Bölüm adı: Doğum Günü Kahvaltısı
Bir kaç saat sonra güneş doğmuştu. Sonunda sabah olmuştu. 'Draco' yorgunluktan uyuya kalmıştı. Gözlerini açtığında 'ailesini' görmüştü.
Annesi ona sevgi dolu aynı zamanda bir o kadar endişeli bakışlarıyla sevgili 'Çocuğuna' gülümsüyordu. Babası ise sert ama içten endişe dolu bakışını devam ettiriyordu.
'Draco' onlara doğru baktı. Gözlerinde duygusuzluk vardı ama dinlenmesi ile beraber yorgunluğu geçmişti.
"Günaydın tatlım." Diyen annesine baktı ve sonra iç geçirdi. 'Bu rüya değil.' Diye düşündükten sonra babasına doğru baktı. "Şuan iyi misin?" Demişti babası duygusunu ilk defa düzgün bir şekilde çocuğuna göstermişti.
Ama duygusunu gösterdiği kişi şuan çocuğu değildi. 'Draco' bu acı duruma güldü. "İyiyim endişelenmenize gerek yok, sevgili anne ve babacım." Dedikten sonra saygıdeğer 'Anne' ve 'Babasının' bakışlarını inceledi.
Telaşlılardı ve aynı zaman endişe ile yorgunlukta vardı. Dün doğru düzgün uyuyamadıkları belliydi.
"Bugün senin doğum günün." Diyerek gülümsedi Narcissa ardından Lucius "İstediğin bir şey var mı?" Diye sordu.
'Draco' hemen 'Ailesinin' bakışlarına baktı şuan hafifçe rahatlamışlardı. Çocukları uyandığından ve onlara cevap verdiğine sevinmişti. Ama çocuklarının onlara söylediği resmi dili hala endişelendiriciydi.
'Sanırım resmi konuşmam endişelendiriyor.' diye düşündükten sonra gülümsedi. "Güzel pastayla beraber kahvaltı istiyorum." dediği anda Malfoy ailesi çocuklarına baktılar ve sonra rahatça gülümsediler.
"Pekala güzel bir kahvaltının yanına iyi bir pasta ayarlayacağımızdan emin olabilirsin." Deyip gülümsedi Lucius. Narcissa ise sevgili çocuğunun saçını gülümseyerek okşamaya başlamıştı.
"Tamam hazır olunca sana haber vereceğiz." Dedi annesi Narcissa sonra ise Lucius son bir kere oğluna baktıktan sonra karısı ile beraber kapıyı kapatıp çıktılar.
Büyük bembeyaz oda sonunda sessizleşmişti. 'Draco' iç çekerek kendini tekrardan yatağana attı. Sonra ise yastığa sıkı bir şekilde yüz üstü yaslanarak ne yapacağını düşünüyordu.
Yastığın içinde gizli çığlığını attıktan sonra ise ayağa kalktı. Mücevherlerle döşenmiş aynaya doğru. Kendini görmüştü...
Mavi ve beyaz karışımında ki renkte ki pijamalı 11 yaşında ki kendini görmüştü. Aynaya baktığı anda sol elini yansımasına doğrultmuştu.
Sonra ise kafasını yansımasına koyarak derin düşüncelere daldı.
'Harry potter dünyasındayım!' Sonunda nerede olduğunu düzgün bir şekilde kavramıştı. 'Ben cidden öldüm ve küçülmüş vücudumla şuan buradayım.' Diye düşündükten sonra ise yere doğru dengesini kaybetmişçesine hızlıca oturdu.
"Ben... Draco Malfoy'um" Diyerek kendi bacaklarına doğru yaslandı sonra ise ne yapacağını düşündü.
.
.
.
Kapının sesi odada ki tüm sessizliği bozmuştu. 'Draco' hemen gözlerini açtı ve kapıya doğru baktı.
"Girebilirsiniz." Dedi 'Draco' kim geldiğini bilmediğinden resmi ve gergin konuşuyordu. Gelen kişi Malfoy ailesinin ev cini Dobby'di.
"Efendi Draco, Lord Malfoy ile Leydi Malfoy sizi bekliyorlar." Dedi Dobby telaşlı gözleriyle 'Draco' ya doğru baktı.
"Peki teşekkürler Dobby, dinlenebilirsin." Dediği anda Dobby ona doğru şaşkınlıkla 'Draco'nun gözlerine doğru baktı. Artık efendisinin parlak, yaşam dolu gri gözleri yoktu. Onun yerine cansız gri gözleri vardı. Efendisi değişmişti.
Şımarık olan efendisi değişmişti.
"Peki Efendi Draco." Dedi ve eğilerek gitti. Beyaz kapının kapanma sesiyle 'Draco' rahatladı. Ayağa kalktı ve çaprazında olan siyah kapıyı baktı.
Oraya doğru yürüdü açtığında oda boyutunda dolapla karşılaştı bir sürü giysi ve ayakkabı vardı.
'Draco' etrafını inceledi bir süre sonra giyeceği giysilere karar verdikten sonra siyah dolap kapısını kapattı.
Beyaz kapıya doğru yavaşça yürüdü kapıya açtıktan sonra son bir kere bembeyaz mücevherle dolu odaya baktı ve kapıyı kapattı.
Merdivenden inince siyah ayakkabının sesi etrafta duyulmaya başlanmıştı.
*Tak tak*
Sesler kesilmişti Lucius ve Narcissa'nın olduğu yere doğru baktı. Ona bakıyorlardı sonra ise büyük güzel yemek masasına baktı. Bir sürü çeşit çeşit yiyecekler masanın üstündeydi.
Lucius sağ taraftaydı Narcissa ise sol taraftaydı. Ona yakın olan babasına sonra ise annesine baktı. En sonunda ise masaya baktı.
Normal masanın başında Lucius otururdu ama doğum günlerinde oğlu Draco'ya ya da karısı Narcissa orada otururdu.
Draco, uzun kollu beyaz gömleğin üstünde mavi düğmeleri kapanmış yelek ve altında ise siyah şortu beyaz çorabı ile siyah hafif topuklu ayakkabısı camdaki yansımasında gözükmüştü. Yansımasına baktıktan sonra hemen önüne döndü ve masaya oturdu.
Bu şekilde sessiz doğum günüsü başladı.
⁎⁎⁎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rebirth of Draco Malfoy
Teen Fiction5 Haziran günü Beyazımsı sarı saçları ve gri gözleri olan 18 yaşlarında ki genç bir araba kazasında öldü. Kendini Harry Potter dünyasında Draco Malfoy olarak buldu. Gencin 10,11 yaşında ki vücudu ile aynı görünüme sahip olan genç Draco Malfoy olarak...