Ülkenin iki güçlü müzik grubu, karşı karşıya!
Global çapta düzenlenecek olan bir müzik yarışması için yapılacak seçmelerde herkes Serbest Denklem'in kazanacağını düşünür. Ancak kimsenin hesaba katmayacağı şeyler olur.
🎵
Yayıma başlama tarihi: 21.0...
Nasılsınız? Oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen es geçmeyin^^ Keyifli okumalar dilerim!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ertesi sabah uyandığımda ağzımın kuruluğu yüzümü buruşturmama sebep olurken başımı yastıktan kaldırdım. Eğer birkaç dakika yatakta oyalansam bir daha kalkamıyordum çünkü. Erkenden şirkete geçmem gerekiyordu.
Yorganımı hiç özenmeden örtmeye çalıştığım esnada kapımın tıklatıldığını duydum. "Gel," diye mırıldandım. İçeri Sırma girdi.
"Günaydın abla," dedi kapıyı tekrar kapatıp yatağımın kenarına kadar gelince.
"Günaydın bir tanem. Hayırdır, yorgun görünüyorsun?"
Başını iki yana salladı. "Yorgun değilim. Sadece birazcık uykusuz olabilirim. Gece programın sonunu izleyeceğim diye beklemiştim ama her zamanki gibi uyuyakalmışım."
"Olsun aşkım. Ben zaten senin beni her zaman izleyeceğini biliyorum. Senin uyku düzenin daha önemli."
"Sahi mi? Bana darılmadın mı?"
"Neden darılayım ki? Biraz daha büyüyünce uyuyakalmayacaksın merak etme." Cümlemi bitirir bitirmez kıkırdamaya başladı. Onu daha fazla güldürmek için yatağa atlayıp parmaklarımı bel oyumuna koyarak onu gıdıklamaya başladım.
"Ab-abla" diye kesik kesik mırıldanıyordu gülme seslerinin arasından, "Lütfen dur! Nefes alamadım gülmekten!" Daha çok kahkaha atmaya başlayınca bu kez ben de gülmeye başladım.
Biz birbirimizi gıdıklamaya uğraşırken odamın kapısının tekrar açıldığını fark ettim. Sezen, "Sesiniz aşağıya kadar geliyor. Hadi, herkes kahvaltıya bekliyor sizi," dediğinde Sırma'yı bıraktım. Sezen odanın kapısını kapatmadan önce Sırma, "Sezen abla bir gelsene," diye seslenince başını kaldırdı.
"İçeri gel," diye fısıldadı Sırma sanki çok gizli bir şey söyleyecekmiş gibi.
"Ne oldu bücür cadı? Yine topladın bizi." Sırma, yattığı yerden kalkarak Sezen'le benim ortama geçti ve dizlerini kıvırdı.
"Ben aslında size bir teklif sunacaktım. Ama kabul eder misiniz emin olamadım... Eğer hepiniz müsaitseniz eğlence merkezine gidebilir miyiz diyecektim..."
"Hepiniz derken?" diye sordum tek kaşımı kaldırırken.
"İdil, Verda, Berra abla. Sen, Sezen ablam ve elbette Sudiko!"
"Yine de senden on yedi yaş büyük ablana Sudiko diye hitap etmen hoş değil." Sezen'in yine diretif verir özelliği kendini göstermişti.
