13. Bölüm .

1.3K 33 0
                                    

Öncelikle tekrardan merhaba arkadaşım geldi bana artık bölüm at diyince aklıma uzun zamandır bölüm atmadığım geldi.
Bende dedim bir bölüm yazıp atıyım...

Boş konuştuğum için kusura bakmayın

İyi okumalar...

Mehmet'in ağzından :

Akel abini verdiği işi yaklaşık 1 saat önce halletmiş tim . Başına da bir sürü koruma bırakmıştım. Oradan kaçamazdı.
Akel abinin yanına gidip orada işime devam edecektim...

Asel Sert'in agzindan :

Yaklaşık 1 saat önce uçak saatimiz gelmişti. Şuan Akel abim yan tarafta telefonla konuşuyordu büyük bir ihtimalle iş ile ilgiliydi. Bende yanında kulaklık kulağımda müzik dinliyordum. Ben uzun bir süre müzik dinlerken bana mesaj gelmişti.
Hemen telefonuma baktim ve mesaj bilinmeyen dendi

Bilinmeyen : nasılsın güzelim?

Asel: iyiyim yanlış anlama ama ben seni çok merak ediyorum bana ne zaman yüzünü göstereceksin ne zaman karşıma çıkacaksın

Bilinmeyen : bana sadece 3 gün ve güzelim sadece 3 gün sonra karşına cikicam ben sana söz veriyorum

Asel : ben şimdi gidiyorum ben sana mesaj atarım bay bay bilinmeyenim

Bilinmeyen : bay bay güzelimmi

Eğer tipini kötü bulduğundan dolayı bana kendini göstermiyordu tipinin benim için bir önemi yoktu zaten ben onu seviyordum bir önemi yoktu neyse biz şimdi eve gelmiştik hemen abimlere bakmam gerekiyordu. Hemen gittim kapıyı çaldım. Tabiki kapıyı açan elleri sargılı , başı bandajli , yüzü yaralı ve bazı yerlerinde çizikler olan bir Rüzgar abi beklemiyordum. Abim beni görünce şaşırdı ve " hayalim görüyorum yine ama nolur bu sefer gitme abim lütfen " dedi. Hemen abimin üstüne atlayarak " ben hiç olmadığım kadar gerçeğim abimmm" diye bağırdım. Abim hemen bana sarıldı bir yandanda sırtımı sıvazlıyordu bir yandanda " abim melek kokulum bir tanem canım " vb şeyler söyleyerek beni kokluyordu. Şimdi de " bu gerçekten sensin abim hala annem gibi kokuyorsun hem bak sen beni affet diye ben hıncını çıkardım senin yerine " böyle söyleyince aklıma anı gelmisti.

Asel- 10
Rüzgar 20
Yaşında

Her zamanki gibi Bodrum'da olan odamda ev işlerini yapmış yaralarıma krem sürmüş şimdi oturmuş abimlerin beni okula yazdirmamalari için aldıkları gazetelerden harfleri öğrenmeye çalışıyordum. Eğer yapamazsam abim beni yine döverdi.

Bir süre sonra zil çaldı. Tek gelen Rüzgar abimdi hemen abime sofrayı hazırlayıp abimin önüne koydum ve evet 10 yaşındaydım ama hala alfabeyi ogrenememistim ve bu yetmezmiş gibi abim her ovrenemedihim gün dövüyordu. Bazen yorgun geldiği için dovmuyordu tabi. Abim birsure sonra beni çağırmıştı " gel oku bakalım ne ogrenmissin " yanına gidip hicbirseyi okuyamayinca sürekli ellerimi alıp duvarlara vurdurmustu beni duvarlara firlatmisti artık yaralarım daha fazlaydı. Abim beni bayilana kadar dövmüştu.

Anı bitti...

