~

252 16 7
                                        

Korktu Ülke.

Gelen ses odanın içini dolduruyor,sanki beynine doğru gidiyordu.

Sesin kapanması için siyah kutucuğu eline aldı ve mavi ışık yayan ekrana baktı hafifçe.

Arayan Birleşik Krallık'tı.Genellikle insanlarla konuşmayı sevmeyen birisiydi o,araması şaşırmıştı Türkiye'yi.

Parmağının ucuyla "aç" tuşuna bastı sonra ise ve kalın Londra aksanlı bir ses kulağına ilişti;

"Hello,Mr.Turkey."

"Sanada Dingi-..Yani Birleşik Krallık..Beni niye aramıştın?"

"Akşama doğru saat 17:00 civarlarında Atina Toplantı Binasına gelebilir misin?

"Zorunlu mu?"

"Of course İt is!Önemli,seni bekliyorum!See you later!"Dedi son olarak Birleşik Krallık ve telefonu kapattı.

Kapattıktan sonra ise Kızıl ülke sıkıntıyla yorganı üstüne çekti, derin bir nefes aldı.Zaten her şeyin birbirine girdiği bir zamanda,bu ne işe yarayacaktı ki?

--
Sırbistan, hayranlıkla yeni aldığı postere bakıyor,aynı zamanda da duvarda bu muhteşem şeyin nasıl durduğuna inanamıyordu.

Posterde turuncu-siyah renkleri ile bezenmiş bir arkaplan ve onun tam önünde ise sırıtarak duran Nazi Almanya'sı vardı.Fotoğrafta siyah eldivenli elleriyle şapkasını tutmuş,ihtişamla kameraya bakıyor,sanki hiçbir şey olmamış gibi poz veriyordu.

Sırbistan gizli bir Nazi hayranıydı,II.Dünya savaşından beri ona hayranlık duymuş,sadist karakterini daha da ortaya çıkartmıştı.

Her zaman onla görüşmek istemiş,fakat Sovyet'in baskısıyla yüzünü bile görememişti.

Tabii,haliyle Nazi hayranlığını kendisi dışı kimse bilmiyordu,zaten eğer Rusya,Belarus vb.kişiler bilirse,kötü şeyler olacağını en az kendisi de biliyordu.

Odası ise tam olarak sevdiği şeyi haykırarak bağırıyor gibiydi,onlarca Nazi Almanya'sı fotoğrafı,Dünya savaşları ve Alman tarihi hakkında kitaplar,üstüne Gamalı Haç kazınmış demir rozetler ve Almanya'dan dızladığı Nazi komutanlarının o dönem kullandığı şapkalar...

Gururla baktı ülke odasının vahşi görüntüsüne.Bunu daha kimsenin fark etmemesinden mutluydu,bu kadar şeylere rağmen hâla doymamıştı lâkin,eğer bir gün yine böyle şeyler dönerse Dünya'nın gündeminde,ilk katılan ülke olacağından emindi.Fâkat şimdilik,sadece beklemeliydi,sonuçta,kabul etsin veya etmesin Rusya'nın istediği gibi oynatabildiği bir kuklaydı daha o.

"Добро."

--
"Abi,abi!"Diye bağırarak tahta parkenin üstünde hoplaya zıplaya ilerledi Belarus.

Üstüne siyah bir kazak ve kısa bir etek geçirmiş kadın,açılmasına az kalmış kemerini topladı,kırmızı poisentia çiçeğinden yapılmış tokasınla yeşil saçlarını at kuyruğu yaptı,saçlarını taramakta olan Rusya'ya yapışarak;

"Брат!Брат!"

"Ne zaman gideceğiz?Ha?!Ne zaman?"

Rusya ise kaşlarını çatarak Belarus'a gözlerini dikti,kardeşini iterek saçlarını taramaya devam etti.

Kendisine yapışıp duran,insanlardan nefret ederdi,ne yazıkki Belarus sevdiklerine karşı takıntılı bir kızdı ve abisinin yanından kolay kolay ayrılmazdı.

Belarus bu soğukluğa karşı aldırmadı,gözlerini kısarak,heyecanla;

"Nereye gidiyoruz?Nereye Gidiyoruz!?"

"Atina'ya.Bay Birleşik Krallık toplantı için bizi çağırdı.Önemliymiş.."

"O ,Kapitalist'in babası değil mi?Niye onun istediği yere gidiyoruz!"Diye karşılık verdi kız yüzünü limon yemiş gibi buruşturarak.

"Bazen bir insanı pek sevmesen bile,çıkarların için onun yanına gitmek zorunda kalırsın."Dedi Rusya ve kızın Pazırık Halısını andıran saçlarını okşadı.

"Neyle gideceğiz?Neyle gideceğiz!"

"Metro ile...Ama bildiğin insan yapımı ile değil..Ülkelerin yaptığı gerçeğinden katlarca hızlı giden E440xybd ile.Atina'ya gitmemiz yarım saati bulur herhalde.."

"Yaşasın!Metrodayken Cam kenarına oturabilir miyim?Ha?"

"Oturabilirsin,Непослушный."

"Ama ilk önce,Sırbistan'ı almamız gerekiyor."

--
Kelime:488

Rusya:Erkek
Sırbistan:Erkek
Nazi Almanyası:Erkek
Belarus:Kız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•𝓦𝓪𝓿𝓮 𝓸𝓯 𝓽𝓱𝓮 𝓢𝓮𝓪 𝓸𝓯 ​​𝓜𝓮𝓶𝓸𝓻𝓲𝓮𝓼 • (Devam etmeyecek.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin