Elini tutabilir miyim ?

178 18 9
                                        

@leeknow: Selam canım sen de bana yazmak için zaman mı kolluyordun?

@hwang.08: Doğrudur. Sormam gereken çok önemli bir şey var.
 
@leeknow: Neymiş o önemli şey

@hwang.08: kaçmak yok ama

@leeknow: senden niye kaçayım sor işte

@hwang.08: sadece canım istediği için öptüm demiştin. Peki öperken bir şey hissettin mi? Sana açık olmak istiyorum Minho. Ben o an kalbim çıkacakmış gibi hissettim. Bir daha öpmeni istedim ama daha duygulu bir şekilde. Kendim öpmek istedim seni ama ne diyeceğini bilemedim. Sana bunları yüzyüze söylemek istedim ama o cesareti bulamadım

Minho okuduklarıyla şok geçirmişti. Ne diyeceğini bilememişti. Hyunjin'in sadece dalgaya vurduğunu düşünmüştü ama bu söyledikleri aynılarını hissetmişti Minho ve şimdi ne yapacağını bilemiyordu.

@leeknow: o an sadece öpmek istemiştim. Hiçbir şey düşünememiştim sadece öpeyim dedim ama öperken kalbim yerinden çıkacakmış gibi hissettim tekrar tekrar öpmek istedim. Senin beni öpmeni istedim ama çekindim beni istemezsin diye rahatsız olmuşsundur diye. Keşke o an beni öpseydin. O zaman bırakmazdım bir daha seni.

Hyunjin bunları okurken yerinde duramıyordu. Çok heyecanlanmıştı. Hemen Minho'yu görmek istemişti fakat haftasonu gelmişti ve iki gün onu göremeyecekti.

@hwang.08: sana aşık mıyım bilmiyorum ama hep yanımda ol istiyorum
                                               20.08
@leeknow: sana aşık mıyım bilmiyorum ama hep yanında olmak istiyorum
                                               20.08

   Cumartesi günleri Minho'nun favori günlerindendi. Çünkü tüm gününü çizim yaparak geçiriyordu. Hafta içi okulda çizdiği resimlerle beraber odaya girdi. Hyunjin ile tanıştığından beri sürekli onu çizdiğini o an farketti. Gülümsemesine engel olamamıştı. Dün gece ki konuşmaları çok tuhaftı uzun zamandır böyle hissetmemişti. Şimdi ne olacaktı bilmiyordu. Daha fazla düşünmek istemiyordu sadece resim çizmek istedi.

  Hyunjin antreman için erkenden okula gelmişti. Cumartesi günleri yapılan antremanlar en verimlileri oluyordu. Pazar günleri de bol bol dinleniyordu. Uzun süren çalışmanın sonunda herkes bitmişken Hyunjin çok enerjikti. Chan bir şeyler olduğunu anlamıştı. Fakat şuan sorgulayacak hali yoktu.

   Hyunjin ve Minho o kısa ama etkili konuşmanın ardından hiç konuşmamışlardı. Pazartesi günü okula geldiklerinden beri Minho Hyunjin'in tuhaf davrandığını farketmişti. Sanki Minho'yu öpmek istediğini söyleyen o değilmiş gibi. Birkaç gün boyunca gerçekten o konuşmalar hiç yaşanmamış gibi davranmıştı Hyunjin,Minho vazgeçti diye düşündüğü için o konuyu açmadı bir daha. Bu hafta Minho dışında herkes için güzeldi. Chan Changbin sevgili olmuşlardı, Felix Jisung barışmışlardı araları gayet iyiydi.

  Tenefüs zili çaldığında Minho yeni keşfettiği yere gitmek için sınıftan çıkmıştı. O sırada merdivenlerden inen Felix ve yukarı çıkan Jisung'u farketmişti birbirlerini kibarca selamlamışlardı. Jisung zaten Felix için üst kata çıkıyordu beraber aşağı inerlerken Felix birden Jisung'un koluna girmişti. Minho o sırada çok şaşırmıştı eliyle ağzını kapattı ve iki yana kafasını salladı. Jisung ve Felix geçtikten sonra karşısında aynı tepkiyi vermiş olan Hyunjin'i gördü. Minho tek bir mimik bile oynatmadan hızlı adımlarla yürüdü. Hyunjin ona selam verecekti fakat eli havada kalmıştı. Minho çatı katına çıkıp kulaklığını taktı ve resim çizmeye başladı.

