Kim Seungmin'den
Odamda kalan pizzayı yiyordum, fazla bir şey kalmadığından değil yemek yapmak ya da herhangi bir şey satın almak için çok üşengeçim.
Telefonum çaldığında, telefona cevap vermek için hareket ederken homurdandım, Hyunjin.. ikinci kez çalana kadar görmezden gelmek istedim, öyle de yaptım.
İç çekip telefonu açtım. "Ah merhaba Seungmin bu saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm, bu gece gelmek ister misin?" diye konuştu.
"Ah kahretsin, Hyunjin neden? Jeongin nerede?" Tembelce cevap verdim, duyamadığım bir şeyler mırıldandı omuz silktim.
"O bu gece dışarıda, ayrıca biz takılmayalı uzun zaman oldu. Bu yüzden... lütfen Minnie?" Hyunjin çaresiz görünüyordu ama aynı zamanda sinirli.
Ona tamam dedim ve dairesine gitmek için hazırlanmak için telefonu kapattım, rahat bir şeyler giydim, joggers ve beyaz bir tişört.
Randevu değildi sonuçta ve geç olmuştu. Büyük ihtimalle onun evinde bayılacaktım, o da 20 dakika uzakta oturuyordu ve ben bunun için fazla tembeldim.
Binadan çıktım, soğuktu iç çektim, belki de bir kapüşonlu da getirmeliydim, yolda Felix adamını Instagram'a eklemeye karar verdim, felixuwu neydi ya.. bilmiyorum.
Onu takip ettim, merhaba dışında pek bir şey söylemeyecektim. Oldukça meşgul olduğum için Hyunjin'in dairesine vardığımda telefonumu kapattım.
Kapıyı çaldım, iç çektim, daha kapı açılmadan Hyunjin mutlu görünüyordu, "Ah geldin! İçeri gel Minnie."
Bana taktığı lakap, yıllardır beni Minnie olarak adlandırıyordu ve bunca zaman beni çok etkilemişti ama bu sefer, sadece endişeydi.
Odaya girdim, farklı görünüyordu, belki Jeongin burada çok daha fazla kaldığı için ama kesinlikle farklı, belki çok büyük değil ama göze çarpıyordu.
Hyunjin ile her zaman dairesinde takılırdım, bunu özlemiştim ama şu anda umursayamayacak kadar yorgundum.
"Hwang, beni neden buraya çağırdın?" Kısa bir cevap isteyerek sordum.
"Uh bildiğin eski zamanlardaki gibi takılmak istedim, sen ve ben?" Cevabına gözlerimi kırpıştırdım, ne olmuştu?!
"Sen ne, Hyunjin aylardır takılmıyoruz, bu yüzden sadede gel." diye ekledim.
"Diğer insanlarla takılmanı istemiyorum... Seni sadece kendi yanımda istiyorum Minnie." diye yanıtladı.
O bencil s*k kafalı şaşkına döndüm. Yani arkadaşları ve erkek arkadaşı olduğu için yüksek sesle konuşuyor ama. Bu neyin nesiydi tanrı aşkına anlayamadım.
"Hwang.. beni bir çocuk için ektikten sonra nasıl bu kadar bencil olabildin-"
"O herhangi bir çocuk değil Seungmin."
"Hyunjin hayır. Beni unuttun, hiçbir şey yolunda değilken her şey yolundaymış gibi davrandım; sonsuza kadar orada olmamı bekleyemezsin, seni sevdim.."
"Seungmin bunu söyleme lütfen... Benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun."
Hayatımı adadığım, benim için dünyaları ifade eden biri beni mahvediyordu ve yavaş yavaş hayatımdan gidişini izliyorum.
"Seungmin..."
"Hyunjin hayır bugün bunu yapamam, hoşçakal."
Kırılmış bir halde kapıyı çarparak uzaklaştım, takip edecek mi diye bekledim ama gelmedi.
Vücudum ağrıyordu o an dmi gördüm Felix'tendi kısaca cevapladım.
Felixuwu
Selam
Oh Selam! Nasılsın?
Ah geç cevap verdiğim için kusura bakma, iyiyim
Telefonumu kapatıp evime dönüp daha çok ağlamak için yürümeye başladım, evet bu durumla nasıl başa çıkacağımdan pek emin değildim.
•Rebound•
16. Bölüm Sonu-24.05.2022-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rebound | 2Min [✓]
Fanfiction❝Minho'nun kalbi kısa bir süre önce parçalara ayrılmıştı. "Sıkıldığı" için ayrılmışlardı sevgilisiyle. Bu Minho'nun kalbini çok kırmıştı, ta ki onu kırıklığından uzaklaştırabileceğini düşündüğü biriyle tanışana kadar.❞ Minho Lee✘Seungmin Kim 𝗡𝗼𝘁:...