Vakit gelmişti. Daha doğduğu ilk gün kendisi için çizilen kader, o tamamen suçsuzken ona bahşedilen lanet artık veliaht prens Park Jimin on sekiz yaşına geldiğinde, o daha tahta geçmeden harekete geçmişti. Bu bir kehanetti. Bilinene göre Jimin on sekizine bastığında ülkelerine fırtınalar konuk olacak, şarıl şarıl yağan yağmurun aksine topraklarında kuraklık başlayacaktı. İnsanlar ve hayvanlar verimsizlikten aç kalacak, bununla beraber bu verimsizlikte ülkelerini fakirliğe doğru sürükleyecekti. Ve bütün halk bunu tek bir kişiden sorumlu tutacak, veliaht prensin tahta geçme yaşı geldiğinde yaşanan bütün bu şeyler yüzünden onun lanetli olduğuna inanacaklardı.
Her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştü. Bugün o gündü. Prensleri on sekiz yaşına basmışken hiç kimse kutlama havasında değildi. Aksine yılın her günü neşeyle, coşkuyla yaşayan köy halkı bugün çıtını bile çıkarmıyordu. Dükkanlar boştu, sokaklarda çocuklar yoktu, işçilerin başı önlerine düşmüş yüzlerinde bir hüzün vardı. Hepsi prenslerini çok seviyorlardı ama bazen ne kadar seversen sev o kişi yüzünden hayat size zindan oluyorsa bir gün bütün sevginiz nefrete dönüşecekti. Bütün halk bunun farkındaydı.
Jimin de farkındaydı. Herkes üzgündü, halk, ailesi, arkadaşları. Ama kimse Jimin kadar üzgün olamazdı. Sarayın geniş salonunda anne babası ve kız kardeşi koltuklarda sırayla oturmuş karşılarında bir sağa bir sola yürüyüp düşünen prenslerini izliyorlardı. Onların elinden de bir şey gelmiyordu. Bu kehanet neden yazılmıştı, neden Jimin'e yazılmıştı, kim yapmıştı kimse bir şey bilmiyordu bile.
Jimin doğduktan üç gün sonra beyaz bir battaniyeye sarılmış babasının kolları arasında halka sunulmak üzere bekliyordu o gün. Kral coşkuyla bağırıp oğlunun adını söyledikten hemen sonra kollarını gökyüzüne doğru kaldırmış elleri arasındaki oğlunu halka göstermişti. Hemen peşinden sarayın bütün pencereleri içeriye kıpkırmızı dumanımsı bir ışık yaymış ve bu ışıklar hareket ederek tek bir kişiye yönelmişti; veliaht prense.
Oradaki binlerce kişi kırmızı dumanlar küçücük bebeğin üstüne doğru giderken koca sarayda yankılanan sesleri duymuştu.
'Bir bebek geldi Dünya' ya
Bereketi sağlamak için
Ve bir kehanet yazıldı ona
Büyüyü bozmak için.O çıkınca tahta başlayacak sefalet,
Deyin ki ona; bu sözler bizden sana,
En yakınındaki kişiye bile dikkat et.'Bununla beraber kral ve Kraliçe en iyi kahinleri, cadıları ve büyücüleri sarayında toplamış ve yaşanan şeylerin ne anlama geldiğini araştırmaya başlamıştı. Aldıkları cevap ise belliydi; veliaht prens için bir kehanet yazılmıştı ve bunu bozmak hiçte kolay değildi. Hiçbirinin gücü buna yetmezdi. Kendilerine yapılan büyü o kadar güçlüydü ki bunu bozmak yalnızca büyüyü yapan kişinin elindeydi. Kral ve Kraliçe yine de pes etmemiş Jimin on sekiz yaşına gelene kadar uzak diyarlardaki büyücüleri, cadıları ve daha nicelerini bile saraya çağırmışlardı. Fakat sonuç her zaman hüsrandı. Hepsinin söylediği tek şey vardı; bu büyüyü ancak yapan kişi bozabilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Shots Series -{Jikook}-
DiversosBirbirinden farklı konularla oluşturulmuş her biri birer bölümden oluşan Jikook ficidir. #bunny 1 #minkook 5 #kookmin 25 #jimin 49 #jungkook 56 Lunastelll🎑⭐ Başlangıç Tarihi:15.03.2022