7 - I really really really like you. ♥

9.2K 799 217
                                    

Carly Rae Jepsen - I Really Like You ♥


7


Chanyeol ne istediğinin farkında değildi.

Chanyeol diğeri yanından hızlıca kaçıp odaya giderken kalbindeki acının sebebini anlayabileceğini düşünmemişti.

Chanyeol üzgündü ve ne yapacağını bilmiyordu.

Elleri açık bir şekilde salonun ortasında durmuş, hızlıca kapanan kapının arkasından bakıyordu. Yanlış bir şey yapmıştı. Yapmaması gereken tavırlar göstermişti ve şimdi bunun cezasını çekiyordu. Neden ona bir kere daha sarılmasını istemişti ki? Ne düşünebilirdi? Diğerinin sebepsiz yere ona tekrar sarılmasını mı? Neyi anlayacaktı ki? Diğeri ona yaklaştığında kalbinin ne kadar hızlı atmaya başladığını mı? Yoksa kısılmış bir şekilde gülen gözlerin geceleyin neden rüyasına girdiğini mi?

Açık olan ellerini kapatıp olduğu yere çöktü Chanyeol. Kendisini tutamayıp ilk günlerinden diğerini kızdırmıştı. Ama böyle kalmasını istemiyordu. İçinde bulundukları şey bir oyun olsa da onlar artık birliktelerdi. Aynı soyadı paylaşıyorlardı ve bunun sorumlusu da kendisiydi. Çöktüğü yerden kalkıp, hızlıca kapanan kapıya doğru yürümeye başladı.

Karasızlıkla elini kaldırıp kapalı kapıya tıklattı.

"Baek?"

İçeriden bir tıkırtı dahi gelmiyordu. Yaptığı bu kadar yanlış bir şey olamazdı. Sadece az önce kendisinin ona yaptığı gibi sarılmasını istemişti.

Chanyeol düşüncelerini ifade etmede çok iyi değildi. Bu yüzden çevresinin geniş olmamasını seviyordu. Çünkü tanımadığı insanlarla anlaşması genelde kolay olmuyordu. Ama Baekhyun da öyle olmamıştı. İlk günden istediğini söyleyebilmişti ona ve zamanla alıştığını hissetmişti.

"Baek, özür dilerim kapıyı aç lütfen."

"Git Chanyeol."

"Baek lütfen, bana bağır, kız ama kendini odaya kilitleme."

"Bana dokunmayacaktın Chanyeol."

"Sana hiçbir şey yapmadım. Bana ilk sarılan sendin."

"Öyle ama benden tekrar yapmamı istemene gerek yoktu."

"Biran boşluğuma geldi sanırım. Üzgünüm."

"Üzgün olman bir şeyi değiştirmiyor Chanyeol. Kendimi seni ayartmaya çalışan birisi gibi hissettim."

"Öyle birisi değilsin Baekhyun. Senden etkilenen benim."

"N-Ne?"

"Sanırım senden hoşlanıyorum Baek."


...


Sonraki bir saat boyunca Baekhyun'un tek yaptığı kapının diğer tarafında oturup bacaklarını uzatmaktı. Diğerinin ne saçmaladığıyla alakalı bir bilgisi yoktu. Kızgındı, koşa koşa ona sarıldığı için kendisine kızgındı ama kafasını karıştırdığı için de ona kızgındı. Neden bir anda böyle bir şey söylemişti ki?

Aralarında hiçbir şey olmayacağına kendini inandırmıştı Baekhyun. Sadece bir süre birlikte yaşayacaklar ve daha sonra oyun adını verdikleri ilişkileri sona erecekti. İkisi de bunu isteyerek bitirecek ve kendi yollarına gidecekti. Ama bugün ilk defa bunu aşamayacağını hissetmişti. Başını ellerinin arasına alıp hafif masaj yapmaya başladı. Uykusuz değildi ama gözleri kapanmak üzereydi.

COINCIDENTAL MARRIAGEWhere stories live. Discover now