  O hafta böyle bitmişti. Hyunjin haftasonu bir kaç kez Minho'ya yazmıştı. Fakat Minho cevap vermeye cesaret edememişti. Ertesi hafta Minho Hyunjin'i gördüğü her yerde kaçıyordu. Konuşmak istemiyordu bir anda soğuk yapması canını yakmıştı Minho'nun ve başbaşa kaldıklarında ne konuşacaklarını bilmiyordu. Okul çıkışı Jisung Jeongin ve Seungmin çalacaklardı bu yüzden oraya geçtiler hemen. Hyunjinler de gelmişlerdi ve Minho bu sefer Seonghwa'nın dibinde olamadı çünkü Hongjoong da gelmişti ve onlar da flörtleşiyordu. Bu yüzden Hyunjin ile göz göze gelmemeye çalıştı. Bir kaç şarkı sonrasında herkes bir köşeye dağıldı. Hyunjin Jeongin Minho ve Seungmin tek kalmışlardı beraber sohbet ederlerken. Hyunjin birden Minho'ya döndü ve "Neden benden kaçıyorsun?" demişti. Minho soruyla afallamıştı sadece "Hı?" diyebildi. "Neden benden kaçıyorsun diyorum. Kaçmıyorum deme inanmam mesajlarıma bile bakmadın. O kadar konuştuğumuz şeyden sonra en azıdan söylediklerinden pişmansan haberim olmalı dimi"  Hyunjin'in sesi birden yükseldi. Minho sinirleniyordu bir şey söylemeden gitmek istedi ayağa kalkıp kapıya yöneldi ve arkasından daha yüksek sesle söyledi Hyunjin diğer hepsi onları izlerken "Yine kaçıyorsun. Bir şey söylesene Minho niye sadece kaçıyorsun düşünmekten delireceğim." Minho dayanamayıp önüne döndü ve daha çok bağırarak "Gerçekten bunu sorucak yüzü buluyor musun kendinde he? Şaka gibisin ya bana keşke biraz daha öpseydin beni kalbim hızlandı aşık mıyım bilmiyorum ama hep yanımda ol dedikten sonra tek bir mesaj atmadın okulda konuşuruz dedim kendi kendime okulda ise hiçbir şey yokmuş gibi davrandı sanki onları sen söylememiş gibi davrandın tam bir hafta ben de doğal olarak pişman oldun diye düşündüm. Şimdi nasıl bana pişman mı oldun diye soruyorsun o kadar saçma davranışının üstüne ama eğer çok merak ediyorsan söyleyeyim. Hayır asla pişman olmadım seni öptüğüme senden hoşlandığıma beni öpmeni istediğimi söylediğime pişman olmadım. Benden kaçan sendin şimdi beni suçlayamazsın." Herkes put kesilmiş onları dinliyordu. Hyunjin derin bir nefes verdikten sonra "Özür dilerim ama öyle davranmak hiç istememiştim sadece hem senden hem kendimden emin olmak istedim diğerleri gibi olsun istemedim " "Ne diğerleri gibi olmasın" diye sormuştu Minho . Hyunjin ise "bu" diyip karşısında ki çocuğun dudaklarına kapanmıştı. Onlar öpüşürken diğerleri hâlâ olayı kavramaya çalışıyordu.

 "O kadar çok korktum ki biran da benden uzaklaşıcaksın diye özür dilerim bağırdığım için." "Senden uzaklaşıcaktım zaten az daha hiçbir şey olmamış gibi davransaydın" "Gerçekten özür dilerim çok özür-" Hyunjin'in sözü Minho'nun dudaklarıyla kesildi o sırada Chan "Eee ama sizde iyi alıştınız öpüşmeye he" dedi. Birbirinden ayrılan ikili utanarak gülümsemişti. Sonra tüm dikkatler Seonghwa'nın üzerine toplandı. Seonghwa Hongjoong'a dönerek "Şey biz de mi öpüşsek artık " demişti. Herkes gülerken Hong öpmüştü yanındaki çocuğu Jisung "Ee madem böyle oluyor keşke ben de en başında deneseydim bunu" demişti. Felix ellini başına koyup iki yana sallarken Jeongin "Hyung Lix daha küçük olmaz." "Niye olmuyormuş bence olabilir." Dedi Seungmin. Minho arkadaşlarına gülerken Hyunjin onu izliyordu. Changbin "Vay be olmuş bu çocuk " diye atladı.

  Biraz daha takıldıktan sonra herkes dağılmıştı. Hyunjin ve Minho beraber gidiyorlardı. Öpüşmelerine rağmen hâlâ bir tık çekiniyorlardı. Hyunjin "Elini tutabilir miyim ?" diye sordu Minho ise elini uzattı ve beraber  yürüdüler. O gün ikisi de çok mutlu uyumuşlardı.

 O gün ikisi de çok mutlu uyumuşlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Şimdi güzelliklerine ağlıyoruz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.Şimdi güzelliklerine ağlıyoruz. ❣😭

Passion Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin