21 Haziran Salı.
İyi okumalar.
.
.
.
.
.
.
Film bitince Mirat abime döndüm. Omuzumda uyuya kalmıştı. Saçlarının arasına bir öpücük kondurdum ve örtüyü üstüne örttüm. Diğerlerine baktığımda, Barlas hariç hepsinin uyuduğunu görmüştüm. Ayağa kalktım ve hepsine birer öpücük verip üstlerini örttüm.
Sonra Barlas' a döndüm. Beni izliyordu. Karanlık olmasına rağmen gözlerinin dolduğunu anlayabiliyorum.
"Uyumak üzereyim. Ama uyumam yasak. Biraz konuşalım mı?" dedim. "Olur. Ama istersen terasa çıkalım. Uyanmasın lar şimdi. " dedi.
İşte. Abi olmak böyle bir şey demek ki. Her durumda kardeşlerini düşünmek.
Neyse.
"Olur. " dedim. Tam salondan çıkacakken yine beni kucağına almıştı. Ayağımı salladım ve "Tanıştırayım bu benim ayağım. Ben de yürümeyi biliyorum. Kucağına almazsan olmuyor mu acaba?" dedim.
"İmkanım olsa seni göğüs kafesime saklarım. " dedi. Gözleri yine doluydu. Aynı anda bir çok şey anlatırken aynı zamanda her şeyi saklamayı başarıyor du. Onda beni susturan bir şey vardı. Beni sakinleştiren kokusu, başımı ağrıtan bir ses vardı. Ona çok yakın ama aynı zaman da çok ta uzak gibiydim.
"Bana anlatamadığın şey ne?" dedim. Ama cevap vermedi ve gözlerini kaçırarak merdivenleri çıkmaya başladı.
Terasa gelince beni oturma gurubunun büyük koltuğuna oturttu. Kendi de yanıma oturdu.
Hava biraz serin olmuştu. Barlas tekli koltuktaki battaniyeyi aldı ve sırtıma örttü. Örtü iki katlıydı. Açtım ve onun da sırtına örttüm.
İlk önce şaşırsada sonrasında çok hafifçe gülümsemiş ti.
"Barlas. Hadi anlat. Çok merak ediyorum. " dedim. Derin bir nefes aldı ve "Ben. Ben çok özür dilerim. Benim yüzümden oldu her şey. Çok özür dilerim. " dedi ağlarken. Sonra "O gün. Yani. Yangın günü sen yine benim yanıma gelmiştin. Benim yanımda yatmayı çok severdin.
Her gece yanıma gelirdin. O gün gece seslere uyandım. Sen yoktun yanımda. Evde yangın olduğunu öğrendiğimde her yere baktım ama seni bulamadım. Annemlerin yanında sandım seni. Aşağıya indiğimde seni göremedim. Eğer sen gittiğinde ben kalk saydım bunlar olmayacaktı. Özür dilerim kardeşim. Hepsi benim suçum. " dedi.
Konuştuğu sürede yüzüme bakmamıştı. Onun hiç bir şeyde suçu yoktu ki. Yıllarca bununla mı suçlamıştı kendini?
Hatırlamıyor olsam bile hissediyorum. Onun bende yeri ayrı. Hissediyorum.
Yüzünü ellerimin arasına aldım ve gözlerine birer öpücük kondurdum. "Ağlama. Suçlama da kendini. Hiç bir şey senin suçun değil. " dedim. Kollarını belime sardı ve başını boynuma gömdü. Artık hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Kollarımı boynuna sardım.
Gözlerim dolarken, göz yaşlarımı serbest bıraktım. Biri ağlarken durduramıyordum kendimi.
"Söz veriyorum artık asla ayırmicam seni yanımdan. Bir daha gitmene asla ama asla izin vermeyeceğim. Affet beni abicim. Affet." dedi.
"Senin suçun yok. Senin hiç bir suçunu yok. Affedilecek bir şey yapmadın. " dedim.
Barlas geri çekildi ve alnımdan öptü. "Teşekkürler prensesim. Teşekkürler rapunzelim. Seni çok seviyorum. " dedi. Gülümsedim ve "Bende seni çok seviyorum. Abi. " dedim. Gülümsedi ve tekrar sıkıca sarıldı.
Boynuma derin bir nefes alarak bir öpücük kondurdu. "Cennetim. " dedi.
Terasın kepısı açılınca geri çekildim. Diğerleri gelmişlerdi. Mirat abim "Seni göremeyince çok korktum. Burada mıydınız?" dedi ve yanıma gelip sarıldı.
"Merak etme Mirat abi. İyiyim ben." dedim. Geri çekildi ve yanaklarımdan öpüp "Sen hep iyi ol aşkım. " dedi.
Baran abim onu geri çekti ve kendi yanıma oturup sarıldı. Bende kollarımı beline sardım. "Rapunzelim benim. Ne çok özlemişim ben seni. " dedi. Güldüm ve "Nasıl özledin ki? Aynı evdeyiz ya." dedim. Burnumdan öpüp "Yine de özledim. " dedi. Selim abim "Yater yaa. Ben en sona kaldım. En çok bana sarıl " dedi. Küçük bir kahkaha attım ve tekli koltukta oturan Selim abinin yanına gidip sıkıca sarıldım. Beni kucağına çekip kollarını bedenime sardı ve boynumdan öptü.
"Tamam. Sen artık bende kalabilirsin. " dedi. Barlas abim "Yok öyle bir şey. Silva bende. " dedi ve beni kendi yanına aldı. Kafamı göğsüne yasladım. Gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.
Mirat abim "Abi fözlerini açık tutamıyor. Artık uyumasına bir sakınca var mı? Sabah oldu zaten. " dedi. Baran abim "Uyusun. Artık bir sıkıntı yok. " dedi. Barlas abim "Ben yatağına götüreyim. " dedi ve beni kucağına aldı.
Başımı omuzuna yasladım. Konuşacak güç bile yoktu şu an bende. Abim beni yatağıma yatırdı ve üstümü örttü. Tam gidecekken elini tuttum ve "Sen de uyumadım hiç. Birlikte uyuyalım mı?" dedim.
Bir süre olduğu yerde durdu ve bir şey demedi. Sonrasında yatağa uzandı ve beni kendine çekti. Başımın üstünden öptü.
"İyi uykular Rapunzel."
"İyi uykular abi. "
.
.
.
Veeee bölüm bitti.
Nasıldı?
Beğendiniz mi?
Bir daha ki bölümde hangi abi ile özel bölüm istersiniz?
Oy ve yorum atmayı unutmayın.
Sizi seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir RAPUNZEL Masalı
Ficção AdolescenteYine aynı sesler... Beynimi patlatacak gibi yankılanan... Sonra bir anda kayboluyorlar. Çok uzakta yanan bir ev. Boğuk gelen çığlık sesleri. ___________________________________________________ - SİLVA MİRA BOZDAĞLI. - 16 YAŞINDA. - YURTTA KALAN Bİ...