Bu bölüm güzeller güzeli bir kıza ithaf edildi. ♥
Önceki bölüm sonu
Chung Hei yavaşça odanın kapısından içeri girdi ve kapıyı kapattı. Yatakta yatan adama bakmaya başladı. O uyuyordu. Chung Hei hala gözlerine inanamıyordu. Bu! Bu nasıl olabilirdi ki. Yataktaki adam bir süre sonra uyandı ve Chung Hei yi fark etti.
Onu görünce konuşmaya başladı. "Chung Hei.. Seni özledim.." Yattığı için sesi biraz kısık çıkmıştı. Bu laflar karşısında Chung Hei göz yaşlarını tutamadı. "Sen.. sen yaşıyorsun... Ama sen o kazada.." "Şşştt.." diyerek parmağını Chung Hei'nin dudağına dayadı susturmak için yatakta yatan adam.
Chung Hei hıçkırıklarına hakim olamıyordu. Bir süre sonra kendisine hakim olması gerektiğinin farkına vararak kendini zorda olsa sakinleştirdi.
9. Bölüm
Medya: Chung Hei ^^
Bölümün parçası AOA- Short Hair (Medyadan Akustik versiyonunu dinleyebilirsiniz.)
9. Bölüm
"Sehun.. Sen.." ne diyeceğini bilemez bir şekilde yutkundu. "Sen.. Nasılsın?"
"Çok ağır yaralıydım 2 senedir tedavi görüyorum hala tedavim tam olarak bitmiş sayılmaz. Ama gördüğün gibi iyiyim." dedi yataktaki adam bir eli ile yatağını doğrultmaya çalışıyordu. Chung Hei bunu fark edince ona yardımcı oldu.
"Tarzına bayıldım." Chung Hei'nin üzerine bakarken.
Chung Hei'de üzerine baktı 2 gündür hala aynı kıyafeti giyiyordu MinSeok için böyle giyindiğini hatırladı sonra o rahatsızlanınca hastanede başında beklemiş taburcu olunca da evine bırakmıştı. Telefon onun evindeyken geldiği içinde kendi evine gidip üzerini değiştirmeye fırsatı olmamıştı.
Sehun'nun yanına böyle geldiği için kendini bir garip hissetti çünkü 2 yıl önce o olay olmadan önce de böyle giyiniyordu.
"Ben.. Şey." konuşmaya başladığında hep böyle kesik kesik konuşuyordu hala olayın şokunu atlatamamıştı.
Sehun onun bu halini fark etmişti kendisinde de benzer bir durum vardı.
"Aslında hep böyle giyinmiyorum. "
"Bence böyle giyinmelisin. Sana çok yakışıyor." diyince Chung Hei biraz utanmıştı.
Konuyu değiştirmek için başka şeylerden bahsetti.
Eften püften konulardan konuşmaya başladılar.
Chung Hei'nin gittiği gün akşamı annesi Sehun'un yanına geldiğinde Sehun annesine "Chung Hei yaşıyor. Bana neden onun öldüğünü söyledin? Kahrımdan öleyim diye mi?" diye sordu. Annesi cevap verememişti.
"Yun Jae bana söylemeseydi eğer..." Yutkundu "Onu hala.. Ölmüş sanacaktım. Hem de benim yüzümden." tuttuğu gözyaşlarını bırakmıştı. Annesi bir şey söylememeye devam etti yaptığı tek şey oğlunun elinden tutup onun sakinleşmesini beklemekti.Sehun sakinleşip uyuyunca gidip Yun Jae'ye bunu neden yaptığını sordu.
Yun Jae, Sehun'a gerçekten değer verdiğini ve ona yalan söylememesi gerektiğini düşündüğünü söyledi. Sehun'un annesi kendini suçlu hissetmişti (Y/N: Kalırsın böyle işte.)
Ilk başta oğluna yalan söylememesi gerektiğini düşündü. Ama oğlu için seçtiği kızın böyle düşünceli oluşu hoşuna gitmişti.Chung Hei ertesi günde Sehun'un yanına geldi ondan sonra ki günde. Uğrayabildikçe uğruyordu ve Sehun'un iyileşmesini takip ediyordu. Fizik tedavisinde ona destek oluyordu.
MinSeok'u da arayıp ilaçlarını içip içmediğini kontrol etmeyi unutmuyordu tabi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzünün Renkleri || Colors of the Sky (KİTAP OLUYOR)
RomanceAşk.. Bilinmez yolların çıkmaz sokağı. Bir kere aşık oldu mu insan, ölümüne açtıysa kalbini birine çıkışı yoktur o aşkın. Kaybetmek... Kalp bir kere kayboldu mu geri gelir mi? Korkuyorum.. Aşktan... Kaybetmekten.. Hayatın belki de bir resim ü...