BULUT

8

☁️

"Normal bir kafa değil bu.Yağmur yağarken ıslanmak,ne demek?Kafayı mı yediniz?"diye sitemle konuştu Ala hanım.

Abi,kadın doğru söylüyor ha.

Alar burnunu çekerek"sadece eğlenmek istemiştik"dedi.

Ala hanım sinirle kafasını iki yana salladı.

Mahçup olmuş sesimle"özür dilerim Ala hanım.Eğer Alar'ı çağırmasaydım,hasta olmazdı."dedim.

Bora,duyulmayacağını sanarak"hiç şaşırmadım"diye mırıldandı.

Sabır.

Bedir bey"özür dilemene gerek yok.Belli ki birlikte bir şeyler yapmak istemişsiniz ve eğlenmişsiniz.Sadece bir daha kendinizi hasta edecek şeyler yapmayın."dedi gülümseyerek.

Bana bu kadar iyi yaklaşmayın,kanarım.

Alar kaşlarını çatarak bana döndü.

"Senin bir suçun yok.Orada olmayı bende istedim"kulağıma yaklaşarak"ve geçirdiğim en mutlu dakikalardı."dedi.

Kirpiklerimi kırpıştırdığımda,yan tarafımda bir çökme hissettim.

Dönüp baktığımda Bora'yı gördüm.

Kollarını göğsünde birleştirdiğinde alayla gülümsedi.
"Abimi kandırmayı başarmışsın.Sırada kim var?"dedi.

Yalandan gülümseyerek"sırada sen varsın.Kıçı kolla"dedim.

Söylediklerimi duymazdan gelerek"bir dakika...yoksa sana güvenmeleri için,büyü mü yapıyorsun?"diye sordu gözlerini kısarak.

Salak yemin ederim, gerizekalı bu çocuk ya.

Tam konuşacağım sırada burnumun kaşınmasıyla,yüzüne doğru hapşurdum.

Geri çekildiğinde yüzünü buruşturarak bana baktığını gördüm.

Burnumun akmasıyla etrafa bakındım.Peçete bulamayınca Bora'nın tişört'üne sildim.

Hızla ayağa kalkarak"tek kullanımlık peçete miyim ben?niye üzerime siliyorsun?"diye sinirle tepindi.

Arkasını dönerek gittiğinde güldüm.

Alar,kolunu boynuma atarak beni kendine çekti.Omzuna doğru yaslandığımda,Artaç'ın Şimşek McQueen battaniyesini boğazıma kadar çektim.

Önüme koyulan bardakla kafamı kaldırdım.Kaya dikkatle bana bakarak"Ihlamur,iyi gelir gribe"dedi.

Eyvallah dermiş gibi elimi iki kere göğsüme vurdum.

Garip bakışlarını bana atarken ıhlamur'u içmeye başladım.

Karşımda salak rolünü oynayan Adrien'a bakarken,yerime sinerek göz devirdim.

Siz arkadaş değilsiniz,beni çıldırtmak mı istiyorsun?

Ala hanımın verdiği ilacı içerken,yorgunlukla gözlerimi kapattım.

Ara sıra alnıma konan öpücükleri hissediyordum ama gözlerimi açamayacak kadar bitkindim.
...

Yatakta yuvarlanırken telefonumun çalmasıyla kalktım.

"Kurt bakışlım arıyor"

Sırıtarak aramayı yanıtladım.

"Hayırdır yavrum?Beni mi özledin?"

Gülerek"hayır,sadece seni merak ettim"dedi.

Şirifsiz.

Trip atarcasına"iyi bari"dedim.

İçine derin bir nefes çekerek "nasılsın?"diye sordu.

"Hala yaşadığıma göre iyiyim sanırım"

Kafasını iki yana sallayarak"onlarla aran nasıl?iyi davranıyorlar mı?"dedi.

Bir süre yanıt veremeyerek bekledim.

İyi değildi.

Gözlerimin dolduğunu hissettiğimde,telaşla konuştu.

"Gökyüzüm,neyin var?Kötü davranıyorlar değil mi?Benim yüzümden.Seni orada tek bırakmamalıydım"

Kafamı iki yana sallayarak"senin bir suçun yok.Sadece...iyi değilim"

"Bora...biyolojik abi.Beni istemiyor ve sevgi görmemiş zavallı bir kız olduğumu söyledi"

Kaşlarını çatarak"oraya geldiğim an yumruğu ağzının ortasına çakacağım."diye sinirle soludu.

"Diğerleri nasıl?"

Gözlerimden düşen yaşlarla"onlar iyi.Alar'la yağmurda ıslandım.Sonunda hasta olsamda"dedim burukça gülerek.

Kafasını yana yatırarak bana yarım bir şekilde gülümsedi.

"Artaç battaniyesini bana verdi.Ala hanım hasta olduğum için endişelendi.Kaya bana ıhlamur yaptı"

Kafasını kaldırarak şaşkınlıkla"ıhlamur mu?ama sen hiç sevmezsin"diye sordu.

Burnumu çekerek"ama o bana yapmıştı.İlk kez,sizin dışınızda biri beni düşünmüştü."dedim.

Toprak gülümseyerek"senin kalbinin altında eziliyorum."dedi.

Güldüm.

Bir anda durgunlaşarak"seni üzgün görmelerine izin vermeyeceğini biliyorum.Eğer anlatmak istediğin bir şey varsa ya da ağlayacağın zaman,beni ara.Her şeyini anlatacağın kişi benim.Ağlamanı,gülmeni tek bana sakla."dedi.

Kafamı yana yatırarak sırıttım.
"Özel bir şey soracağım.Müsaade ederseniz sorayım.Evlilik düşünür müsünüz?"

Yanakları kızardığında saklamak amacıyla güldü.

Kameraya yaklaşarak"yaklaş bakayım.özledim seni"dedi.

Müzipçe"hani özlememiştin?"diye sordum.

Elini şıklatarak"bu bir şaka.Bu bir şakaydı.İroni."dedi.

Kahkaha atarak kameraya yaklaştım.

Nefesini tuttuğunu hissettiğimde alayla sordum.

"Hayırdır aslan parçası?Bir nefesini tuttun."

İç çekerek"başka nerelerimi tutuyorum.Bir bilsen."dedi.

Geri çekilerek sırıtarak baktım.

"Neler geçiyor aklımdan tövbe,tövbe."

Kaşlarını çatarak uzaklaştı.

"Aklın niye hep fesata çalışıyor?"

Omuzlarımı silkerek"öyle düşündürüyorsun."dedim.

"Nerelerini tutuyorsun söylesene"

Kafasını yukarı kaldırarak sabır diledi.

Bana bakarak"nerelerimi tutabilirim?Seninle konuştukça hızlı atan kalbimi."dedi.

Aynen kanka,aç kapıyı Aras kargo.

İnanmadığıma karşı bakışlar atarken bıkkınlıkla konuştu.

"Arada bir romantikleşeyim diyorum.Yok abi olmuyor.Aklın hep oralara gidiyor"

Hülyalı bir şekilde"hiç çıkmıyor ki"dedim.

"Bulut!Kapat telefonu."

Geriye yaslanarak"sakin ol kurt bakışlım.Şimdi değil ama ilerde yapa-

Yüzüme kapattığında güldüm.

Ben bu çocuğa aşığım,ağa.

Toprak ve Bulut >>>

Nasıldı?

Diğer bölüme kadar bayyss.