Yanımda birisi yatıyordu.Kolunu belime sarmıştı.Gözlerimi açmasam da kokusundan kim olduğunu anladım:Tex.Sanırım koltuğu rahat bulmamıştı ve ben fark etmeden yanıma sığışmıştı.Seni akıllı seni diye düşündüm.Ama ona çok teşekkür ediyordum.Belki de uyuyabilme sebebimdi.
Bunları düşündükten sonra yeniden uykuya dönmeye çalıştım.Tam dalıcakken burnuma bir koku geldi.Acaip leziz bir koku.Acaba tavuk mu ?Yok,o daha baharatlı.Pirzola?Yok,o da daha yağlı.Ee..bu ne,diye düşündüm ve gözümü açtım.Karşımda bir hemşire gördüm.Elinde kan torbaları vardı.KAN..Evet,kokusunu aldığım şey buydu.Iğğ..iğrençti.Kan kokusu. Hayatımda hiç bu kadar leziz bir koku almamıştım.Vampirliğin pek bana göre olmadığını düşündüm.Çünkü hayatım boyunca kan görmekten nefret etmişimdir.Hatta,küçükken kan görmemek için kendime hep iyi bakardım.Ne düşerdim ne de bir yerim çizilirdi.Ergenliğe girince kan görüp bayılmıştım.Şimdi ise kan,fazlasıyla dikkatimi çekiyordu.Ben bu hallere düşücek insan mıydım?Hayır,ben bu hallere düşücek vampirdim.Karma çok kötü bir şeydi.
Gözümü açtığımı gören hemşire bana gülümsedi.Ben de ona.Sonra eliyle Tex'i gösterdi.Ben de gülüşümü arttırdım.Eliyle "kalkman lazım" işareti yapınca Tex'in elini yavaşça belimden çekip oturdum.Kan torbalarından birini alıp ağzını açtı.
-Bunlar ne?,diye fısıldadım.İçmeyi çok istiyorum aslında ama çaktırmadım.
-Dönüşümün hızlı olduğu için,Doktor Klaon gönderdi.Artık bunlarla besleniceksin.dedi kısık sesle.Gerçekten ne kadar iğrensem de içmek istiyordum.Hemşire yanıma geldi ve elindeki kan paketini bana uzattı.Yavaş yavaş içmeye başladım.Imm..tadı çok güzeldi.İçtikçe daha da içesim geliyordu.Ama çabuk bitmesin diye yavaş yavaş içmeye devam ettim.Bitirdiğimde hemşire boş paketi alıp yenisini verdi.Onu da bitirdim.Başka bekliyordum ama hemşire sabah iki öğlen iki akşam iki paket içiceksin deyince,biraz üzüldüm.Çünkü tadı harikaydı ve ben biraz daha istiyordum.Sonra da kendime kızdım.Bu kadar çok içip kilo da yapabilirdi sonuçta.Acaba vampir diyetisyeni var mıydı?Ah..ne saçmalıyordum ben.
Yatağa yeniden uzandım ve Tex'in sıcaklığına hapsoldum.Sonra aklıma vampirlerin solgun ve pürüzsüz yüzleri geldi.Acaba benim tenim de mi öyle diye yüzüme dokundum.Daha tam olarak pürüzsüz değildi ama yavaş yavaş cildim güzelleşmeye başlamıştı.Sonunda vampirliğin iyi tarafını bulduğumu anlayınca sessizce kıkırdadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Okulu
FantasyKatie,güzel bir Lise de 3.sınıf öğrencisidir.Popüler bir çocukla çıkıyordur ve çok iyi arkadaşları da vardır.Ama bu hayatı ,vampir olunca tamamen değişir.Çünkü Vampir Okulu'na gitmeli ve herkesi arkasında bırakmalıdır.
