" Günaydın " diyerek karşılık verdim Araf'a.
Sanırım kızarmıştım, yanaklarımda hissettiğim sıcaktan bunu anlamak güç değildi.
" Sen içeri nasıl girdin ?" en sorgulayıcı tavrımla sordum.
" Azra " deyip gülümsedi.
Azra'ya oni affettiğimi söylemiştim ama anlaşılan o ki kendini affettirmeye çalışıyordu hala.
" Ee Bay Gıcık , şimdi ne yapmayı planlıyorsunuz ?"
Ah en sevimli ses tonumu takınmıştım.
" Şimdi o yatağından kalkıyorsun ve hazırlanıyorsun. Gerisini bana bırak küçük fare. " sinsi bir gülümseme vardı suratında.
Yatağımdan kalkıp dolabıma yöneldim. Seçtiğim kıyafetleri yatağımın üstüne bırakmıştım ki Araf'ın hala burda olduğunu fark ettim.
" Çıksan da hazırlansam diyorum. "
" Sorun yok sevgilim ben burdayken de hazırlanabilirsin. " pis pis sırıtmaya başlamıştı bile.
Hemen elime bir yastık alıp suratına fırlattım.
Yalandan kızarmış gibi yaparak söylenmeye başladım.
" Pis sapık! Hemen çık odamdan. "
Araf'ın yüzünde güller açıyordu sanki, mutluydu.
Doğruyu söylemek gerekirse uzun zamandan beri kendimi bu kadae mutlu hissediyordum.
" Tamam çıkıyorum sakin ol şampiyon "
Gülümsememle karşılık verdim. Tam kapıdan çıkıyordu ki bir an durdu.
" Bu arada sakın o şortu giyeyim deme. "
Bakışları ciddiydi. Bu tavrını anlayamamıştım.
Elimdeki diğer yastığıda ona doğru fırlattım.
" Çık artık! " diye bağırmayı da ihmal etmedim tabiki.
Yatağa bıraktığım şortu alıp dolaba geri koydum.
Onun yerine yırtık boyfriend jean çıkardım.
Bol ve rahatlardı. Onun üstüne de salaş bir tişört çıkardım.
Saçlarımı da at kuyruğu yapıp aşağı indim.
" Bunun yırtık olmayanı yok mu, bu ne böyle " diye sitem etti Araf.
Henüz ilk günden fazla abartmamış mıydı ?
Dediklerini umursamadım.
" Ee napıyoruz? " deyip konuyu değiştirdim.
" Önce kahvaltıya gidelim. Gerçi bu saatte ne kadar kahvaltı olursa artık. " dedi alaylı ama iğneleyici bir ses tonuyla.
Hemen kapıya yönelik bordo vanslarımı giydim.
Ne yazık ki vanslarım da asla vazgeçemiyordum.
" Ne duruyorsun kurt gibi açım. " diye isyan ettim.
Araf bana tebessümle karşılık verdi ve evden birlikte çıktık.
Bu arada kapıyı açananın Azra olduğunu söylemişti ama evde kimsenin olmaması dikkatimden kaçmamıştı.
Ama ağzımı açma gereği duymadım.
---------------------
Sakin güzel bir kafeye gelmiştik. Ama hiç kimsenin olmaması tuhafıma gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ SİYAH - ASKIDA -
Teen Fiction" Sen siyah gibisin. Soyutlamışsın kendini dünyadan, diğer renkleri hiçe saymışsın. Oysa siyahı gökkuşağından bile atmadılar mı? " diye sordum. " Ne gökkuşağına nede diğer renklere ihtiyacım yok, zaten gece bana ait." diye karşılık verdi. Bu cevabı...