme teklif edeceksin ve kabul ederse onunla evleneceksin öyle mi?" "Evet, böylece annemin zorunluluklarından kurtulabilirim." EXOJJANGYEOL