♠ Bölüm 19 ♠

684 57 106
                                    

Müziği ben size söyleyince açın lütfen.

Bir ay sonra

"Lütfen... Her şeyin eksiksiz olması lazım." Min Seok telaşla oradan oraya koşturuyordu.

Min Seok'u böyle gören Iseul kahkahayı patlattı. "Sakin ol şampiyon daha 8 saat var."

"Her şeyi yetiştiremezsem 8 saat nasıl geçer gider siz de anlayamazsınız." diye cevap verdi Min Seok endişe ile.

Hea duruma el attı. "Her şey güzel olacak rahat ol sen."

-

-

-

Sehun'un hastanenin bahçesinde Chung Hei'yi öpmesinin üzerinden tam bir yıl geçmişti.

Aradan geçen bir yıl boyunca Chung Hei bir daha Sehun'un yanına gelmemişti ve Yun Jae, Sehunla bolca ilgilenme şansı yakalamıştı.

Sehun ise Chung Hei'yi düşünmek yerine olayları akışına bırakmaya karar vermişti ve tabi ki aslında Yun Jae'nin niyetinin yalnızca kendisini sevmesini istediğinin farkına vardı.

Yun Jae koşulsuz şartsız Sehun'un bütün her şeyine koşmuştu. Bütün fizik tedavilerinde ona eşlik etmiş her gün ellerine, kollarına ve bacaklarına hiç bıkmadan usanmadan masaj yapmış, onu sırt üstü yatırıp fizik tedavi hareketlerini yaptırmıştı.

Sehun artık Yun Jae'yi seviyordu. Zaten yaklaşık 5 ay sonra fizik tedavisi bitecek ve tamamen eve çıkacaktı nişanlı oldukları için de Yun Jae ile evlenecekti. Bunu istiyordu çünkü Yun Jae onu koşulsuz şartsız sevebilecek tek insandı. Bir yıl önce Chung Hei'nin yaşadığını öğrenip onu çağırması bile aslında Sehun'u sevmesinden kaynaklanıyordu. Yun Jae, o gün çağırdığı Min Seok'un hafızasını kaybettiğini öğrenince kendini kötü hissetmişti. Onun tek istediği, Sehundu. Sonucu Yun Jae'nin istediği gibi gitmese de şu geçen bir yılda bunu oldukça telafi edebilmişti.

Parkta tekerlekli sandalyesinde Yun Jae ile beraber gezerken Sehun'a bir telefon geldi.

"Alo"

~"Nasılsın Sehun?"

"Luhan? Sen misin?"

~"Evet benim."

"Ahh iyiyim sen nasılsın?"

~"Bende iyiyim, Bu gün önemli bir şey için Kore'ye geliyorum. Sana da anlatmam lazım. Nerede görüşebiliriz?"

"Hastaneye gel."

~"Pekala, seni görmek için sabırsızlanıyorum. Uzun zaman oldu koca oğlan umarım iyileşmiş görürüm seni."

"Ben de seni görmek için sabırsızlanıyorum. İyileştim tabi ki."

~"Ahahah göreceğiz bakalım. Saat 4 gibi orada olurum."

-

-

-

"Hoş geldin..." Chung Hei en son buluşmaya çağırıp gidemediği Hye Son ile yaklaşık 2 ay sonra buluşmak için evine çağırmıştı. Çünkü Luhan gelecekti ve Hye Son'un da Luhan'ın geleceğinden haberi vardı Chung Hei onu çağırmıştı.

"Hoş buldum." dedi karşısındaki güzel kız kahküllerini tekrar kısaltmış olmalıydı alnını örtüyorlardı. Beyaz kemik çerçeveli gözlüğünü takmıştı bu sefer. Chung Hei'ye sarıldıktan sonra burnunun üstüne kayan gözlüğünü işaret parmağı ile itti.

Luhan'ı karşılamaya beraber gideceklerdi. Aradan geçen bu sürede Hye Son ve Luhan sık sık telefonla ve mesajlarla konuşmuşlar ve Luhan'ın istediği şekilde oldukça yakınlaşmışlardı. "Luhan'ın uçağı 1 saat içinde gelir, valizini almaya gidecektir o bir buçuk saati bulur Biz de kırk beş dakika sonra çıkarız. O sırada içecek bir şeyler ister misin?"

Gökyüzünün Renkleri || Colors of the Sky (KİTAP OLUYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin