Han Jisung'dan
Y/n'e doğru yürüdüm ve gülümsedim. Kokusunu özleyerek ona sarıldım. "Seni özledim~" minik bir kıkırdıma bıraktım. Elini tutup bize en yakın banka da doğru götürdüm, birlikte oturduk.
"Y/n Seninle gerçekten ilgileniyorum ve sen de hazırsan erkek arkadaşın olmaya hazırım." Diye anında belirttim ve gülümsedim.
Başını salladı ve genişçe gülümsedi, sonra cevap vermeden önce bana sarıldı. "Jisung? Erkek arkadaşım olmanı çok isterim ama emin misin?"
Kaşımı biraz kaldırdım ve sonra elini tuttum. "Y/n, senin için her zaman hazır olacağım." İkimiz de yüksek sesle kıkırdamaya başladık.
Ne kadar düşüncesiz olduğumu fark etmeden ınstagramıma göndermek için kendimin ve Y/n'nin fotoğrafını çektim, sadece beni çok gülümsetmişti.
Yeni sevgilimle vedalaştım. Onun benim olduğunu bilerek gülümsedim. Eve doğru yürüyordum ki telefonum çalmaya başlayınca bu saatte beni kimin aradığını merak ettim, arayanın kim olduğuna bakmak için telefonumu elime aldım Felix..
Pek de mutlu olmayan bir Felix ile karşılacağımı bilerek telefonu çabucak cevapladım. "Lanet olası Han Jisung, sen ne kadar salak bir insansın?"
Felix'in neden bahsettiğinden pek emin olamadığımdan sessizce olduğum yerde durdum.
Tekrar konuşmadan önce içini çekti. "Ji, seni seviyorum dostum ama öylece Minho'nun kalbini kırıp başkasına aşık olduğunu hemen ortaya çıkaramazsın." Kafam karışmıştı ta ki bir saat önce paylaştığım Instagram gönderisi aklıma gelene kadar.
"Lix, unuttum ben- o gerçekten daha iyisini hak ediyor. Birazdan evde olacağım ve o zaman devam ederiz."deyip telefonu kapattım.
Bir parçam Minho'dan bu şekilde ayrıldığım için suçluluk duyuyordu, kesinlikle bunu yapmanın en iyi yolu bu değildi ama onun böyle incinmesini izleyemezdim.
Apartmana girmek beni biraz endişelendirmişti, Felix normalde mutlu bir insandı, asla gerçekten olumsuz değildi ama hem benimle hem de Minho'yla arkadaş olduğu için sanırım şu anki olay hakkında bu kadar üzgün olduğu için onu suçlayamıyordum.
Kapıyı açtığımda televizyonda ne varsa onu izleyen bir Felix'le karşılaştım.
Alçak bir sesle "Senin evin..."dediğini duydum. Ayakkabılarımı ve ceketimi çıkarıp Felix'ten biraz uzaktaki sandalyeye otururken başımı salladım.
"Jisung şimdi açıklayabilir misin?" Sesi öncekinden daha derindi ve benim için çok korkutucuydu. Yutkundum ve garip havadan derin bir nefes aldım.
"Biliyorum... Bencil ve dikkatsizdim, ama öylece aşka engel olamazsın... Y/n'yi sevmekten kendimi alamıyorum, o tek kelimeyle harika." diye yere bakan gence cevap verdi.
İç çektiğini duydum ve bana baktı, birbirimizle göz teması kurduk. Öksürdü ve başını salladı. "Evet... ama Minho'ya olan aşkını nasıl kaybettiğini anlamıyorum..."
Kendi kendime düşündüm, sorusuna tam olarak bir cevabım yoktu, başımı salladım, gerçeğe dönmek için birkaç kez göz kırptım.
"Bilmiyorum Lix, sıkıldım mı?" Tekrar iç çektiğini duydum, bu sefer o da başını salladı.
"Nasıl sıkılırsın? O senin için harika bir erkek arkadaştı, daha geçen hafta onun cazibesine hayran kaldın." diye mırıldandı, sesi üzgün görünüyordu ama bir yandan da bunu saklamaya çalışıyordu.
Ama Felix haklıydı, Y/n'ye aşık olmama rağmen Minho beni deli gibi gülümsetmeyi ve bir yıldan fazla bir süredir birlikte olmamıza rağmen kalbimi çarptırtmayı başarmıştı, ama bir parçam farklı bir şey istedi! Ne olduğunu bilmiyordum, ben de onun ne olduğunu bulmak için gitmiştim.
Bu onun kalbini kırmak anlamına gelse bile, ama bir şey beni bunu yapmaya itti, istemesem ve niyetim olmasa da onu aldatmış oldum.
•Rebound•
5. Bölüm Sonu-13.04.2022-
Jisung'a bir kaç tane çakasım var.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rebound | 2Min [✓]
Fiksi PenggemarMinho'nun kalbi kısa bir süre önce parçalara ayrılmıştı. "Sıkıldığı" için ayrılmışlardı sevgilisiyle. Bu Minho'nun kalbini çok kırmıştı, ta ki onu kırıklığından uzaklaştırabileceğini düşündüğü biriyle tanışana kadar. Minho Lee✘Seungmin Kim 𝗡𝗼𝘁: 2...