O gün canım çok yanmıştı. Ama şuanda abime kiyamiyordum. Bir süre sonra " ya abi yinemi halisilasyon görmeye başladın yine " diyerek aşağıya indi Doruk abim hemen arkasindanda Ayaz abim indi. "ya hayır yine mi ya" diyerek oda aşağıya indi. İkisinde aşağıya indi. Beni gördükten sonra ikisinde birbirine bakıp bana sanki yokmuşum gibi davrandılar Doruk abim " ya sizin yüzünüzden bende delirdim artık halisilasyon görmeye başladım " dedi. Bunlar neden böyle düşünüyor Ayaz abim " ay umarım değildir miniğim geldinmi" diye sordu ona baktım o da iyi değildi ellerinde yine bandaj ve yüzünün bazı yerlerinde derin çizikler daha fazla bakamadım ve ona sarıldım. Ayaz abim " birtanem bak hin ini aldım bak yüzüme olmuşmu ana nasıl yaptıysam zamanında öyle yaptım " neden şimdi böyle konuşuyorlardı ki ben onları affettim aklıma yine bir anı gelmesiyle gözlerim daha çok doldu.

Asel 12
Ayaz 18
Yaşında

O iki senede alfabeyi falan öğrenmiştim abim ogretemen tutmamak için bütün işi bana yaptırıyordu ve ben çok yoruluyordum. Ayaz abim henüz çalışmıyordu ve her geldiğinde arkadaslariyla kavga ettiği acısını benden cikariyordu. Abim yine bir gün gelmişti. Büyük bir ihtimalle yine kavga etmişti çünkü sinirliydi. Beni goruru görmez hemen gelip " sen neden arkadaşlarımın önüne çıkıyorsun ben sana cikmiyacaksin demedimmi lan he ben şimdi gösteririm sana " demiş ve mutfağa gidip bıçak almıştı sivri tarafını avucuna doğru dayayıp " tut şunu ve sık " demişti elimin aviyacagini biliyordum ama yapmak zorundaydım. El mecbur elimi uzalttim ve bıçağı sıktım elimden anında kanlar dökülmeye başlamıştı aynı işlemi diğer elimede yapmıştı. Sonrada "senin yüzün fazla güzel kalmış bu vücutta " diyerek yuzmun bazı yerlerine derin çizikler atmıştı. Ben sürekli abi lütfen yapma diye bagirmistim ama abim durmamisti taki Doruk abim gelip beni kurtarana kadar hemen beni kurtarmış ve pansuman yalmaisti bana.

Anı bitti...

Doruk abim beni kurtarmıştı. Ayaz abim o günden öncede sonrada çok şey yakmıştı bana tek şiddet uyguladığı zamandı. Ondada ağlayarak sarıldım. Ayaz abim sen ayrılıp en sevdiğim abime yani Doruk abime sarılmıştım. Abim de hemen bana sarılmış ve " sonunda geldin artık zapdedemeye başlamıştım" dedi. O sırada Rüzgar abim " bugün benimle yatarmisin abicim" dedi. Akel abim biz Doruk abimle sarılırken vedalaşıp Ali keserin yanına gitmişti. Yani Fransa'ya artık uykum gelmeye başladığı için abimlere " benim çok uykum geldi hadi Rüzgar abi gelse uyuyalım" dedim. Günlerdir görmediğim odama gittim. Odam çok güzeldi. Tamam fransadakide güzeldi ama ev gibisi yok işte hemen iki dakika boyundan aşağı duşa girip pijamami giyip yatağa yattım. Rüzgar abimde gelince oda yanıma yatti. Hemen sarıldım abime abim bir yandan saçlarıma iynuyor bir yandanda masal anlatıyordu. Beni ozlemislerdi bende onları çok ozlemistim. Ama artık uykum gelmişti. Abimin kollarında uykuya kucak açtım.

Arkadaşlar yeni bölüm geldi...

Bu arada eğer değiştirmek istediğiniz birşeyler varsa lütfen yazın.

AbilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin