15 Şubat Salı.İyi okumalar.
.
Baran BOZDAĞLI
Hala rüya mı diye düşünüyordum ama şu an karşımda melekler gibi uyuyan rapunzel gerçekti. Hiç değişmemiş. Hala benim küçük kardeşim. Her şeyi aynı. Gözleri, kaşları, minik burnu, çilek pembesi dudakları, konuşması, tepkileri. Herşeyi. Herşeyi aynıydı.
Sanki karşımda 16 yaşında genç bir kız değilde yıllar önceki küçük kız var gibiydi. Odada uzun bir süredir sessizlik hakimdi. Herkes pür dikkat Silvayı izliyorlardı. Her detayını akıllarına kazımak istiyorlardı benim gibi. Silva yavas yavaş gözlerini açmaya başladığında babam " Uyanıyor." dedi. Annem Silvanın yanına gitti ve "Kızım. İyi misin?" dedi. Silva biraz doğruldu ve yatak başlığına yaslandı. "Sadece biraz başım ağrıyor. Ama iyiyim. Sorduğunuz için teşekkür ederim. " dedi.
Bende yanına gittim ve "Başının ağrısı yakında geçer. Biz sen uyurken DNA işinide hallettik. Umarım kızmassın." dedim. Silva "Sorun değil. " dedi. Sonra Selime döndü ve " Sen kafedeki çocuksun degil mi? Miraç hocayla gelen." dedi. Selim " Evet. " dedi. Babam "Şimdi bunları konuşmanın zamanı değil. Silvacı hala yorgunsundur. İstersen biraz daha dinlen." dedi. Silva " Hayır. Teşekkür ederim. " dedi. O sırada odaya Mert girdi. Kendisi Miraçın kardeşi ve doktor.
Mert Silvaya döndü ve "Kendini nasıl hissediyorsun Silva?" dedi. Silva "İyi. Biraz başım ağrıyor sadece." dedi. Mert "Tahlil sonuçların İyi çıktı. Bugün taburcu edebiliriz seni. Bu arada DNA sonucu çıktı. " dedi.
Herkes Merte dönerken annem Silvaya baktı ve "Her şey ortada zaten ama yinede söyle oğlum. Sonuç nedir?" dedi gözleri dolu bir şekilde. Mert zarfı babama verdi ve "Sen aç amca. " dedi. Babam aldı ve yavaşça açtı zarfı ve içinden kağıdı çıkarttı. Biraz göz gezdirdikten sonra yüzündeki hüzünlü tebessümle bize döndü ve "Pozitif. Silva bizim kızımız." dedi. Hepimizin yüzünde gülümseme oluşurken Silva "Bana her şeyi anlatmanızı istiyorum. Madem her şeyi unuttum. Eskiden nasıl bir aileydik bilmek istiyorum. Size alışmam ve sizinle gelmem için bilmem gerekiyor." dedi. Selim hızla ayağa kalktı ve "Bizimle gelmeyi kabul ediyor musun?" dedi sevinçle. Silva "Pişman olacağım kararlar vermek istemiyorum. Denemekten zarar gelmez öyle değil mi? " dedi. Annem ayağa kalktı ve "O zaman Miran sen yurt müdürüne haber ver. Adamlarada söyle Silvanın eşyalarını biz eve gitmeden odasına yerleştirsinler. " dedi heyecanla.
Sonra Silvaya döndü ve tekrar yatağın kenarına oturup "Sana sarılabilir miyim?" dedi titreyen sesiyle. Kızına sarılmak için izin alıyordu. Eskiden çok güzel anne kızdılar. Her şeyi birlikte yaparlardı. Silva annemle birlikte zaman geçirmeye bayılırdı. Eminim tekrardan öyle olucaklardı. Silva "Bilmemki. Şey. Biraz erken gibi. Ben hazır olduğumu düşünmüyorum. " dedi. Annem üzülsede belli etmemeye çalışarak "Peki. Haklısın kızım. E hadi o zaman beyler. Siz çıkın. Bende Silvanın giyinmesine yardımcı oliyim." dedi. Mert "Önce ben serumu çıkartiyim yengelerin en güzeli." dedi.
Annem geri çekildi ve "Haklısın. " dedi. Mert serumu çıkarttıktan sonra hepimiz odadan çıkmıştık. Selim "Yeniden evine dönücek. Kabul etti. Hala şaka gibi." dedi. Babam "Çocuklar. Biliyorum sizde çok heycanlısınız. Bende öyleyim. Ama Silvayı korkutmayalım tamam mı. Hepimiz için zor olsada biraz geri durmalıyız. Alışması kolay olsun." dedi. Mert "Hiçbir şeyi değişmemiş rapunzelin. Hala aynı." deyince "Evet. Hala aynı küçük cadı. " dedim. Babam "Öyle deyince çok sinirleniyor çocuklar. Sakın kızımı sinirlendirmeyin alırım ayağımın altına. " dedi.
Selim "Peder şimdiden başladı tehditlere. " deyince bende gülümsedim ve "Evet yaa. Yine izin vermez bize Silvayla vakit geçirmemize. " dediğimde "Sen benim dayağımı mı özledin Baran?" dedi. "Hayır babacım. " dedim. En iyisi susmaktı sanırım.
Babam "Ben bir Barlası ariyim." dedi. Selim "Ben aradım az önce baba. Odanın eksik kalan şeylerinide halletmişler. Miratta iyiymiş. " dedi. Mert "Ne olduki Mirata? Yoksa yine-" derken sözünü kestim ve "Evet. " dedim. O sırada annem ve Silva çıkmıştı odadan. Annem "Hadi evimize gidelim." dedi. Hepimiz hastanenin çıkışına doğru yürümeye başladık. Bakışlarımı Silvadan çekemiyordum. Silva bana dönünce gülümsedim. Aynı şekilde karşılık verdim. Yıllar sonra içimin bu kadar huzurlu olması normaldi sanırım.
Veeee bölüm bittii.
Nasıldı?
beğendiniz mi?
Oy ve yorum atmayı unutmayın.
Sizi seviyorum.
Görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir RAPUNZEL Masalı
أدب المراهقينYine aynı sesler... Beynimi patlatacak gibi yankılanan... Sonra bir anda kayboluyorlar. Çok uzakta yanan bir ev. Boğuk gelen çığlık sesleri. ___________________________________________________ - SİLVA MİRA BOZDAĞLI. - 16 YAŞINDA. - YURTTA KALAN Bİ...