2' Merak ediyorum kokunu

3.2K 413 33
                                    

🩰

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🩰

Delireceğini hissetmekten kendini alıkoyamıyordu. Onu düşünüyor, onu düşlüyor, rüyalarına sızıyordu genç balet. Tüm gösteriyi çektiği videoyu kaç kez izlediğini, durduğunu, onun güzelliği karşısında büyülendiğini bilmiyordu. Sosyal medya hesaplarına bakmıştı ama tek bir tane bile yoktu. Taeri gösteri hakkında konuşurken onun hakkında bir şey söylemiyordu ve Kim Taehyung da kız kardeşine sorma konusunda çekince yaşıyordu. Bale okulu birkaç haftalık bir tatile girmişti, yeni bir gösteri için çalışmalara başlayana kadar dinlenmelerini istiyorlardı. Sanatçılar yine gidiyor, vücutlarının hantallaşmaması için kısa çalışmalar yapıyorlardı ama bir kez bile gitmemiş olan Kim Taehyung, gitmek için bir bahane bulamıyordu.

"Tanrı'm."

Annesi evin içinde Taeri'nin dağınıklığı hakkında söylenmeye devam ederken bir köşede oturmuş, son çektiği fotoğraflara bakıyordu ama artık insanları fotoğraflamak içinden gelmiyordu. Kim Taehyung, kadrajını bir tek ona çevirmek istiyordu. "Bu kızdan bıktım." dedi annesi koltuğun üzerine atılmış ceketi alırken, "Bırak gelince toplasın. Hem kendini yoruyorsun, hem de sinirleniyorsun." dedi Taehyung, kamerayı kapatarak sehpanın üzerine koydu. "Toplamadığım zaman görünce daha çok sinirleniyorum." Annesine hak veriyordu ama birileri eşyalarını topladığı sürece de Taeri dağıtmaktan çekinmeyecekti. "Okula gitmeyecek misin sen?" diye sordu annesi kızgın bir şekilde, "Bugün dersim yok ve gözünün önünden kayboluyorum. Taeri'ye olan sinirini benden çıkaramayacaksın." Kamerasını alarak kalktı koltuktan, annesi elindeki ceketi sıkı bir şekilde tutarak kalçasına vurdu. Kim Taehyung gülerek odasına girdi, kamerayı çantasına koydu. Dijital kameranın tersine daha küçük çantaya sahip olan analog kamerayı aldı, ceketini giydi, koltukta uzanmış olduğu için dağılan saçlarını düzeltti.

Aklından geçen nehre inmek, biraz manzara fotoğrafı çekmekti. Analog kamera elinde olduğu sürece belki insan fotoğrafı çekmek konusunda biraz daha istekli olurdu. Telefonu çalmaya başladığında sahile inen sokaklardan birinde yürüyordu. "Efendim, Taeri?" diyerek açtı telefonu, kardeşinin kesik nefesleri telaşlanmasına sebep oldu. "Ben çok acıktım." dedi Taeri onun bütün endişlerinin sebepsiz olduğunu göstererek, "Ne yapabilirim?" diye sordu, trafik ışığının kırmızıya dönmesini beklerken bedenini direğe yasladı. "Beni almaya gelsene, sevdiğimiz kızarmış tavukçuya gideriz." Taeri'nin tek istediği yorgun olduğu için birinin onu arabayla almaya gelmesiydi. "Ben evde değilim, yürüyerek sahile indim." dedi, Taeri telefonun diğer ucunda arabası olmasına rağmen neden kullanmamak konusunda ısrarcı olduğu konusunda sızlanıyordu. "Kullanmayacaksın bari bana ver, otobüslerde sürünme sebebimsin Kim Taehyung." Kız kardeşinin sitem dolu sözleri sadece gülmesine sebep oluyordu. "Taksiye binmeye ne dersin?" diye sordu ona, yanına gelebilirdi ve sahilde bir şeyler yiyebilirlerdi.

"Of, ben eve gideceğim. Sen sıkıcı sahil gezinde takıl."

Taeri telefonu kapattığında yolun ortasında gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmak zorunda kaldı. Kardeşi tam şımarık, her istediği olan kişilerden biriydi. Ona hak veriyordu. Ailesi, ikisinin de her istediğini ikinci kez tekrar etmelerine gerek kalmadan önlerine sermişti. Taeri'nin dansa ve baleye olan ilgisi her geçen onu daha yüksek bir mevkiye taşırken insanlar da şımartma konusunda ailesinin davranışlarının üzerine tuz serpiyordu. Taeri kendini geliştirme konusunda büyük bir çaba harcıyordu, onun çalışmalarını gördükçe bu minik şımarmalara ses çıkarmıyordu.

bu yollar hep sana çıkar' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin